Her zamanki gibi Leo'nun isteği üzerine toplanan melez kampı üyeleri, onun en yeni icadı için gelmişlerdi. Canavarları üzerilerine çekmeden gönül rahatlığı ile kullanabilecekleri bilgisayarlar...
Leo: Beleşe vermiyoruz kardeşim parasıyla
Kalipso: *bir tanrıça olduğu için yaptığı parayı uzatır*
Leo: Hatunumdan para almıyorum
Kalipso: Yaaa kocam beniiim
Will: Bana da versene o zaman
Leo: Sebep?Will: Hani oğlunum ya
Leo: Bu teklif sadece karıma geçerli. Çin malı ürünler için değil
Kalipso: Sen şimdi bana çin malı ürünün annesi mi demek istiyorsun?
Leo: OLUR MU ÖYLE ŞEY! BU ZATEN BİZİM ÇOCUĞUMUZ BİLE DEĞİL ÇÖPTEN ALDIK
Will: NE-
Kalipso: Yani bana hakaret etmedin mi
Will: BİR DAKİKA BEN SİZİN-
Leo: Sana hakaret edemem çünkü sen-
Will: NE DEMEK SİZ BENİM GERÇEK AİLEM DEĞİLSİNİZ
Leo elinde oluşturduğu ateşi Will'e yöneltti ve o bağırarak göle doğru koşarken sevimli ve aşk dolu bir gülümseme ile Kalipso'ya döndü. ''Çünkü sen en güzel çiçeklerden bile daha güzelsin.''
Piper: TORUNUM YANIYOR
Pollux: BEKLE AMCAN GELİYOR BEKLE
Luke: Amcası fırsatçılık yapıp yangını söndürmek ayağına çocuğu soymaz umarım
Piper: Tvb tvb, iyice tecavüzcü Coşkun yaptınız sizde
Pollux, Will ile beraber göle atladı ve onu tutup suya sokup çıkarmaya başladı.
Pollux: SÖNDÜ MÜ
Will: SÖNMEMİŞLERİMİZİN RUHUNA KADAR SÖNDÜ
Pollux: İYİ BAK SÖNDÜREMEMİŞİZDİR BELKİ
Will: BENİ Mİ SÖNDÜRÜYON ATEŞİ Mİ
Luke: bence kendi ateşini söndürmeye çalışıyor
Leo ürünlerini pazarlamak için hiç vakit kaybetmedi ve onları tek tek göstermeye başladı.
Piper: Anandan da ücret almayacaksın dimi evladım?
Kalipso: Senin ne işin olur oyunla bilgisayarla teyze
Piper: TEYZE SENİN ANANDIR BİLMEM KAÇ ASIRDIR YAŞAYAN TANRIÇA
Kalipso: YAŞAYABİLİYORSAK YAŞIYORUZDUR KARDEŞİM NE VAR KULLANMAYALIM MI
Piper: KULLANMA LAN DEFOL OĞLUMUN YANINDAN
Kalipso: GİT ARTIK BIRAK BİZİ YAŞLI KADIN
Piper: REZİL KAŞAR KES ÇENENİ
Kalipso: HUZUR EVİNE KAPATACAĞIM SENİ
Onlar kavga ederken Annabeth bilgisayarlardan birini alıp incelemeye başlamıştı bile.
Leo: Yalnız ablacım parası ile-
Annabeth: Para mı istiyorsun?
Annabeth dönüp ona 'yaklaşırsan seni bilgilerini saya saya tekrar tekrar öldürüp kumarhane köşelerinde perperişan ederim' bakışı attığı için Leo tereddüt ederek geri çekilmek zorunda kalmıştı.
Leo: Estağfurullah ablacım, al tabi istediğini kullan
Annabeth: Eyvallah
Leo: E-eyvallah tabi- LAN LUKE İNDİR ELİNİ SİKERİM BELANI
Luke fırsattan istifade edip bilgisayarlardan 4 tanesini kucaklayıp uzaklaşmaya çalışmıştı. Ancak Leo'nun kendisini izlediğini ve giderek yaklaştığını görünce sadece birini alıp kaçmaya başlamıştı.
Leo: LAN GETİR ONU SENDEN PAHALI O
Luke: YİYOSA AL KARDEŞİM HERMES ÇOCUĞU DURUR MU SANIYON
Leo: SENİ KAMPTAN BANLARIM ULAN
Luke: BEN BANLIYIM ZATEN
Leo: HAYATTAN BANLARIM O ZAMAN
Luke: HAYATTAN DA BANLIYIM OĞLUM TARTARUS'TAN GELDİM BEN BURAYA
Leo: GETİR ŞUNU ANNESİZ
Luke: ANNEM YOK DİYE EZİYOR MUSUN BENİ ŞEREFSİZ
Leo: GÜYA BABA OLCAN İNSAN HİÇ OĞLUNUN ÜRÜNÜNÜ ÇALAR MI
Luke: LAN OĞLU BABASINA KÜREK ÇEKMİŞ NE ANLATIYORSUN SEN
Gerçekten de laf arasında Leo rastgele bir yerlerden bulduğu kürekle Luke'un peşinden koşmaya başlamıştı. Bu sırada Kalipso ve Piper hala birbirleri ile saç başa kavga ediyorlardı. Pollux, Will'in ateşini söndürmüş, kıçı ateşten dolayı açıkta kalan çocuğa ceketini uzatmıştı. Tüm bu kaosun ortasındaki Annabeth neşeli bir şekilde ortaya çıktı. ''ARKADAŞLAR OYUN DİYE BİR ŞEY VARMIŞ NOLUR OYNAYALIM!''
Ve işte melez kampının oyun serüvenleri böyle başlamıştı.
*************************************************
Aslında direk oyunla başlatacaktım ama zibilyon tane seri olduğu için neden bunun da serisi olmasın dedim ^^
Üşenmezsem eğer bir tane oyun oynadığımız bir bölümle seriye devam edeceğim
MLBB DEĞİL SİLİN ONU KAFANIZDAN
Neyse umarım hoşunuza gitmiştir
Lucy sizi çuk sevio^^