KORKU

44 6 0
                                    

KORKU

O akşam Elizbeth çok hastaydı ve benden ona bakmamı istemişti. Ailesi birkaç ay önce yurtdışına çıkmış olduğu için koca köşkte yalnızdı. Ateşini ölçtüğümde neredeyse 39-40'a dayanmıştı. Alnına sirkeli bez koyup dinlenmesi için onu odasında bıraktım ve aşağı inip ateş düşürebilecek yollar aramaya başladım.

Tekrar ateşini ölçmek için yukarı çıktığımda uyanık olduğunu ve odanın diğer ucuna çökmüş ve yatağını işaret ederek titremekte olduğunu gördüm. 'Beni korkutuyorlar..' gibi şeyler söylüyordu. İyi olup olmadığını sorduğumda 'Yardım et..' dedi. Ateşten dolayı halüsinasyonlar gördüğünü düşünüp üstelemedim. Hayatımın en büyük hatasıydı..

Sonunda ateşini ölçtüğümde 41 derece olduğunu gördüm ve havale geçirmekte olduğunu anladım. Ona beklemesini, aşağıdan arabanın anahtarlarını alıp onu hastaneye götüreceğimi söyledim. Yarım dakika kadar anahtarı aradıktan sonra yanına dönüyordum ki elektrikler kesildi. Bir bu eksikti, gibi söylenerek yukarı çıktığımda Beth bıraktığım yerde değildi.

Bir an sanki arkamda bir fotoğraf makinesi flaşı patlamış gibi oldu. Arkamı döndüğümde ise kimseyi göremedim. Korkmaya başlamıştım. Belki benimle oyun oynuyordur, diye düşündüm kendimi avutmaya çalışarak. Kısa sürede evde girebileceği, üst katlar da dahil, heryere bakmıştım ama nâfile. Evde olmadığından emin olduğumda dışarı çıktım. Arabanın bulunduğu garajın panjurlarını açık görünce belki beni beklemeden arabaya binmiştir diye düşündüm ve oraya ilerledim.

İçeriye girdiğimde hayatımda aldığım en kötü koku burnuma dolarken bastığım yerlerin ıslak olduğunu fark ettim. Telefonumun flaşını açıp baktığımda suya benzer bir sıvı gördüm. Elimi değdirip sıvıyı kokladım. Benzin kokuyordu. Ama etraftaki koku daha beterdi ve hala kaynağını bulamamıştım. Sonra karşımda Beth'i gördüm. Saçları hiç olmadığı kadar dağınıktı ve gözlerinin beyazı bile siyah olmuştu. "Ne oldu sana?" diye sorduğumda parmağıyla sol tarafı gösterdi.

Aman Tanrım! Gözlerime inanamıyordum. Beth kolları ve bacakları gövdesinden ayrılmış bir şekilde duvara çivilenmişti! Aynı zamanda yüzünde tırnak izleri vardı ve saçları köküne kadar kesilmişti. Korkudan tir tir titriyordum. Ne yapacağımı bilemez hale gelmiştim. Bir anda gelen bir merakla Beth olduğunu zannettiğim şeye döndüğümde, iki yanında gerçekten dünya tatlısı denilebilecek derecede hoş kızlar gördüm. Kızıl kıvırcık saçlı ve 9 yaşlarında bir çift güzel ikiz.

Ben kızların güzelliğine kendimi kaptırmışken Beth "İyi bak.." dedi. O bunu söyleyene kadar nedense bir anlık, bütün korkum yerini hayranlığa bırakmıştı. Gözlerimi arkadaşımdan alabildiğimde ikizlerin tırnaklanmış yüzleri ve ellerindeki kibritlerle karşılaştım. Kızıllığa karışmadan önce duyduğum son şey arkadaşımın acı çığlıkları oldu..

(Olaydan sonra, emin olmak için birkaç kez yapılan otopsi sonucunda, yanmış bedenlerden ikisinin de aynı kişiye ait olduğu görüldü. Bu imkansız olay sonraki 10 yılda her yıl aynı günde, aynı eve taşınanların başına geldi. Adı 'İkizler Köşkü'ne dönüşen ev, çevrede yaşayanların çabalarıyla yıkıldı ve yerine 'İkizler Mezarlığı' adlı mezarlık yapıldı.)


-M&M

Can SikinitisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin