Bu kadar olayı ne ruhum, ne de bedenim kaldırabiliyordu artık. Dolan gözlerimle birlikte evin balkonuna çıkmıştım. Ne kadar güçlü durmam gerektiğini kendime tekrarlasam da bu mümkün değildi. Gözlerimin içine bakarken bana meydan okuyordu, onun kim olduğunu biliyordum. Balkondaki koltukta kollarımı göğsümde birleştirerek bu düşünceler arasında boğuluyordum. Çok uzun süre burada kalmıştım ve kapının açılmasıyla irkildim. Kalbimin atışı dışardan duyulabilecek kadar hızlandı ama arkamı dönüp kimin geldiğine bakmadım, çünkü biliyordum.
"Burada tek başına oturman daha da ilgimi çekti."
Sesiyle tüm bedenim yanmaya başlarken, koltuğa yaklaştı ve yanına oturdu. Yüzümü çevirip yüzüne bakmaya deli gibi korkuyordum. Ya karşımda hala siyah gözleriyle duruyorsa?
"Konuşmayacak mısın? Benden neden korkuyorsun Davina?"
Sorduğu soruyla kafamdan vurulmuşa döndüm. Barda olduğum gece bana yaklaşmış ondan korkup korkmadığımı sormuştu. Şimdi nefesini tenimde hissederken aynı soruyu tekrar sormuştu. Ellerimi yüzüme siper ederek kafamı koltuğun başlığına yasladım ve dizlerimi kendime doğru çektim. Kaçmanın anlamsız olduğunu biliyordum, ne kadar uzağa kaçsam da o beni bir şekilde buluyordu.
"Gözlerini aç, hemen."
Ellerini saçlarımda yavaş bir şekilde gezdirirken konuştu. Ondan korkmadığımı göstermek istiyordum fakat deli gibi korkuyordum. Elleri saçlarımdan yüzüme siper ettiğim ellerime kaydı ve yavaşca onları aşağı doğru çekti. Yüzü yüzümün hizasındaydı, gözümü açarsam gözleriyle karşılaşmaktan korkuyordum. Yavaş bir şekilde gözlerimi açarken karşımda siyah gözler yerine ela gözler belirdi. Bakışlarımı yüzünde gezdirdim dolgun dudakları, ve insanı kendine hayran bırakacak kadar uzunlukta kirpikleri vardı.
"Sana kimseye göstermediğim hallerimi gösteriyorum ve kimseye davranmadığım kadar iyi davranıyorum. Benden korkmanın sebebi ne Davina?"
Ağzımı açıp ona bir katil olduğunu yüzüne haykırmak istedim fakat çabucak bu düşünceyi aklımdan hemen atdım. Bana kaygıyla yaklaşıyorsa ben de ona aynısını yapacaktım ve ondan kurtulmam daha da kolaylaşacaktı. Elini yanağıma yerleştirmiş yanağımı okşuyordu. Dusağımı ısırdım, hayatımı mahvetmişti ve şimdi karşımda bana ilgi veriyormuş gibi mi davranmaya çalışıyordu.
"Senden korkmuyorum. Korkacağım biri değilsin, gerçi insan mısın? O bile belli değil. Beni rahat bırak, rüyalarımdan ve hayatımdan çık."
Dudaklarında tehlikeli bir sırıtış belirdi, gözleri gözlerimden dudaklarıma kaydı. Titrek bir nefes alarak ondan uzaklaşabildiğim kadar uzaklaştım ve koltuktan kalktım. Ayaklarım beni kapıya doğru götürürken ellerini kolumda hissettim, beni kendisine doğru çevirerek önümde durdu.
"Bana yalan söyleme,Davina. Benden korktuğunu biliyorum fakat benden korkmana gerek yok. Beni sevmeni istiyorum."
Kaşlarımı çatarak bakışlarımı gözlerine çıkardım. Söylediğinin gerçekliğine kendisi inanıyor muydu? Sinirden gülmemek için dudaklarımı ısırmaya başlamıştım.
"Bence sen sorunları olan bir psikopatsın. Olmadık yerlerde karşıma çıkıp beni delirtiyorsun. Gözümün önünde Josephi öldürdün. Benden ve yanımdaki insanlardan uzak dur artık, ben seni sevmem sevmeye çalışmam da. Ne olduğunu bile bilmiyorum, peşimi bırak."
İçimde tuttuğum tüm sinir ve öfkeyi yüzüne haykırdıktan sonra arkama bile bakmadan balkondan çıktım. Koşar adınlarla merdivenlerden indim ve hızlıca evden çıkmaya yeltendiğimde birine çarptığım için sendeledim. Kafamı kaldırıp kime çarptığıma bakacakken gözlerim yine onun gözleriyle buluştu. Bu komik bir kamera şakası mıydı?
"Benden bu kadar kolay kurtulabileceğini düşünmedin değil mi?"
Korkunç sırıtışı ile birlikte parmaklarını şıklattı. Müzik kesildi, insanlar haraketsiz şekilde donup kaldı. Tıpkı Josephe yaptığı gibi..
"Benden ne istiyorsun?"
"Bunca yıldır yaşıyorum, ama senin gibi aptal birini ilk defa görüyorum. Lafı uzatmadan karşına iki seçim koyuyorum. Ya benimle gelip hakkımdaki tün gerçekleri öğrenirsin, ya da tüm sevdiklerini acımadan gözünün önünde teker teker öldürürüm. Seçim senin, yarın geceye kadar vaktin var daha çabuk karar verirsen beni düşünmen yeterli hemen yanında beliririm. İyi geceler dilerim benim küçük Davina'm."
Parmaklarını tekrar şıklatmadan önce dudaklarını yanağımda hissettim. Yaşlar yanaklarımdan süzülürken parti kaldığı yerden tekrar devam etti. Titreyen bedenimi umursamayarak kendimi dışarı attım ve eve doğru yürüdüm. Tüm yol düşündüğün tek şey Javaddı..
—————-
Zayn Javadd MalikDavina Wonderson
Earth Brown
Finn Black
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Disappeared
Teen Fiction"Davina..." Duyduğum sesle irkilerek gözlerimi açtım, fakat karşımda hiç kimse yoktu. Sesi tekrardan duyduğumda ayağa kalkarak etrafıma bakındım, ses annemin olamazdı. Çok yakınımda bir o kadar da uzağımda duyduğum için ürperdim. Aniden önümde bir a...