Sizi açıklamaya boğmak istemiyorum ama bölüm atmadığım süreçte çok iyi olmadığımı, kendimi OK için hazır hissetmediğimi bilmenizi isterim. Başka şeyler yaptım elbet. Belki yakında öğrenirsiniz...Kitabı unuttuysanız son bölüme göz atmanız yeterli olur diye düşünüyorum. Keyifli okumalar :)
İnstagram/endtheocean
WILDFLOWER, Billie Eilish
♟️Hepimizin bu hayatta dost diyeceği bir insan olmalıydı.
Az ve öz.
Sadece bir kişi. Bir dağ. Bir sırt.
Hayat seni kamçılarken yaslanman gereken bir sırt olmalıydı çünkü. Ağladığında tişörtünü ıslatmana izin veren, düştüğünde elini uzatan, bok gibi davransan da seni anlayan biri... Ne kadar canın acırsa acısın o kişi sana destek çıkmalıydı.
Midas'ın sırtını yasladığı kişi Batı mıydı? Benim ikizim. En ufak bir şeye kırıldığımda dahi beni anlayan ikizim. Bense onun sakladığı sırrı anlayamamış mıydım? Bu yaşıma kadar sayısız kere zihninden geçenleri görebilmiştim. Hiçbir zaman küçüklüğümüze dair anıları göremezdim ve bunu ona sorduğumda unuttuğunu söylerdi.
Batı, Midas'ı gerçekten de unutmuştu. Sanki hiç hayatında olmamış gibi silmişti onu. Bu yıla kadar yaşadığı hiçbir olayı anlatmamasının sebebi bu yüzdendi belki de. Onunla olan hiçbir şeyden bahsetmek istemiyordu.
Midas ne yapmıştı?
"Sana bir şey sordum," dedim kısık tutmaya çalıştığım sesimle. Sinirliyken ses tonuma hakim olamasam da okulda olduğumuz için birilerinin bizi duymasını istemiyordum. Çok zordu. Her şey fazlasıyla zordu ve ben bu zorluklarla başa çıkamıyordum.
Dudaklarını yaladı. "Sakin ol..." dedi yumuşak bir ses tonuyla. Bir adım atarak bana doğru geldiğinde hemen geri adımladım. Dikkatimi bu şekilde dağıtamazdı.
"Sakin falan olamam. Sana bir şey sordum. Batı'yı ne zamandan beri tanıyorsun?"
Çok. Çok eskiden beri.
Gözlerini kapadı sıkıca. Az önce bana yakınlaşmaya çalışırken şimdi uzaklaşıyordu. Hızlı adımlarla odanın içinde yürümeye başladı, bir yandan da saçlarını karıştırıyordu. Şu an soyunma odasındaydık ve ders çoktan başlamış olmalıydı. Olduğu yerde durdu ve bana baktı. "Tamam, anlatacağım. Her şeyi anlatacağım."
"Her şeyi mi?" Ona güvenmiyordum.
"Her şeyi." Bana yalvaran gözlerle bakıyordu.
1 GÜN ÖNCE
Çok soğuktu. O kadar soğuktu ki ellerimin uyuştuğunu hissediyordum. Neden bu kadar soğuktu? Babam neredeydi?
Ayağa kalkmaya çalıştım. Kalkamadım. Ayaklarımı hareket ettiremiyordum soğuktan. Ne kadar süredir burada olduğumu bilmiyordum ama bayılmanın da etkisiyle beraber saatler geçtiği kesindi.
Soğuk, etkisiz hale getirir.
"Hareket edemeyecek hale gelene kadar orada duracaksın. Çıkmak için çabalama. Çıktığında ödülün seni bekliyor olacak."
Uykum geliyordu. Gözlerimi açık tutmak çok zordu ama başarabilirdim. Babam mutlu olurdu. Değil mi? Bunu başarırsam mutlu olurdu ve babam mutlu olursa ben de olurdum. Annemi özlememiştim ama babama özlediğimi söylüyordum, beni eve götürmesi için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OKYANUSUN KÜLLERİ
Teen FictionDevin Laren Karolin, normal bir hayatın içerisinde yaşamını sürdürürken zihninin içerisinde onu yanıltan şeyler olduğunu fark eder. 19 yaşında, Vasil Koleji'ni kazanmasıyla hayata yeniden başlar. Ta ki sırlar açığa çıkana kadar. ♟️ 𝘉𝘪𝘳𝘤𝘰𝘬 𝘴�...