11

694 50 52
                                    

"Tabikide gitmeyeceğim"

Hemen kocaman yaptığı gözleri ile Hwasa konuşmaya başladı.

"Salak mısın oğlum sen?
Ciddi ciddi çocuk seni sikmek istiyorum gel demiş ve sen hala buradasın"

"Hwasa, beni sikmek isteyen bir çocuğun yanına neden gideyim söyler misin? ve ayrıca ben istemiyorum ve ayrıca bu mesajdan bunu nasıl çıkardın"

Hemen Jennie;

"Ve ayrıca, ve ayrıca, ve ayrıca offfff
Gevelemeyi kes Jungkook. Şimdi kalkıp o lanet olası tuvalete gitmezsen  bütün okulu yakarım. Yılların Taekook shipperlarından biriyim okey? "

Göz devirdim tabiki. Yazdığı mesajdan bunu çıkarıcak kadar fesat arkadaşlarım var tabiki. Şimdi Rm olsa çok iyi konuşurdu ama izinli işte. Suhoo'da yemek yemeye çıktı Jessie zaten sevgilisinin yanında aramızda kalsın Hwasa çocuğa geçen çok pis daldı eğer ayrılmazsa sikermiş belasını çocuk da o kadar korktu ki varya sanırım bugün ayrılacaklar boşuna Queen demiyoruz...

"Off neyse neyse belki cidden doğru düzgün üç beş kelime eder. Ben gidiyorum kızlar şans dileyin"

"Şansını sikeyim. Fırla hadi"

Hwasa yine mükkemmel bir cevap yapıştırdıktan sonra hızlı adımlar ile sınıftan çıktım. Tam erkekler tuvaletinin kapısındaydım ki beni sıkıştırmıştı bir beden. Gözlerimi ona çıkardım ve bu kişinin Taehyung olduğunu gördüm. Gözleri parlıyordu adeta.

"Geciktin Jeon"

"Pardon kaptan...
Tanrım"

Kapı ve bedeni arasından sıyrıldım ve içeri daldım. Biraz daha ilerleyip köşede bulunan, fazlalık olduğu için bizim tuvalete konulmuş uzun masa gibi olan tahta parçasına yasladım belimi. Ellerimi kenetledim ve baygın gözler ile karşımda kapıyı kitledikten sonra bütün vücudumu süzen bedene bakmaya başladım. Arsız bela gerçekten.

"Eee anlat Taehyung. Kendini nasıl affettirmeye düşünüyorsun? "

"Şimdi şöyle... "

Bir kaç adım gelerek tekrar sıkıştırmıştı beni. Gözlerim ondan ayrılmıyordu onunkide aynıydı. Hemen ardından elini saçlarıma atmış ve yavaşça okşamış sonra ise elini götürdüğü yerde gözleri ile takip ederek yanağıma indirmişti. Beklemeden daha da indirmiş ve en son boynuma kadar gelmişti eli. Sonra ise çıkararak elini çeneme koymuş ve gözlerime bakmaya başlamıştı. Sertçe yutkundum ve ona bakmaya başladım .

Aramızda ses yoktu sadece ben, Taehyung ve gözlerimiz. Cidden net ve sabit bakıyordu o gözleri. Sanki bende bir şey ararmışda bulamamış gibi yani. Birbirimize aynı sakinlik ve netlik ile bakarken birden kapı zorlandı.

"Hay sikeyim"

Hızlı adımlar ile kapıya gelip sessizce beklemişti. Hemen ardından yanıma gelip konuştu

"Jungkook kabine gir"

"Ne? "

"İçeri gir hadi zaman yok"

Hızla bir kabine daldım ve kapıyı kitledim. Bence buna gerek yoktu çünkü zaten okuldakiler sevgili olduğumuzu biliyordu. Hatta müdür bile buna karşı çıkmamış onaylamıştı. Neden stres yaptı anlamadım.

Kapı açılma sesi gelmiş ve kabinin kapısı çalınmıştı. Hemen
"Dolu! "
Diye yanıtladım bu sefer boş olan kabine gitmiş kapıyıda kitlemişti artık kimse. Bende hızla kabinden çıktım ve kendimi tuvaletten dışarı attım. Taehyung burada yoktu. Derste başlamıştı ama zaten dersimiz ona olduğu için bizim sınıfta olmalı. Hızlı adımlar ile sınıfın önüne geldim ve kapıyı hızla açıp içeri daldım. Taehyung sınıftaydı ve gözleri tamamı ile beni süzüyordu.

JEALOUS BOY | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin