Then There Was You Sonra Sen Vardın - [TR]

Bölüm 3

Okulun son birkaç haftasında, öğrencilerin işyeri tecrübesi için bir çalışma haftası belirlendi. Öğrenciler, mezuniyetlerine az bir süre kala, final sınavları başlamadan önce ilgilendikleri sektörlerin küçük bir deneyimini yaşama şansına sahip oldular. Alya, TVi'de Nadja Chamack ile hayalindeki işe yerleştirildi ve daha fazla heyecanlanamazdı. Nino da yerel tiyatronun teknik kabininde çalışacağı ve yeni ses ve ışık tekniklerini öğreneceği için heyecanlıydı. Marinette, Gabriel Moda Atölyesi'ne yerleştirileceği konusunda nefesini tutmuştu ama Bayan Bustier duyuru yaptığında buna inanmakta güçlük çekti. Bustier duyuruyu yaptığında inanamamıştı. Adrien'ın yüzündeki heyecanlı ifadeyi anımsıyordu. Stajını orada yapmaktan başka çaresi yoktu ama orada bir arkadaşının da olmasını dört gözle beklediğini söylemişti.

Marinette, Adrien'le büyük olasılıkla farklı bölgelerde olacaklarını, bu yüzden onu çok sık göremeyeceğini düşündü ama Alya'ya her ihtimale karşı görünebilmek için çaba göstereceğine söz verdi. Alya geç kalma riskini bile göze alarak Pazartesi sabahı erkenden Marinette'i telefonla aradı ve onun doğru miktarda sevimli ve şık olduğundan emin olmak istedi.

"Cidden Alya, bu zaman kaybı, Adrien beni o şekilde görmüyor." Marinette, en iyi arkadaşı ayakkabılarını bir kez daha değiştirmesini isterken inledi.

"Saçmalık." Alya kaşlarını çatarak telefonu kapattı. "Çocuğun gözleri var, değil mi? Ve Nadja Chamack'a göre bekâr, o yüzden bu fırsatı kaçırmana izin vermeyeceğim. Şimdi oraya gir, sakladığını bildiğim o göz alıcı gözlerle Sunshine'a bak ve o çocuğu kazan. Artık on dört yaşında değilsin Marinette, kadınlığın eşiğindesin ve bunu ona göster." Marinette yüzünün de eteği gibi kıpkırmızı olduğundan emindi.

"Alya, cidden bu bir iş deneyimi, randevu değil." Marinette karşı çıktı ama Alya onu elinin tersiyle itti.

"Alabileceğin kadarını al. İnan bana, seni tüm tasarımcı ihtişamınla görmeye başladığında, seninle çıkmak isteyecektir. Neredeyse parasına bahse girerim - ama ben beş parasız bir öğrenciyim, o yüzden hiç zahmet etme. Şimdi oraya git ve bunu gerçekleştir kızım!"

Marinette Gabriel'in amiral gemisi binasına vardığında saat hâlâ erkendi. Bulutlar alçakta ve tehditkâr bir şekilde asılı duruyordu ama yağmur neyse ki durmuştu. Mavi kadın saçlarını kontrol etmek için küçük bir ayna çıkardı. Daha profesyonel görünmek umuduyla saçını şık bir topuz yapmaya karar vermişti. Alya'nın önerisiyle kendi diktiği kıyafetleri giydi. Siyah taytla kırmızı eteğin biraz Uğur Böceği gibi görünebileceğinden endişe ediyordu ama Alya, Adrien'in büyük bir Uğur Böceği hayranı olduğu ve bundan hoşlanacağı konusunda ısrar etti. Her iki durumda da, çiçeği burnunda muhabir onu giymekten vazgeçiremedi. Yine de krem rengi bir bluz ve siyah bir ceketle görünümünü tamamlamayı başardı. Siyah botlarla eşleşen Marinette iyi göründüğünü kabul etmek zorundaydı.

Binaya girdiğinde içerisi çoktan hareketlenmeye başlamıştı. Ön tezgâha yaklaştığında Nathalie tarafından çabucak karşılandı.

"Bayan Dupain-Cheng, Gabriel'e hoş geldiniz." Marinette'in güvenle tuttuğu elini uzattı. Nathalie'yle yıllar içinde birkaç kez karşılaşmış olmasına rağmen, Gabriel Agreste'nin kişisel asistanı üzerinde profesyonel bir ilk izlenim bırakmak istiyordu. "Beni takip ederseniz, size eşyalarınızı saklayabileceğiniz çalışan salonunu göstereceğim."

Nathalie'yi takip eden Marinette birdenbire bunaldığını hissetti. Burası düşündüğünden çok daha büyüktü, her yerde kapılar ve koridorlar vardı. Harita olmadan insan neyin nerede olduğunu nasıl hatırlayabilirdi ki? Dördüncü kattaki hedeflerine ulaştıklarında Marinette bir dolaba yönlendirildi ve burada ceketini ve sırt çantasını yerleştirdi. Nathalie daha sonra başka bir öğrenciyi beklediklerini ve kısa süre içinde döneceğini söyleyerek Marinette'i oturması için yönlendirdi.