Finney alarmın sesine uyanmış ayağa kalkmıştı, elini yüzünü yıkayıp aşağıya indi babası bu sefer orda değildi. Aç olmadığı için sadece çıkmak istedi, üstünün giyinik olduğunu fark edince dışarı çıktı.
Okula gitti ve erkenden sırasına oturmak istiyordu, tabi sınıfa girince sınıfın boş olmadığını gördü.
Finney içeri girince dona kalmıştı, yumuşak bi ses "günaydın" demişti biri ona, "günaydın" diye cevap vermişti Finney. "saat çok erken neden geldin?" dedi bandanalı, vücudunu Finney'e çevirdi bir cevap bekliyordu "erken gelip oturmayı seviyorum", bandanalı kaşlarını çattı "yani boş boş oturmayı seviyorsun öyle mi?" diyip burnunu çekmişti "evet öyle gibi" dedi Finney.
Robin gülümseyip öylece Finn'e bakıyordu, Finney üstünde gezen gözleri hissediyordu tabi, aldırış etmeden hazırlanmaya devam etmeye çalıştı, yerine oturduktan sonra önünü izlemeye başladı pörtlek gözleriyle, Robin hala onu izliyordu çünkü.
"Hey Finn", Finney hızlı bir şekilde kafasını Robin'e çevirip gözünü büyüttü, onu hatırlıyordu nedense biraz fazla şaşırmıştı sonuçta zaten daha önceden tanışıyorlardı "beni hatırlıyorsun" diyip dudaklarını büzüp duruşunu düzeltti, Robin önüne gelen saçlarını itip bandanasıyla oynarken "tabii ki hatırlıyorum, neden hatırlamıyım ki?" diyip Finney'den bir cevap bekledi, "emin değilim, benimle artık konuşmuyorsun sanıyordum" "neden öyle sandın?" dedi sakince bandanalı "Bilmiyorum" yutkundu Finney, "elbet nedeni vardır" Robin kaşını çatıp öylece baktı. Finney elleriyle oynarken kafası aşağı eğikti, Robin bekliyordu cevap vermesi gerekti, onu bekletmek istemezdi
Finney soğuk soğuk terlemişti Robin ayağa kalkıp sıfır kollu tişörtünü düzeltti ve Finn'in yanına oturdu, "sen benim ilkokul arkadaşımsın Finn, kimseyle bu kadar uzun arkadaş değilim ben" Finney Robin'nin suratına baktı Robin çok sakindi her zamanki gibi konuşmasını bekliyordu, "hala arkadaş mıyız yani?" ağzını araladı Robin'nin çatık kaşlarına baktı "tabii ki arkadaşız, ilkokulda çok yakındık Finn, daha sonra benden uzaklaştığını hissettim nedeni belirsiz bişey demedim" Finney elleriyle saçını itip "keşke öyle bişey yapmasaydım" dedi.
"Neden uzaklaştın benden Finney?" Finn kafasını kaldırıp Robin'e baktı, çok masum bakıyordu, "ben senden hoşlanmaya başlamıştım" diyemezdi tabii ki, Robin'e çok üzülmüştü, kendine olan nefreti artmıştı resmen "sen büyüyünce çok güzelleştin Robin, yani güzel derken senin yanında hala gelişememiş biri olarak hissediyordum, yanında dolaşmaktan utandım o yüzden yeni arkadaşlarınla bıraktım seni, ama keşke yapmasaydım, çok pişmanım."
Robin ağzı açık Finn'e bakıyordu, neden böyle düşünmüştü ki? "Finn bu hayatımda duyduğum en saçma şey, sırf sporla veya başka birşeylerle ilgilenmedin diye yanımda ezik hissedemezsin, ben seninle takılmayı çok seviyordum ve uzaklaşmanı yavaş yavaş benden soğumandan dolayı falan sanmıştım bu yüzden seni rahatsız etmemeyi seçtim" Finney çok utanmıştı "özür dilerim Robin böyle hissedeceğini düşünemedim, eskisi kadar yakın olabilme şansımız var mı?" Robin alayla gülümsedi " saçmalama tabi ki oluruz, sınıfta seni görünce çok sevindim aslında da duygularımı belli etmeyen biriyim, anlamamışsındır" Finney gülümsedi "cidden anlamadım bu arada" ikisi birden gülmeye başladı.
Robin durup düşündü ve ayağa kalkıp çantasını aldı, "Vance tek oturmaya alışık" Finney durdu "aslında bende alışığım yani yerinden olma istersen", Robin saçlarını geri itti "istemesem yapmazdım ki" Finney'e döndü ve gülümsedi, Finney'de karşılık verdi ve önüne döndü. Robin'i çok özlediğini fark etti, senelerdir ondan vazgeçmeye çalışmıştı ama yapamamıştı ve en sonunda kabullendi, sadece ondan mesafe olarak uzaktı her ne kadar aklında olsa da, ama şimdi o mesafe sıfıra inmişti, Robin tam yanındaydı. Artık inkar etmicekti aşkı çok büyüktü. Robin bilmese de olurdu zaten yeni yeni konuşmaya başlamışlardı onu kaybetmek istemiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tarzan (Rinney)
FanfictionLisede zorbalığa uğrayan Finney Blake ve ilkokul aşkı Robin Arellano aynı sınıfa düşerse en fazla neler olur?