Merhaba kusura bakmayın uzun zamandır yazamıyorum bölüm biraz saldım kendimi qidöaidmep ama şimdi geldimm
Vance içeri girdi ve ortamı incelemeye başladı "demek romantik ortam yaptınız ha" Robin sırıttı "aynen sensiz" Finney kıkırdadı ve Robin'in yanına oturdu. "herşeyi kaçırdın Vance" "Tüh ya" hepsi gülmeye başladı en sonunda Vance da koltuğa oturdu.
"okula ne zaman geliceksiniz?" dedi Vance. Robin kaşlarını çattı ve doğruldu "Finney biraz iyileşsin ondan sonra gidicez" Finn garipsedi "ama devamsızlık ne olucak?" Robin Finne döndü "Annem müdürle konuşmuş merak etme" "oha yani istediğimiz kadar evdeyiz" "evet"
Çocuklar yarım saat kadar evde oturdular, Finn üstüne battaniye alıp koltuğa yayıldı. Robin'de yanındaydı "İster misin?" kısık ve narin bir sesle Robin'e seslenmişti Finn, "sen rahat yat Finn" dedi Robin kendinden emin bir sesle. Finney filme geri döndü, Robin onu izliyordu ki Vance farketti.
"Ne oldu Finn manzara çok mu hoş?" Robin ve Finn Vance'a döndü, "Seni sormak lazım Vancey, "bugün Bruce'a yazdın mı?" Vance kaş göz yapmaya başlamıştı, Robin sırıttı ve "intikam" dedi sessizce, "Bruce mu? Bruce Yamada mı?" dedi Finn, filmi durdurdu ve iki çocuğu izlemeye başladı. "sen Bruce'u tanıyor musun Finn?" Finney Vance'a kafa salladı, "Ortaokulda amerikan futbol takımındaydı, çok iyi çocuk kantinde hep denk gelir konuşurduk" "Yani arkadaşsınız" Vance heyecanla konuşuyordu. Finney çok aldırış etmeden konuşmaya devam etti, saçlarını geriye attı ve gülümsedi "evet sanırım öyleyiz, beni gördüğü yerde gülüyor, selam veriyor"
"O hep tatlıydı zaten" Vance derin düşüncelere dalmıştı, Finney ilk defa Vance'ı öyle görüyordu. Robin Finn'e "sonra anlatacağım" bakışı attı, Finney kafa salladı. Vance'a gelirsek, hala sakince boşluğa bakıp düşünüyordu. Diğerlerinin ona baktığını farkedince hemen sert tavırlarına geri döndü. "Ya- mhm, şey Robin kalk çay demle bana hadi" Robin gülmeye başlamıştı, aynu şekilde Finney de gülüyordu. Robin kaslarını gevşetip ayaklandı "emredersin Vance" alaycı bir tavırla mutfağa yöneldi, "ederim tabi, hadi" Finney ne kadar gülsede aslında gerçekten Vance'dan irkildiğini farketti, ve şimdi onunla odada tekti.
Vance saçlarını geriye itti ve ayı gibi esnedi, Finney'e döndü, Finney de ona bakıyordu ama ağzını açmadı. Sessizliği bozan Vance oldu. "Finn?" Finney kafasını kaldırıp gülerek Vance'a baktı. "efendim Vance" "Daha iyi misin? Robin'in yanında bilerek konuşmuyorum, olayları hatırlamasın kendini suçlamaktan ölür" Vance konuşurken aynı zamanda doğrulmuştu, çatık kaşlarıyla Finn'e bakıyordu. "Sağol Vance düşünceliğin için, ben.. bu aralar iyiyim, Robin'le birlikteyim. Sakin ve güzel geçiyor, beni hep güldürüyor seviyor. Çok sağolsun"
Vance "bende aynı şekilde her zaman yanındayım, hem seni anlıyorum da" Vance gülüp göz kırpmıştı, "nasıl yani?" Finney'in dikkatini toplamıştı Vance. "Senle ben aynı şeyi yaşıyoruz Finnie, sevmek ama becerememek kaderimizde var" Finney gözleri açılmış Vance'ı dinliyordu, nasıl yani? Vance'da mı erkeklerden hoşlanıyordu? "Ne yani şimdi sen, er-" "aynen öyle" Vance kesin bir ses tonuyla konuşmuştu, gözler yalan söylemezdi Finney Vance'ın gözünden ne kadar çaresiz ve aşık olduğunu anlamıştı. "Bruce.." Vance burukça gülümsedi "evet"
Finney de gülümsemişti, ama hiçte güzel bir gülümseme değildi. Onu anlayan birisi vardı. İkiside gülüyordu ama mutluluktan değildi. Vance daha sonrasında kendinş toparladı ve Robin'e bakmak için ayaklandı. Kapıdan çıktığında ise Robin onu tuttu ve tuvalete sürükledi, "her şeyi duydum" Vance kafayı sıyıracaktı. "ulan sen hani çay demliyodun!" "demlenene kadar başında mı durucam sence? suyu koydum geldim bi baktım ikinizde dalmışsınız, beni görmediniz bile"
"tamam tamam bak, Finney gay tamam mı? ama ona karşı bakış açını değiştirirsen Robin seni varya-" "Vance" "ne var!" dedi Vance sinirli bir şekilde, herşeyi batırdığını sanıyordu kendine kızgındı. "kanka unuttun mu bilmiyorum ama sende gaysin.. bakış açısı değiştirme durumu olsaydı ortada, zaten Finn'i geçtim ilk sana karşı değiştirirdim." Vance nefes alıp vermişti, doğruydu Robin haklı konuşuyordu, "doğru tamam dur, unutmuşum" "sakin ol, zaten anlaşılırdı Finney'in gay olduğu, geçen okulda şu üçlü grup ona bakıp gülüyordu, nedenini sorduğumdaysa saçmaladılar ve Finn'e nonoş dediler"
Vance kaşlarını kaldırdı ve ağzı açık kaldı, onun aksine Robin çok sakin anlatıyordu, tabi duygusunu belli etmiyordu. "Susmadığını umuyorum Robin?"
"sence susar mıyım Vance? deliricektim orda" Robin göz devirip kollarını bağladı, ikiside gerilmişti, tabi sinirden. Robin Finney'in anlatmadığı birşeyi öğrenmişti, o gay'di, hiç sorun değildi. Hatta... aksine iyi olabilirdi diye düşündü Robin.İki çocuk düşüncelerden sonra Finn'in yanlız kaldığını hatırladılar, ve içeri geçtiler, Finney koltukta uyuya kalmıştı, "bu çocuk sabahta mı uyuyor?" Vance garip bakışlarla Robin'e bakıyordu, "o hep uyuyor" Robin sakin bir şekilde konuşuyordu, "Tanrım filozof atakan gibi konuşmayı keser misin?" Vance öyle diyince Robin kahkahayı basmıştı, Vance susması için el kol hareket yaparken Finney çoktan sıçrayarak uyanmıştı. "Hay senin olmayan aklını sikeyim Robin!" Finney boş boş konuşan iki genci izliyordu, uykusu olduğu için gözler kısık, ağız açık şekilde bomboş onlara bakıyordu, Daha sonrasında konuştu "bişey diyebilir miyim"
(Finney be like =☝🏻🤓)
Vance ve Robin durup Finney'e kulak verdi, "tabi söyle Finn" dedi Vance, hala Robin'in yakasını tutuyordu. "susun artık?" Vance ve Robin şaşırmıştı, "emir alındı" dedi Robin gülerek, Vance ise onu kendine çekti ve ruhunun içine bakmaya başladı, ellerini çekmiyordu. "Tamam Vance yeter bırak çocuğu" Finney ayağa kalktı ve Vance'ın ellerini çekti.
Robin üstünü sirkeledi ve hafif güldü, Finney'i farketti. "özür dilerim Finney, uykunu böldüm" "hemde nasıl Robin, evde bomba patladı sandım" Finn gülmeye başladı. Robin'de Finn gülünce güldü. "gel seni odama götüriyim, orda yat dinlen bizde Vance'la konuşalım" Finney iç çekti, "bir daha uyuyabilir miyim ki?" Robin saçını düzeltti "gözünden uyku damlıyor Finney, hadi gel" Robin Finney'i kucakladı, Finn'in kalbi atmıyor gibiydi. "Robin b-ben çıkarım bırak" Robin ağır adımlarla yürüyordu, "kes sesini"
Finney anında sustu, Robin ona çok ağır geliyordu, sus derse susuyor, yap dese hemen yapıyordu Finney, başa çıkmak çok zordu. "sende hemen susuyorsun Finn" Robin sırıtmaya başlamıştı asla Finney'e dönmüyordu pür dikkat önüne bakıyordu. "ne yapabilirim ki" Robin kafasını eğip dudağını büzdü "bilmem" (🤷🏻♀️)
En sonunda odaya çıkmışlardı, Robin dikkatlice Finney'i yatağa bıraktı, biraz saçını okşadı ve konuşmaya başladı, "ballı süt yapiyim mı sana?" Finn çok şaşırmıştı, annesi hayattayken Finn ilkokulda öğle yemeğinde içsin diye ballı süt yapardı, Finney hep Robin'e de içirirdi. Finney'in gözü dolmuştu, Robin hala hatırlıyordu...
"özür dilerim Finn" Finney burukça gülümsedi, ve Robin'in eline kendi elini koydu, "ağladığıma bakma sen, mutluluktan ağlıyorum Robin.." Robim gülümsedi diğer elini de Finn'in elinin üstüne kodyu. "aşağı inip en güzelinden yapıcam" "sen yaparsın" Finney kocaman gülüyordu. Robin ellerini ayırdı ve aşağı indi, Vance'ın onu mutfakta beklediğini farketti.
İyi geceler🍪🥛
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tarzan (Rinney)
FanficLisede zorbalığa uğrayan Finney Blake ve ilkokul aşkı Robin Arellano aynı sınıfa düşerse en fazla neler olur?