"Hoşgeldin küçük hanım "
____________________________________________Kaburgamda açmadan solan tüm fideler baş kaldırdı . Heyecanın şehadeti yankılandı kulaklarımda . Sadece ben ve kalbimin duycacağı en korkunç sahnelere ait melodi dolanıyordu bulunduğum mekanda . Yaptığım hataların yüzüme vurulma hızı Tanrının bana sunduğu cezalardandı .
İçimde ki kan huzursuzca dolaşmaya devam etti . Küçükken yememem gereken çikolatayı yemişim de annemden azar yemeyi bekliyormuşum gibiydi . Yediğim çikolata öyle eşsizdi ki azar yerken bile hâla tadı damağımdaydı .
-" Ne yazıyor? "
Elimdeki kağıdı buruşturup avucuma hapsettim . Onun gönderdiği mektup şu anlık aramızda kalmalıydı . O gün olanlardan kızlara bahsetmemiştim . Yaptığım şeylerden utanç duymuyordum . Şu yaşıma kadar yüzümü kızartacak hiç bir şeyi de kendime layık görmedim zaten .
-"hiç"
Lakin onun beni yatakta terk edişini anlatacak yüzüm yoktu . Benim iradem dışı gelişen her olayın bana dokunması haksızlıktı . Akının şerefsizliğinin ukubetide benden sorulmuştu. Hemde en insafsız şekilde .
Hiç .
Hiçlik insanın belirli bir öze sahip olmasına engel olmuştu . Hiçlik , en ulu insanların hafizasında ödünç alınmış varlığı nitelemişti . Oysa şimdi karşıt olarak ruhuma acıyı hediye ediyordu .
Sol elimin üzerinde hissettiğim sıcak tenle düşüncelerimi olduğum konuma getirirken bakışlarımı da masaya bahşetmiştim . Narinin elleri bana destek verecek nitelikteydi . Bir şey olduğunu anlamıştı . O hep anlardı zaten . Küçükkende böyleydi hep .
-" iyi misin ?"
Belli belirsiz kafamı salladım . İyi olamayacağım kadar dibe batmıştım . Elime mahkum olan kağıt düşüncelerime perde çekemedi . Ruhum acılarını bile içine sınırlayamazken iskeletime bu işkenceli hayatı sundu .
Narinin çatık kaşları bu işin ardını bırakmayacağını belli ederken daha da tedirginlik yaratıyordu .-" Lavaboya gidebilir miyiz ? "
Direkt bana bakarak sorduğu soruyla başımı salladım . Soracaktı! Ne olduğunu soracaktı ve ben Narine yalan söyleyemeyecektim .
Kahretsin bu sefer sıçmıştım .
-" Olur"
Sametin yanağına küçük bir öpücük bıraktıktan sonra ayağa kalktı . Bende ona eş değer olarak sandalyemi geri iterek kendime kalkabileceğim bir alan sundum .Narinin omuzumda hissettiğim eliyle yakın arkadaşımın varlığından destek alarak kalkt9m.
Aşağı kattan gelen ses tanıdık bir şarkıyı çalıyordu .
Akıp giden sel gibi
Esip geçen sel gibi
Neden yoksun yanımda
Bir sen yoksun
Arar gözler hep seniŞarkının ne olduğunu hatırlamayacağımı anladığım da Tuvalet tabelasını görüp oraya yönelmiştik bile.
-"Bade kağıdı ver?"
Bu bir emirdi .
Konuyu uzatmadım. Uzatabileceğim bir konumda da değildik zaten . Hala sağ elimde sıktığım kağıdı Narine uzattım .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MANİLYA +18
Short Story-" Elinde ki yüzükle birlikte benim altıma yatamazsın küçük hanım..." Sağ elimde değerini yitirmiş yüzüğümü çıkarıp bar tezgahına koydum . Akına son vedamı içimden yaparken Savaş çoktan dudaklarıma gömülmüştü ... ๑๑๑...