Sarışın genç ağır ağır sallanan salıncakta oturmuş ayağıyla toprağı eşelerken bir yandan az ileride elleriyle toprağı kazıp ölen baykuşunu defneden genci izliyordu. Aklı karmakarışıktı. Bugün hayatında hiç olmadığı kadar zor bir gün geçirdiği yetmezmiş gibi kendini bildi bileli hiç haz etmediği, Dumbledore ve diğerleri tarafından hep kayırıldığını düşündüğü Harry Potter'ın aslında o vahşi muggleların insafına terk edildiğini görmek bütün bildiklerini sorgulamasına sebep olmuştu.
Yan tarafından gelen sesle dönüp baktı, Harry salıncağa oturmuş öylece boşluğa bakıyordu. Bir süre ikiside sessiz kaldılar. Nereden ve nasıl başlayacaklarını bilmiyorlardı. Sonunda sessizliği bozan Malfoy oldu,
"Baykuşun için üzüldüm..
Harry sağol dercesine kafa sallayıp yere bakmaya devam etti. Bu garipti normal bir Malfoy'un şu an ölümüne onunla alay etmesi gerekirdi. Malfoy'un bakışlarının hâlâ üstünde olduğunu fark edince ona hiç bakmadan konuştu,
"Orada ne olduğunu bilmiyorum."
"Ha?
"Eğer merak ettiğin buysa orada bana ne olduğunu o şeyleri nasıl yaptığımı bilmiyorum."
Malfoy anladığı manasında hafifçe baş sallarken Harry gözlerini kısıp sol tarafındaki gence döndü,
"Nasıl oldu? Yani demek istediğim hangi büyüyü yaptım?
"Hiçbir büyü yapmadın."
"Anlamadım?
"Her yer aniden yanmaya başladı ve sen ürkütücü bir şekilde gülmeye başladın. Sanki sen değil gibiydin."
"NE!?
"Ciddiyim Potter hiç mi bir şey hatırlamıyorsun?
"Ha-hayır!
Harry korkuyla yutkunup bakışlarını kaçırdı. O an kafasının içinde duyduğu sesleri Malfoy'a söylerse kim bilir hakkında ne düşünecekti?
"Onları gerçekten öldürmek istedim...
"Bu-bu normal yani çok sinirlenmiştin?
"Evet ondan olmalı."
"O ruh emiciler," dedi Malfoy gözlerinde hâlâ o anın korkusu vardı, "...gerçekten Lord mu gönderdi?
"Başka kim olabilir ki?
Draco çekinerek etrafına bakındı, bu arazinin ortasında kabak gibi açıkta dururken hiç rahat hissetmiyordu.
"Sahi sen neden evden kaçtın Malfoy?
"Özel Potter."
"Özel !? Sen sabahtan beri benimle ilgili her şeyi öğrenirken özel değildi herhalde? Boşversene...
Harry sinirle yüz çevirip karanlıkta titreyen ağacın dallarını izlemeye koyuldu. Acaba şu an Sirius ve diğerleri ne yapıyordu?
"Babama kızgındım."
Yan taraftan gelen sesle düşüncelerinden sıyrıldı.
"...Son zamanlarda çok meşgul ve hep sinirli. Beni görmezden geliyor...
"Ve sen de ona bir ders vermek için evden kaçtın?
"Hmm..
"Ve muggle dünyasına geldin öyle mi?
"Düşündüm ki beni ne kadar geç bulursa o kadar iyi."
"Ama bu çok tehlikeli Malfoy."
"Fark ettim! Dedi Malfoy alaycı alaycı, iki genç istemsizce sırıttı. Sonra bir an birbirlerine şaşkınlıkla bakıp bakışlarını kaçırdılar. Bu tuhaf hissettiriyordu. Onlar oturup sohbet etmeye değil kavga etmeye alışkındılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASİ《Harry Potter AU》
FanficHarry, Voldemort'un en büyük sırrını öğrendiğinde, büyük bir hırsla Dumbledore ile birlikte hortkuluk avına çıkacağını sanıyordu ancak sürpriz bir şekilde ortaya çıkan bir akraba tüm hayatını değiştirdi. Voldemort'un bile masum kaldığı bir hikaye dü...