'Evin nerede?"
"Sanane?"
Tam gecenin köründe, koca gökyüzünde parlayan yıldızların altında, yan yana yürüyordu iki genç kız. Sokak lambalarının sarı ışığının aydınlattığı cadde ıssızdı.
İkisi de pek konuşmuyor, konuşamıyordu. Cheonsa konu açmaya çalıştıkça, Aeri onu tersliyor ve peşini bırakmasını söylüyordu.
A, evet. Cheonsa, Aeri'nin peşinden ayrılmıyor ve evine kadar götürmekte ısrar ediyordu. Aeri bir anda durdu. Omzunun üstünden Cheonsa'ya ters bir bakış attı ve önüne dönüp merdivenleri çıkmaya başladı. Diğeri de onu takip ediyordu tabii ki.
"Durmak nedir bilmez misin sen?"
"Ha?"
"Okulda yaptıkların yetmedi diye mi geldin?"
"Anlamıyorum."
"İnsan büyüdükçe akıllanır, sen salaklaşmışsın sanki biraz."
"Bu şekilde konuşma benimle."
"Nasıl konuşayım? Sen bana koskoca bir yılımı zehretmişken, sana karşı nasıl davranmam gerek? Hiçbir hatam olmadığı halde ayaklarına kapanıp özür mü dilemeliyim yoksa çok özledim deyip boynuna mı sarılmalıyım?"
"Yaptıklarımın bir sebebi vardı Aeri!"
"Tabii, eminim öyledir. Beni rezil ederken de bir sebebin vardır muhakkak."
"Anlamıyorsun beni!"
"Artık hiçbir şeyi anlamıyorum. Sana olan sevgimi, o gün uçağa binerken sana bıraktım."
"Deme öyle..."
"Hah, ağır geldi sanırım. Günlüğümü de bulmuşsundur sen şimdi. Okudun mu bari? Sana sırılsıklam aşık olduğumu okuyunca egon tatmin oldu mu?"
"Bu öyle birşey değil. Yemin ederim. Ben de seni seviyordum. Ama bu, okulda yayılsaydı daha büyük sorunlara yol açardı Aeri. Hem, sana yaptıklarımdan sonra beni affedebileceğini sanmıyordum."
"Seviyordun, ha? Geçmiş zaman kipi, terkedilmiş eylem. Ayrıca, sana hiç kırılmamıştım. Benim sırlarımı ortaya dökene kadar hiç kırgın değildim. Artık bitti. Dediğim gibi, sana olan aşkımı uçağa bindiğim gün Hongcheon'da bıraktım. Şimdi gidebilirsin çünkü çok merak ettiğin evime geldim ve seni içeri davet etmeyi düşünmüyorum."
"Bir dinler misin beni? Hepsini açıklayabilirim."
"Tamam. Dinliyorum, açıkla."
"Şimdi şöyle ki..."
Cheonsa başladığı cümlenin devamını getiremiyordu. Açıklayacak hiçbir şeyi yoktu çünkü. Aeri'nin onu dinlemek ismeyeceğini düşünerek söylemişti. Aeri hâlâ bekliyordu. Cheonsa ise nereden başlaması gerektiğini düşünüyordu.
Bıkkınlıkla iç çekti mor saçlı kız. Cebinden ev anahtarını çıkardı ve yavaşça kapıyı açtı. İçeri girip kapıyı kapattığındaysa, duvarın diğer tarafında bırakmıştı Cheonsa'yı. Bir daha buluşmayı düşünmüyordu onunla.
Üstündeki gömleği hışımla çıkardı. Gün boyu gömlek-pantolon gezmeyi seviyordu fakat eve geldiğinde rahatsız oluyordu. Yıldızlı pijamasını giyip saçlarını topladı. Salona geçtiğinde kendisini koltuğa attı. İçi huzursuzdu.
Birkaç saat sonra kapısını alacaklı gibi çalan kişi sayesinde uyandı. Saat henüz ikiydi.
___________________________________________Aeri lafı nasıl koydu amaa
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hatırla Sevgilim | ✓
SonstigesSevgisini herkese açıklamaya cesareti olan ama Cheonsa'ya itiraf edemeyen Aeri En yakın arkadaşına karşı arkadaşlıktan öte hisler beslediği için kendine kızan ve ondan uzaklaşan Cheonsa Günlük tutmaya karar veren ve günlüğün sayfaları bittiğinde izi...