BÖLÜM 29: Teni tenime +18

4.1K 136 54
                                    

Kafanızın karışmaması için bölümde zaman aşımı ve +18 içerikler olduğunu bilerek başlamınızı isterim güzel okurlarım.

Sınır 40 vote.

OY VERMEYİ VE SATIR ARASI YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN❣️

Keyifli okumalar.

🖤

Kapıdan içeriye girer girmez beni duvara yaslayarak dudaklarıma yapışmış ve onları sömürürcesine öpmeye başlamıştı. Dudaklarımdaki hoyrat hareketler elimdeki poşetlerin yeri boylamasını sağlarken dudaklarımdan kasıklarıma yayılan ince sızı beni yerimde kıvrandırıyor ve onun bir an önce içime girmesini istiyordu.

Öpüşlerimiz derinleşirken artık daha fazla vakit kaybetmek istemediğim için kendimi geri çektim.

Ondan ayrıldıktan hemen sonra harfleri uzatarak adını söylediğimde burnunu boynuma sürterek "Hm?" diye bir mırıltı bırakmıştı dolgun dudaklarından.

Boş durmak istemediği için burnunu boynumdan çekmiş ve yerini dudaklarına vermişti. Elleri tüm bedenimde keşfe çıkarken bundan nasibini alan şeylerden biriside elbisemin altından kavradığı popomdu.

Boynumda ince bir çizgi halinde hareket eden dudakların varlığını yok sayarak hızlı atan kalbime inat derin bir nefes almış, ardından "Odaya geçelim artık." demiştim kısık sesle.

Sabırsızlığımdan dolayı nefesini boynuma verekek hafif bir şekilde gülmüş ve kokumdan derin bir soluk almıştı.

Boynumda hissettiğim nefes tenimi sanki olabilecekmiş gibi daha fazla yakarken o, sertleşmiş olan erkekliği ile kendini bana bastırdıktan sonra boynumda biraz daha oyalanmış ardından beni kucağına almıştı.

Ayaklarımın yeri sanki onun beliymiş gibi hızla yerini alırken yeni rotamızın yolunu çoktan tutmuştuk.

Yatak odasından içeriye girdiğimiz an beni yatağa bırakırken bakışlarının odağı mini elbisemin arkasındaki fermuar olmuştu.

Dudakları büyük bir açlıkla açık olan sırtımda gezinirken kalçama kadar uzanan fermuarı bir çırpıda aşağı çekerek beni kendine doğru çevirmiş ve elbiseyi üzerimden çıkararak beni sadece siyah dantelli tangamla bırakmıştı.

Beğeni dolu bakışları üzerimde gezinirken "Bu elbiseyi bir daha giymeni istemiyorum, çok kısa!" demişti tekrar dudaklarıma yapışmadan ve beni yatağa sabitleyip üzerime çıkmadan hemen önce.

Bu onunla bu yatakta ikinci sevişmemizdi.

Kasıklarıma inmiş olan yoğun yangın her saniye kendini belli ederken kalçamı yukarı kaldırıp ona sürtünmek ve yangınımı dindirmek istiyordum.

Altında kıvrandığımı ve onunla birlikte olmayı bu kadar çok istememi görmek onu mutlu etmiş olmalı ki, dudakları yukarıya doğru kıvrılmış ve hiç vakit kaybetmeden kendini bana bastırarak istediğimi vermişti.

İçimde gitgide harlanmakta olan yangın onun bu hareketiyle zafer nağraları atarken nefes almak için dudaklarından ayrılmış ve "Akşamki kutlamaya yarı çıplak katılmak şart oldu!" demiştim.

Onu çıldırtmak adına söylediğim cümleden sonra gözlerini gözlerime dikerek sakinleşmek için bir kere kapatıp açmış ve "Sen böyle altımdayken beni sinirlendirmen pek akıl kârı bir iş değil sanki, hm? Ne dersin?" demişti her bir kelimeyi tane tane söyleyerek kendini bana daha sert bastırırken.

Onun bu haline gülmek istesem bile bedenimi sarmış olan şehvet ardarda inlememi sağlarken bunu başarmamın imkansız olduğunu anlamıştım.

RUHUMDAKİ YANGIN +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin