19(m)

345 36 39
                                    

call out my name dinlerken yazdım yoksa utanç krizi geçirmekten devam edemezdim amk romantik ilişkiler çok sıkıcı

-----------------------------------------------





wwa dövüşçüsü edasıyla kendimi geniş koltuğa fırlatırken hızla kumandayı kapmış ve televizyonu açmıştım. anksiyetemin anasını sikmek için anksiyetem yokmuş gibi davranmak bir işe yaramıyordu ve bende bu yüzden sahneye çıkmamıza bir saat kalmasını fırsat bilmiştim. bu bir saati düzgün değerlendirirsem -samuray jack izleyerek- mükemmel bir performans sergileyebilirdim. bunun için gerekli olan şeyse karşımda duran kocaman televizyondu.

dahiyane fikrimi gerçekleştirmek içinde herkesi atlatarak bu mükemmel personel odasına kaçmıştım.

ben gururla rastgele bir bölüm tuşlarken açılan kapıysa, küçük bir siktir çekmeme neden olmuştu. -sahnede Yuna'ya rezil olmamak için kafamı toparlamam gerekiyor bi' rahat verin aq-

sabır dilercesine açılan kapıya yönelirken, gördüğüm bedenle kafamı televizyona geri çevirmiştim. sahneden önce görmemem gereken tek kişi şu an yavaş adımlarla bana doğru geliyordu.

istemsizce yutkunurken kapının kilitlenme sesi yüzünden korkuyla tekrardan ona dönmüştüm. siyah, dağınık saçlarını geriye atarken bir yandan Aespa yazılı tişörtünü düzeltmekle meşguldü. "benden daha ne kadar süre kaçmayı planlıyorsun?" o derinden gelen bir tonla konuşurken, yüzümün yandığını hissediyordum.

"k-kaçmıyordum."

cevabımla hafifçe kıkırdamış ve yanımda dikilmeye başlamıştı. "itiraf ettiği günden beri benden kaçanda babamdı zaten değil mi?" istemsizce gözlerimi kaçırırken ne yapacağımı bilemez durumdaydım. felaket utanıyordum. utanmamın gereksiz olduğunun bilincinde bile olsam onun gözlerine her baktığımda yüzüm deli gibi yanıyordu.

"benimle samuray jack izlemek ister misin?" asıl konuyu kasıtlı bir şekilde görmezden gelerek konuştuğumda, durduğu yerde yüzüme doğru eğilmiş ve beni koltukla arasına almıştı.

"senin yüzünden kendimi pedofili gibi hissediyorum." eli çenemi bulurken zorla ona bakmamı sağlamıştı. "samuray jack'i daha sonra da izlersin velet. şu an bana olan duygularını kanıtlaman gerektiği kısımdayız çünkü ben bazı şeylerden şüphe etmeye başlıyorum." dibimdeyken konuştuğu için dediklerine odaklanmakta güçlük çeksem de görmezden gelebileceğim bir konu değildi.

derince bir nefes alırken, şu an aklıma ilk gelen şeyi yapmış ve arasında santimetreler olan dudaklarımızı buluşturmuştum. ikna edici bir hareket miydi ya da hissettiklerimi göstermek için en iyi yöntem bu muydu pek emin olamasam da, onu hissetmeyi seviyordum. dudakları hoşuma gidiyordu.

bu kısa temasın ardından dudaklarımızı tekrar ayırdığımda, büyümüş gözlerle bana baktığını fark etmiştim. sanırım onun da beklediği bir şey değildi. çok geçmeden gülümsediğinde de, hoşuna gittiğini anlamış ve rahatlamıştım. "ikna oldun mu?" gözlerimi kaçırmamak için büyük bir çaba gösterirken bunu söylediğimde alnını alnıma yaslamıştı.

"ikna oldum mu? hmm.." ellerini iki yanıma yerleştirmiş ardından da kulağıma eğilmişti. "ikna olsam da, bununla yetinebileceğimi sanmıyorum. ne kadar zamandır bu anı bekliyorum biliyor musun?" kulağıma adeta fısıldayarak konuşmuş, ardından da çene hizamda yavaşça aşağıya inerek boynuma birkaç öpücük bırakmıştı.

tüm bunlar oluyorken düşünebildiğim tek şeyse benimde bunu istiyor oluşumu.

kollarımı boynuna sararken, beni koltuğa yatırmasına izin vermiş ve öpmeye devam edebilmesi için boynumu daha da açmıştım. o da üstümde yerini alırken, önce burnunu boynuma sürtmüş ardından da minik öpücükler bırakmaya devam etmişti. "sonuna kadar gidebilir miyim?" sessizce bunu söylediğinde, onu onayladığımı görmesiyle eli vücudumdan aşağılara inmeye başlamıştı. garip hissettiriyordu. hoşuma giden bir gariplik.

love is a dog from hell • winrinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin