İşte, on birlerde takılmışız yine.
Kaldırımlar, o saydam gözyaşların annesi.
Rüzgar, hiç olmayacak kadar kuvvetli esiyor bu akşam.
Ay, gözle görülmeyecek kadar uzakta.
Yaşlı gece, bir miras gibi ağır tıpkı.
Yürünmesi zor yollar, sanki bir bayır.
Gözler, bir tutam özlem taşıyor derinlerde.
Ve sokaklar da, hiç olmayacak kadar bulanık geliyor bu akşam.
Bulutlar, henüz gözyaşı dökmedi bu eşsiz karanlıkta.
Parklardaki kaydıraklar ıslanmadı bu gece.
Evim diyebileceğim bir yerim yok bu akşam.
Benim evim, işte bu yalnız sokaklar.
Saat on bir, uyku vakti geçmiş çoktan.
Endişelenmeli miyim?
Ay, gökyüzünde sessizce ninni söylüyor.
Annem bana kızmaz, değil mi?
Keşke, biraz önce yatağıma girip,
O sıcacık yorganıma bürünseydim.
Zaman dursaydı, yollar bozulsaydı.
Saatler çalışmasaydı, pilleri kalmasaydı.
İşte, on birlerde takılmışız yine.
Gözyaşları, o siyah kaldırımların makberi.
Bu dumanlar, hiç olmayacak kadar soğuk hissettiriyor bu akşam.
Gece, kalple sevilemeyecek kadar uzakta.
Ve sokaklar da, hiç olmayacak kadar yalnız geliyor bu akşam.~🌙