3

436 26 4
                                    

Seyran feritin gelmesini bekledi, ona bir şeyler açıklamak için geç kaldığının farkındaydı. Ferit içeri girdi Seyranin durgun halini görünce içine anında bir huzursuzluk girdi, Seyran feritin geldiğini ilk başta anlamadı
----Seyran, dedi ferit
Seyran sesini duyunca İrkilip sonra başını diklestirerek
----Konuşmamız lazım, dedi.
----İyi misin sen?
----Konusalim mi ferit?
----konuşalım tamam.
Birlikte koltuğa oturdular ferit anlamak ister gibi gözlerinin içine içine bakiyordu
----Ferit ben, dedi ve gözleri doldu hemen seyranin
----Ben dedi bir daha ve göz yaşlarını tutamadı yüzünü ellerinin arasına aldı ferit
----Aşkım iyi misin sen?
Seyran yine başını diklestirerek
----Nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum, ben yaklaşık 6 aydır senden bir şey saklıyorum ferit... ama bak ben gerçekten sana bunu söyleyemezdim gerçekten dedi ve daha fazla gözyaşlarıyla boğuldu.
----Noluyor Seyran? Söyle artık ne saklaması ne diyorsun?
----Ferit ben... BEN... BEN çok hastayım
----Ne hastalığı Seyran ne diyorsun doğru düzgün konussana.
----Ölümcül bir hastalık ferit, dedi hüngür hüngür aglayarak.
-----Ne, Seyran ne ölümü ne hastası, hayır öyle bir şey yok.
Ferit Delirmiş gibi ayağa kalkıp hayır hayır hayır dedi tekrar
Seyran onun bu halini görünce daha da ağlamaya başladı
----Söyleyemedim işte Ferit, dedi.
Ferit bir anda seyranin önüne çöküp
----Bana bak Seyran, bana bak, öyle bir şey olmicak, olum falan yok bak, olmicak aklından çıkar Seyran öyle bir şey olmicak.
----Ferit kaç tane doktora gittim işte ölümüne yaklasiyorsun dedi hepsi.
----Seyran sus artık, dedi kulaklarını kapatarak öyle bir şey olmicak diyerek banyoya girdi, kendisini toparlaması gerekiyordu banyoda yere oylece oturup ağladı, dakikalarca.
Sonra çıktı ve seyranin yanına oturdu tekrar
----Anlat Seyran bana tüm detaylarıyla,dedi sakince.
----Doktora gittim işte aylar önce bana öleceksin dedi, ben 2. Ye gittim o da aynı şeyi söyledi, umudumu kestim ben de sonra tedavi olursan cocugun olmaz dediği için tedaviyi de reddettim, son bir kaç günum kaldığını söyledi şimdi de ferit..
----Seyran sen manyak mısın, sen bana böyle bir şey nasıl söylemezsin ya?
Seyran aglayarak
----Ferit zaten çok korkuyorum işte böyle yapacaksın diye söyleyemedim, Orhan baba falan girdi, araya bir sürü şey girdi, Seyran hızlı hızlı konuşunca ferit sımsıkı sarıldı ona
----Seyran öyle bir şey olmicak.
----Ferit, dedi daha konusamadan ağlamaya devam etti sonra feritin bacağına kafasını koydu ağlaya ağlaya uyuya kaldı.
----------------------Feritin anlatimiyla-------------------
Sabaha kadar uyumayıp, sessizce ağladım başında dizlerimde masum masum uyuyan birinin hayata karşı ne suçu vardı da bunları yaşadı diye düşünmekten içim içimi yiyordu.
Sabaha kadar koluma sarılarak uyudu, sımsıkı sarıldı koluma son kez içime çeker gibi çektim kokusunu, son kez öper gibi optum, kaç aydır tek başına nelerle savaşmış ya diye düşündüm.
Kahvaltıya geç kaldığımızı fark edip seyrani öptüm önce
----Seyran, hadi uyan, dedim Seyran önce uyanmayinca
----Hadii, Seyran hadii. Dedim Seyran uyanmamisti elimi kalbine koydum önce, atmıyordu, bileklerini ellerime alıp nabzına baktım, sonra boynuna ,atmıyordu.
Yapabildiğim tek şey bağırmak oldu, bütün acımı haykirabildim o an sadece.
----------------Yazarın anlatimi----------------------------
Ferit bagirabildigi kadar yüksek bir sesle
----Seyran diye bağırdı.
O an gözlerinden milyonlarca yaş düştü sanki, sanki kendi kalbi durdu da, sanki sürüne sürüne oldu de, öyle bir acı yaşıyordu resmen..
Suna zaten kaç aydır geceleri bunları düşünmekten uyuyamıyordu, feritin bağırdığını duydugu anda yataktan fırladı
Kaya----Suna? Dedi ve o da ayaklandı.
Yali ayağa kalkmış bir şekildeydi orhanin ölümünden beri odadan çıkmayan gulgun bile korku dolu gozleriyle fırladı odadan.
Herkes yukarı koştu
----Ferit noluyor dedi Suna önce
----Suna, Seyran... kalbi... kalbi atmiyor Suna
Duyan gulgunun ayakları geri geri gitti adeta hayır hayır diyerek bahçeye koştu nefes almak isteyerek, halis şaşkınlık içinde ambulansı arayin diye bagiriyordu. Esmeyle Suna, feritle seyranin başında Seyran Seyran diye haykiriyorlardi.
Ferit, çekilin diye bağırdı
----Çekilin, bir şey olmadı niye üstüne gidiyorsunuz karımın? Dedi sımsıkı sarılarak kucağındaki seyrana
----Hiç bir şey olmadı, gecicek... gecicek Seyran gecicek dedi elini kalbine koyarak, olmadı bir şey dedi tekrar, ambulanslar feritin kucağından zar zor aldı seyrani
----Vermem karımı, bir şey olmadı uyuyor o uyandırmayın uyuyor.
Halis yerde dizleri üzerinde duran ferite sarılıp
----Ferit yapacak bir şeyimiz yok, sakin ol.
----karimi alamaz hiç bir şey benden dede
Ferit seyrana bir şey olduğunu asla kabul etmiyordu, onu teselli etmeye çalışan herkesi ittiriyordu, bir şey olmadığına kendini inandırmaya çalıştırıyordu.
Ambulansa doğru kosturdu ferit seyranin yanına gitmeye çalışırken bu sefer Latif tuttu, Ferit bir anda bayildi, herkes arabalara binip seyranin peşinden gidiyorlardı hastaneye, ferit bayilinca onu da hastanede yatirmalari gerekti.
Ferit gozlerini açtığında anında kolundaki serumu yırtıp odadan dışarı çıktı
----Seyranim nerde?
----Ferit, senin ne işin var burda, dedi gulgun
----Bak zaten bayilmissin oğlum şekerin düşmüş biz seni haberdar edicez sen git
----Anne beni delirtmeyin Seyran nerde diyorum
----Ameliyatta, daha geleli 5 dk oldu.
Doktorlar çıktı, Ferit korku icinde doktorlara baktı
Doktor---- başınız sağ olsun
----Hayir, hayır hayır hayır.
Ferit kapıları yumruklayarak giricem seyrani gorucem yalan söylüyorsunuz diye bağırsa da artık kabul etmesi gereken bir gerçekti bu, herseyden çok sevdigi ve hayattaki tek şansı olan o kız ölmüştü artık saclarini sevince rahatlayabilecegi kimse yoktu.

°antep fıstığı°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin