Sınavlar var bölümler aksayabilir 1 hafta içinde hergün birazcık yazıcam artık ne zaman bölüm geldi hiçbir fikrim yok. İyi okumalar yazım yanlışı varsa özür dilerim.
.
.
.
.
.
×××İçeride ne olduğu hakkında en ufak fikrim yoktu, ilk kim itiraf ediyor, ilk kim öptü -ki Hyunjin atlar- bilemiyorum..
"Ne kadar içinde tutmuşlarsa bi' çıkamadılar odadan, bassak mı?"
"Olur mu öyle güzelim? Bir anda girersek olmaz, ne yapıyorlarsa yapsınlar biri çıkınca gireriz"
"Off ben sıkıldım ama~"
Cümlemdem sonra sırıtmış, elimden tutarak tuvaletlerin olduğu koridora doğru gitti, gülümseyerek takip ettim bende tabii.
Kimsenin olmayışı işimize gelmiş ve neredeyse içeri girmem ile kendimi kapıya yaslanmış bulmam bir olmuştu. Yüzümde ki küçük munzur gülümsemeyle ona bakmış ve bu da onun konuşmak adına dudaklarını aralamasına neden olmuştu.
"Sıkıldın demek"
"Hmm~"
"Bu munzur gülümseme bana hiç de sıkıldığını söylemiyor, hm?"
"Keyfim yerine geldi"
Küçük bir sırıtmayla tuvalet kapısındaki baskımı arttırmış ve eli her zaman ki yerine, belime gitmişti.
"Keyfin yerinde demek.."
"Aynen öyle"
Gözlerime birkaç saniye bakmış, sonrasında dayanamayıp dudaklarıma eğilmişti.
Anın getirgesiyle ellerimi boynuna dolamış öpücüğü ağırlaştırmaya çalışmıştım, ama o öyle yapmadı.
Sakince geri çekilip göz kırpmış ve tuvaletten çıkarak kendi odasına ilerlemeye başlamıştı, hah, amacı keyfimi bozmaksa başarmıştı.
Arkasından öylece bakakalmış, sonra durmanın anlamsız olduğuna karar vererek tuvaletten çıkıp koridordaki arkasını dönmüş ve giden bedene bakmıştım.
"Yani gerçekten.."
Mırıldanarak söylediğimin farkında değildim, insan öyle bırakılır mı! Kendimi umutlanıp sonra biri tarafından yakalanmış azgınlar gibi hissettirdi.
Sinirlendirmişti de.
"Kim Taehyung"
İlk bağırışımda sınıftakileri düşünsem de seslenince, küçük bir bakıştan başka birşey olmayınca sesimi biraz daha arttırdım.
"Kim Taehyung!"
Sanırım sesim tahmin ettiğimden fazla çıkmış olacak ki kattaki her 5 sınıftan en az 10 kişi dışarıya çıkmış 'n'oluyor?' dercesine bakınmıştı.
Taehyung gittiği yere ters şekilde bana doğru koşar adımlarla gelmiş herkesin dikkatini daha da toplamıştı.
Neredeyse yanıma geldiğinde kolumdan tutmuş ve tuvalete getirmişti.
Tekrar kendimi kapı ile onun arasında sıkışmış bulmuş, halimden memnun olduğumu belirten bir gülümsemeyle ona bakmıştım.
"Güzelim.."
"Hmmm~"
"O kadar bağırmaya gerek var mıydı?"
"Vardı tabii! İlk bağırdım kafanı çevirmedin bile, hem öyle bırakılır mı ya? Kendimi azmış dayılar gibi hissettim"
Son dediğime sırıtmıştı, komik miydi ki!
"Gülsen gül zaten hiç de düşünme beni, sen getirmedin mi beni? Niye gidiyosun bir anda! Şimdi de git! Hatta bırak ben gideyim de nasıl oluyormuş gör!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Our incredible love - Taekook
FanficGörevi korumaktı, ama nasıl bilebilirdi ki ilk günden eşini bulacağını? Semetae! Ukekook!