lost child'a cidden aşığım
IU dinleyin, dinlettirin.
(şarkının bölümle alakası yok bölümü okurken dinlemeniz gerekmiyor)İYİ OKUMALAR 👹‼️‼️‼️
azıcık yoonmin de ekleyeyim dedim 🤭-
Yoongi'nin eli çenesinde, dirseği de dizindeydi ve kıpırdamadan oturmuş, yarı ayık yarı sarhoş olan Taehyung'u izliyordu.
"Dursan mı kardeşim?" Elindeki üçüncü dolu bardağı işaret etmişti. Ancak Yoongi'nin fikirlerinin Taehyung için pek bir önemi olduğu söylenemezdi. Duyduğu lafları umursamadan, arkada son ses çalan şarkı eşliğinde Yoongi'nin gözlerine bakarak, üçüncü bardağı da kafasına dikmişti. Bu hayır demekti.
"Taehyung seni eve götüreyim diye çağırdın beni, değil mi piç?" Cevap olarak yarım ağız bir gülümseme almıştı. Bu da evet demekti. Kısmen evet.
"Sayılır ama tamamen o yüzden değil. Sen de içsene bir şeyler, durma öyle boş boş." Müziğin sesinden dolayı kendini bile duyamıyordu. Belki de müzikten değil, yavaş yavaş başlayan sarhoşluktandı ama umrunda da değildi. Seslerini birbirlerine duyurabilmek için adeta bağırarak konuşuyorlardı.
"İstemiyorum, hadi eve geçelim. Evde içerim ben."
Evde içmeyecekti, bugün o havasında değildi hiç. Taehyung'u eve götürmek için bir bahane sunmuştu sadece. Böyle giderse kulüpten sabaha kadar çıkmayacak, onlarca kez kusacak ve yine her zamanki gibi Yoongi'nin başına kalacaktı.
"Ya eğleniyoruz ne güzel. Niye kaçırıyorsun keyfimi?" Barmene eliyle bir bardak daha doldurmasını işaret etti. Önüne bir bardağın daha gelmesi uzun sürmemişti. Elini bardağa attığı sırada Yoongi, elinin altından tek hamlede kaptığı bardağı kafasına dikti.
"Yeterli bu kadar Taehyung, beş saattir buradayız. Kalk gidiyoruz, hadi."
Yoongi ayağa kalkıp Taehyung'u kollarının altından tutmaya çalıştı. Kaldırmaktı amacı ama Taehyung kendini tamamen serbest bıraktı ve yere kapaklandı. "Gerizekalı niye durmuyorsun ayakta." Ayakta duramayacak kadar sarhoş değildi henüz, sadece biraz naz yapıyordu.
"Gidemeyiz!" Bağırmış ve aniden ayağa kalkmıştı. İşaret parmağını Yoongi'nin gözleri önüne getirdi ve sağa sola salladı. Sonra tekrar yerine oturup barmenden yeni bir bardak istemişti.
"Nedenmiş?" Oturmamış, ayakta, elleri belinde duruyordu.
"Misafirim var Yoongiciğim." Yoongi, hem Hyung dememesinden hem de misafiri olduğunu söylemesinden dolayı kaşlarını çatmış, anlam verememişti. Anlaşılan tamamen sarhoştu. Etrafta bir misafir göremiyordu ve Taehyung kafası yerinde olduğu sürece Hyung diye hitap ederdi ona. Kesinlikle, kör kütük sarhoştu.
"Misafir mi? Ne misafiri?"
Yoongi arkasından gelen, ikisine de ait olmayan tanıdık sesle irkildi.
"Ne misafiri cidden, misafir miyim ben?" Arkasını dönmesiyle deri ceket, deri pantolon ve beyaz tişörtlü Jimin ile göz göze gelmişti. Şaşkınlığını gizleyemedi. "Ne işin var senin burada?"
Jimin Taehyung'a gülümseyerek Yoongi'nin yanından geçip bar sandalyelerinden birine oturdu. Barmenden bir bardak içecek istedikten sonra sonunda Yoongi'ye dönmüş ve sorusuna cevap vermişti.
"Taehyung davet etti, kıramadım. Bir sorun mu var gelmemde?"
"Yok hayır. Ne sorunu?" Yoongi'nin yutkunması müzikten dolayı duyulamamıştı. Müzik olmasaydı duyulacağı kesindi. Yenilgiyi kabul edip sandalyesine geri oturmuştu. Soldan sağa sırasıyla Taehyung, Jimin ve Yoongi olarak dizilmişlerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
rival | taekook
Fiksi Penggemarİki tanınan oyuncu ve paylaşılması teklif edilen bir rol. "Taehyung'un derdi zirve değil, zirvedekiydi." 13 Mayıs 2023 Pazartesi