~FLASHBACK~ ( PURPLE )

102 8 11
                                    

-Green'in gözünden-

Deniz kenarındaki masada sohbet ediyorduk.

Green: annen ve baban nerede ? Neden onlardan ayrı yaşıyorsun ?

Purple'ın gözleri hafifçe yaşardı.

Green: owww seni üzecek birşeymi dedim !?

Purple eliyle gözlerindeki yaşların birazını sildi ve kısık sesle konuşmaya başladı.

Purple: Tam 1 yıl önceydi... babam... Babam içki bağımlısıydı... Çok fazla içki içerdi ve bana durmadan şiddet uygulardı. Annemde buna engel olmaya çalışırken babam onada şiddet uygulardı. Annem bir gün ölümcül bir hastalığa yakalandı. Tüm gücünü yavaş yavaş kaybetti. Her ne kadar ona destek olsamda annem o hasta ve yorgun bedeniyle daha fazla direnemedi. Birgün sabah kalktığımda annemin cansız bedeninin yatakta yattığını gördüm. O an kalbime birşey olmuştu. Kalbim resmen yanıyordu. Kaç gün aralıksız ağlamıştım. Bunun üzerine babam beni terk etti. Ona kendimi affettirmeye çalıştım. Durmadan çabaladım ama... Ama olmadı... Başaramadım... Ve tek başıma kaldım...

Purple son cümleyi söylediği gibi kafasını masaya gömüp ağlamaya başladı. Purple'ın hikayesi içime oturmuştu. Purple gibi birisi bence bunları yaşamayı hiç hak etmiyordu. Sandalyeden kalktım ve gidip Purple'ın yanına oturdum.

Green: Purple... İyimisi-

Purple aniden bana sarıldı ve kemiklerim çatlayana kadar beni sıktı. Bende şokun etkisiyle tek kelime bile edemedim.

Purple: bu güne kadar kimse yanıma bile yaklaşmazdı... Ama... Ama sen... Sen benim ik dostumsun Green...

Purple kafasını boynuma gömüp ağlamaya devam etti. Bende boşta kalan kollarımla sıkıca onun vicudunu sardım... O bana emanet edilmiş gibiydi ve bende sahip çıkacaktım...

-TSC'nin gözünden-

Blue ve Yellow masayı kurmaya başlamıştı. Red yanıma yaklaştı.

Red: Second  domuzları seviyormusun ?
TSC: uhmm evet ? Neden sordun ?

Red sırıttı ve arkasından domuz çıkarttı.

Red: şeyy... Bu benim domuzum Reuben... Oda bizimle kalabilirmiiiii ???

Red'in gözleri kocaman olmuştu o kadar tatlıydıki dayanamadım.

TSC: tabikide kalabili-

Red aniden bana sarıldı.

Red: yurttaki temizlikçilerden daha iyisin !!! Artık Reuben le hiç ayrılmayacağız ! YEPPİİİİ !!!

Bende sırıtarak Red'e sarıldım. Mutfaktan gelen Yellow ve Blue'u görmemiştik.

Yellow: hop ! Ne oluyor orda lan ?!

Yellow'un sesini duyduğumuz gibi ayrıldık.

TSC:e-eee şey şu parkeleri değiştirsek mi acaba-
Yellow: bak bak konuyu nasıl değiştiriyor
Blue: mükemmel bir yemek yaptım 😻
Red: lütfen Netherwart koymadım de
Blue: koyamadım yaa Yellow izin vermedi !
Red: sana minnettarım Yellow
Yellow: ne demek efendim vazifemiz
TSC: açlıktan ölmek üzereyim yaa !!!

Sonunda masaya oturmayı başarmıştık...

Bitti... Şuan tabletten yazdığım için her zamankinden daha farklı bir bölüm oldu. Telefona geçtiğimde düzenleyeceğim. Okuduğunuz için teşekkürler. İyiki varsınız. Sizi seviyorum... Hoşçakalın. Toplam 358 kelime...



Alan Becker shipHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin