İnsanın boşluğuna gelen bir zaman illa ki vardır.Bazen evinde olduğunu sanarsin ama gözünü açtığında kendini uçakta, kanlarla yığılı şekilde yerde bulursun.Gozleri araliklanmaya baslamisti Lee'nin...Herkes etrafına toplanmıştı..
[Lee'nin ağzından anlatım]
Gözlerim araliklanmaya baslamisti ve o anda gözüme o kadın çarptı...Kalp atışlarım hızlandı.Dogru,çünkü bu kadın dizimde ki kurşunu cikartiyordu.
Bazen çok istiyorum ölmeyi galiba çarem gibi gözüküyor ama anılarım...
Anılarım ne olacaktı?babamdan,annemden kalan anılar?
Özlemiştim onları hemde çok ama hayat bazen sevdiklerimizi elimizden alır...
"엄마 아빠가 보고 싶어요!”(anne baba sızı özledim!) demek onlara o kadar çok istiyordum ki!?
"Alan açın lütfen!Hastanın etrafını açın" dedi kurşunu cikartmaya çalışan kadın.
Ahh...ne dediğimi bilmiyorum??
"Yolcularımızın dikkatine kaptaniniz konuşuyor uçağın varış noktasina iniş yapmasına tahmini 10 dakikası kalmıştır kemerlerinizi takmanız,onumuzda ki masalarinizi kapalı tutmanız ve uçak perdelerinizin açık tutulmasi rica edilir." Ve ingilizce birşeyler mırıldandı klasik pilotlar işte ne diyebilirler ki ben burta yerde yatmisken insanlar çok garip?!Neyse bu boktan hayat alışık olduğum birşey yani:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐆𝐞𝐜𝐦𝐢𝐬𝐢𝐧 𝐝𝐮𝐲𝐠𝐮𝐥𝐚𝐫𝐢
Science FictionHayatı daha 10 yaşında öğrenen bir çocuğun,ailesinin intikamı için büyüyüp asker olması...8 sene bir sonuç bulamaz ve daha sonra askerlikten ayrılır bir malikaneye koruma olarak girer tâki eski kin,intikam duyguları canlanana kadar ama bu duyguların...