3. bölüm/İş Randevusu

14 3 0
                                    

Eve geçmek için yola koyuldum. O gelen kızda neydi öyle? Ama doğruyu söylemeliyim çok güzeldi tarzına da bayıldım doğrusu. Eve geçtim ve yarım kalan bir kaç ev işimi hallettim. Aklım hâlâ o iş'te kalmıştı. İşimi bitirdikten sonra uzandım. Şu iş meselesi aklımdan çıkmayınca kalkıp o adrese gitmeye karar verdim. Hemencecik kalkıp hazırlandım. Sonra oradaki adres için yola koyuldum. Çok uzak olduğunu fark edince taksiye binip oraya gittim. Kimsesiz dağlık alanda sadece bir ev o evin yanında ise büyük bir çınar ağacı vardı. Ufacık rüzgar bile esmiyordu. Kimsesiz bir evdi. Kapıya bir tıkladım.
Ses yok. İki tıkladım ses yok. Üçüncüde kapı açıldı. Açıldı açılmasına ama kimse yoktu kapı kendiliğinden açılmış gibiydi. İçeriye adımımı attım içerisi toz içerisindeydi.
"Kimse yok mu?" (Ses yankılandı)
"Hey, Thomson William?"
"Kimse yok muu!!!"

Hoşgeldin küçük Sare...

Birisi bana hoşgeldin diyordu fakat ortalıkta kimse yoktu.

Buradayım küçük kız arkana bak!

Arkama bir döndüm. Yüzünde maske olan simsiyah giyinen elinde eldiven olan bir adam. İrkildim biraz geriye doğru ilerledim.

"Korkma,bende korkulacak bişey yok işim gereği böyle giyiniyorum. Hemen söze başlayalım bu işi yapabilecek misin?"

ayağıma birşeyler dokunuyordu.
AAAAAAAAAĞĞĞĞĞĞ bu bir örümcekkkkkkkkk.

"O küçük bir örümcek sadece korkma bu iş için korkusuz olmak gerek"

"Hayır korkmadım sadece ömürceklere fobim var yinede iş gereği ise alışırım..." (Şüpheli)

"İşe alındın küçük kız"

NEEEEEEEEE! OOOAAAAAAA İŞE ALINMIŞTIMM! İşe alındığım için mutluydum ama birşey kafama takılmıştı. Bu adam niye hemen beni almıştı ki? Hemde o kadar kişi içerisinden. Bu adamda tuhaflık olduğuna yemin edebilirdim. Yinede işe ihtiyacım olduğu için kabullendim.

"Çok teşekkür ederim ne zaman işe başlayayım?"

Arkadan bir ses duyuldu bir ergen kız bana doğru yaklaşıyordu.

"Msksodğöşğwksldhs bunu mu aldın işe babacım saçmalama!"

Bir dakika... Bu kız bana tanıdık geliyordu. Haydaa bu nereden çıktı? Bu kütüphanedeki kızdı... Bu tam bir saçmalık demek bu onun kızıydı. Âh âh kızım senin bulacağın işe tüküreyim!

"İşe alacağım kişi sana soracak değilim odana geç Emma!"

Diye kızıverdi. Demek adı emmaydı.

"Sare sende yarın sabah ezanında burda ol detaylı konuşur hallederiz."

Adımı nereden biliyosunu-

"Numaranın üstünde WhatsAppta
yazıyordu"
Kıps, göz kırptı.

"Peki Thomson William yarın burada olurum."

"Adım Thomson William değil."

"Peki adınız nedir?"

"Mysterious"

"Tamam yarın buradayım hoşçakal mystredofoksofkd"

"Mysterious"

Diye düzeltti. Daha fazla rezil olmadan hemen ayrıldım oradan. Her yerde örümcek ağları vardı. Böyle biri arayacaklarına önce bir temizlikçi bulsaydı ne iyi olurdu be!

Zaman çok geçmişti. Nasıl bu kadar geçmişti? Sadece 15-20 dakika konuşmuştuk fakat hava kararmıştı. Ortalıkta ne bir taksi nede dolmuş beklenecek bir yer yoktu. Evi bulmak zor olacaktı. Ama yürümekten başka çarem yoktu. Fenerimi açıp yürümeye başladım. Dere tepe düz gittikten sonra eve ulaşacaktım gibi çünkü buralar tanıdık geliyordu. Yada  simülasyon görüyordum. O kadar da şizofren değilimdir demi!

Arkamdan birinin seslenmesiyle irkildim.

'o kadar şizofrensin Sare'

"Sende kimsin benim işim gücüm yok öcülerle uğraşıyorum!"

"ben öcü değilim, adım Mysterious. Şizofren olmanın nedeni gecenin bu saatinde bana taksi olmadığını söylemek yerine yürüyerek gitmeyi tercih ettin. İyiki takip ettirmişim seni evin buradan çok uzak."

"Hey? Evimi nereden biliyorsun sen!"

"Birini işe alırken önce detaylı öğrenmek lazım değil mi?"

"Hayır."(Opsiyonel)"en azından evine kadar öğrenmezsin."

"Ya eğer öldürtmem gereken Sare olsaydın? O zaman napacaktım?"

"Bı dakika bı dakika! Ne! Sen insan mı öldürüyorsun?"

"Hayvan öldürecek kadar cani değilim en azından! İşim bu benim sare. Neyse çok konuştun gel eve bırakayım."

Gecenin bu saatinde hava da çok soğuktu bu imkanı kaçırmamalıydım. Kabul ettim ve beni eve kadar bıraktı. Yolda giderken de detaylardan bahsetti. Tam olarak anladığım kadarıyla "ahenk Sare" diye hesap açacaktım ve katil olacağımız kişileri yakından takip edecektim. Onlarla sakince samimice iletişim kurup. Tss... kan ölüm... Yani burada yılan rolü benimdi. Öldürmek pek benim boynumun harcı değil ama bunun sonunda fazla para yatıyordu. Ve öldürdüğümüz kişiler durduk yere sokakta bulup öldüreceğimiz kişiler değildi. Geçmişte "Mysterious" beyine ihanet eden insanlardan bir kaçıydı. Nasıl mı ihanet etmişler?
Bak orasını bende bilmiyorum. Amaaaan beni ne ilgilendirir ben işime bakar onları can çekişirken izleyecektim. Bu tam bir eğlence. Ben artık psikopat oldum galiba.

"BÖLÜM SONUUUUUUUUUU~"

𝐀𝐡𝐞𝐧𝐤 𝐒𝐚𝐫𝐞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin