Bazı insanlar vardır onları kaybedince için yanar. Benim küçüklüğümde hep içim yanmıştı. Bana o zamanlardan bir tek Aras ve Ilgın kalmıştı. Şimdi Ilgın kaybetmekten bahsediyorlardı ben ne yapacaktım? Kalbim artık durmak istiyordu. Sevdiklerimi benden alınca düşeceğimi sanıyorlardı ancak ama ben artık birilerini kaybetmeye alışmıştım ama Ilgın'ımı benden adamlardı buna izin veremezdim.
"Ne Ilgın ne oldu Ilgın'a" dedim gür bir sesle.
"Ekin bilmiyorum Ekin" diye sayıklıyordu Aras.onu sakinleştirmek için sesimi alçalttım.
"Şimdi bana olayı anlat ve sakin ol Aras ona birşey olmayacak"
"Ilgın bize gelmişti ve ben eve geldiğimde kapı açıktı yerlerde kan var ve I Ekin, Ilgın yok." Bunu o Karagül yapmıştı ve artık sınırın aşıyordu. Bu gerizekalı nasıl içerideyken bunu yapabiliyordu.
"Tamam ben hallederim "dedim ve telefonu kapatıp otoparka geçip motoruma atlayıp hızla karakola sürdüm .
Karakola girer girmez Karagül'ü sorgu odasına aldırdım. Beni bu kadar iyi tanımasını anlayamıyorum nasıl kırmızı çizgimin ailem olduğunu biliyordu. Bunları düşünmek bile beni geriyordu.
Dakikalar sonra karakoldaydım. Bir hışımla Karagül'ün tutulduğu yere girdim.
"Ulan sen rahat durmayacak misin?" diye gürledim.
"Beni mi izledin Komiserim" dedi.
"Lan gevşek Ilgın nerede?"
"O kim şu senin yakın arkadaşın mi?"
"Gerizekalı o benim sadece arkadaşım mi?" dedim yaklaştım tekmemi göğüs kafesine geçirdim. "Konuş o nerede?"
"Ben de seni seviyorum Komiserim"
"Aptal" diye inledim elimi saçlarımdan geçirdim hızlıca Karagül'ün yüzüne yumruğunu geçirdim. "Ayağa kalk!?"
"Komiserim neyden bahsettiğinizi anlamıyorum"
"Ben sana yardımcı olayım" dedim bir yumruk daha geçirdim. Ard Arda yumruklarımı sürdürdüm. Bir tekme attım. Yere devrildi. Karşılık vermiyordu. Üzerine çıktım yumruklarımı sıraladım. Artık durmam lazımdı. Kalktım üzerinden ve "kalk!?" diye bağırdım.
"İyi dayaktı ve Komiserim!?" dedi alaylı ses tonuyla.
"Otur şuraya!?" dedim yakasından tuttum çektim ve sandalyeye ittim.
"Ilgın nerede!?" diye gürledim.
"Komiserim ben insanları ailelerinden vurmam buna emin ol"
"Kanıtla" dedim ve yüzüne bi daha yumruk attım.
"Şu an Arasın her zamanki gibi sıkıldığında barda olduğunu biliyorum ve ben ona birşey yapmam Babannen öldüğünde ne kadar üzüldüğünde bilirim komiserim. O kadarda kötü değilim komiser dışarıdan öyle mi gözüküyorum" Bütün dediklerinde haklıydı cidden Aras o barda kara kara ne yapmamız gerektiğini düşünüyordu. İçerde köstebeği olduğu belliydi ama kanıtlıyamuyordum.
"Peki Arasında orda olduğunu nerden biliyorsun köstebeğin kim?" dediklerimle bir süre sustu. Adadan çıkmadan önce kasıklarına bir tane geçirdim ve odadan çıktım.
Sorgu odasından çıktım ve mobeselerin incelendiği odaya girdim.
"Arkadaşlar yarım saatlik bu odayı boşaltabilir misiniz?" Dememle her kes odadan çıktı. Bende hemen baş bilgisayara geçip Ilgınım evinden bizim eve kadar olan bütün kameraları inceledim ve bizim evin yakınlarında bir piç Ilgınımı arkadan yakalayıp arabaya çekiyordu plakayı zoom layıp plakayı arattım. Telefonumdan Poyraz aradım iki saat çaldı ölsek kalsak kimse açmayacak!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karagül
Ficción GeneralSevgili Komiserim... Size bir şey yapmak amacım değil sadece yoluma taş koymayın. Amacım eğer zarar vermek olsaydı dün gece siz kollarımdayken yapardım...