9.bölüm

102 8 16
                                    

Asır hafifçe öne eğilip kulağıma "hoşuna gitti galiba çocuğun elini tutmak" diye fısıldadığında gözlerimi büyüterek hızla arkamdaki asıra döndüm ama o kadar dibime girmiştiki yüzümün göğüsüne yapışması an meselesiydi.

Hızla atan kalbimi umursamamaya çalışarak konuşmaya başladım "hayır,hayır şey ben sizi yani aratı kaybedince" daha cümlem bitmeden asır konuşmaya başlayınca sustum "aratı kaybedince onu mu buldun?" Tek kaşını kaldırıp sorduğu soruya şaşkınca bakarken toparlanıp cevap verdim "Hayır sadece yere düşünce o bana yardım etti ve bende sizi bulamadığım için korkunca bana yardım etti"dedim.

Anladığına dair mırıltılar çıkardıktan sonra vücudumu süzüp konuştu "bir yerine bir şey oldumu?" Biraz önce olan depremden bahsettiğini anladığımda kafamı olumsuz anlamda sallayıp "hayır,korktum sadece" dedim

Bakışlarımı Arın ve şuraya çevirdiğimde birbirlerine bakmayı bırakıp sadece karşıya baktıklarını fark ettim. Ne vardı bunların arasında?

"Diğer bloğa geçelim burası tehlikeli"asır konuştuğunda koridora baktım ve
"Buradan nasıl geçebilmeyi düşünüyorsun asır" dedim

Asır bana boş gözlerle bakarken arat konuşmaya atladı

"Lâl haklı asır koridordan geçemeyiz üst katlara çıkmak daha mantıklı"arat konuşmayı bitirince melike kızgınca konuştu

"Çıkacak merdiven mi var arat salak mısın!"diyince arat bıkkınlıkla nefes verdi ve "ne yapayım melike ha! Bende korkuyorum ve burdan kurtulmaya çalışıyorum ya hani aklıma gelen her şeyi söylüyorum en azından üst katlara çıkarsak bina yıkılınca kurtulabiliriz çünkü ben bu binanın daha fazla dayanacağını sanmıyorum"dedi.

Haklıydı bina daha fazla dayanamayacak ve çökecekti eğer bu katta kalmaya devam edersekte ölecektik

Bu ne böyle allahım her yol ölüme çıkıyor.

.
.
.
.
"Ne yapacağız" kafamı kaldırıp arata sorduğum soruyla bana döndü ve çaresizce "Bilmiyorum" dedi.

Bu sefer herkese dönüp "saat kaç?" Diye soru yönelttim.

"Dört buçuk" sorduğum soruya yanıt arın'dan  gelmişti

"Deprem üçüncü dersin ortalarında oldu ve aradan bunca saat geçti" soluklanıp asıra döndüm ve tekrar konuştum "hani ilk bizi kurtarmaya geleceklerdi"

Çaresizce bakıp konuşmama asır sadece "durum ne kadar kötü bilmiyorum"diyince yüksek sesle konuştum"durum o kadar vahimki kimseyi kurtarmıyorlar asır!"

Cevap vermedi haklıydıda ne diyecektiki yada ne yapacaktı onun elinden ne gelebilirdiki...

.
.
.
"Burada aptalca dikilmek yerine bir şekilde üst katlara çıkalım" şura konuşunca herkes ona döndü ve onu onayladılar.

Topluca merdivenin olduğu kısma doğru ilerlemeye başlayınca gözüm arına kaydı

Duvara yaslanmış bir şekilde bizim gidişimize bakıyordu. Ne yani o gelmeyecekmi  böyle birşeye asla izin vermem zaten ona bi can borcum varken hiç tek bırakamam

Yanlarında ilerlediğim asır ve melikeyi takip etmeyi bıraktım ve arkamı dönüp arının yanına geldim

Yavaşça dizlerimin üzerine çöküp onun karşısında durdum ve
"Niye gelmiyorsun"dedim.

Garipçe güldükten sonra cevap verdi
"Emin ol gelmemem daha iyi olur"
Neden böyle bir şey dediğini anlamasamda bu yoldan dönmemekte kararlıydım o yüzden ısrar etmeye devam ettim

Você leu todos os capítulos publicados.

⏰ Última atualização: Jun 13 ⏰

Adicione esta história à sua Biblioteca e seja notificado quando novos capítulos chegarem!

Dörde ÇıkışOnde histórias criam vida. Descubra agora