SHADES OF HER (G×G) +18

11. Bölüm +18

                   Korku Dolu Anlar

   Gördüğüm manzara ile donup kalmıştım. Karşımda Gece'yi görmeyi gerçekten beklemiyordum... Ne diyeceğimi bilemedim az önceki yaşananları duymamasını umut ediyorum o sırada Gece sessizliği bozdu.

Gece: Doğum günün kutlu olsun.

Duru: Teşekkür ederim hoş geldin.

Gece: Davetli değilmişim ama olsun çok kalmayacağım zaten...

Melisa çıkmak için kapıya yaklaştı ben yerimde kalınca bana dönüp sordu:

Melisa: Gelmiyor musun?

Ben gitsem mi kalıp Gece'yle konuşsam mı diye düşünürken galiba biraz fazla zaman geçmiş olacak ki Melisa sorusunu tekrarladı. Nihayet cevap verebildim.

Duru: Geliyorum hemen.

Çıkarken Gece'ye bir şeyler söyleyecektim ama Melisa kolumdan tutup çekince vazgeçtim.

Çıktığımızda bana bakıp duran organizasyoncu hala kapıdaydı. İşi gücü yok muydu bunun? Melisa ona sert bir bakış atınca o da gidip işinin başına döndü.

Salona geçtiğimde Melisa "Dans edelim mi?" diye sordu kabul etmek istemedim başta ama ısrar edince mecburen kabul ettim.

Dans ederken bir anda başım dönmeye başladı ve ayağım takıldı...
Az kalsın düşecekken Melisa son anda beni tuttu.

Melisa: İyi misin?

Duru: Evet sadece ayakkabılar biraz ayağımı ağrıttı gidip değiştireceğim bir de ağrı kesici içerim başım gerçekten çok ağrıyor.

Melisa: Tamam gidelim hadi şurada bir oda vardı bunun için.

Duru: Ben kendim gitsem daha iyi olacak.

Melisa: Neden?

Duru: Boşver ben kendim giderim birazdan gelirim.

Melisa: Tamam.

❗❗❗Bundan sonraki kısım bazılarında travma tetikleyebilir. Tecavüze teşebbüs var rahatsız olacak olanlar bu kısmı atlayabilir.

Ayakkabı poşetini alıp Melisa'nın gösterdiği odaya gittim. İçeri girdim önce kapıyı kilitledim. Sonra ayakkabıyı çıkardım o sırada içerideki dolaptan bir ses geldi.
Korkudan tek yapabildiğim "Orada biri mi var" demek oldu. Sonra dolap açıldı ve içinden biri çıktı...

Organizasyoncuyu karşımda görünceye şaşırdım.

Duru: Burada ne işiniz var ayrıca neden dolaba girdiniz?

Cevap vermeden hızlıca yanımdaki anahtarı alıp dolabın üstüne fırlattı.

Siktir dedim çünkü dolap çok yüksekti ve benim boyum dolaba yetmiyordu.

Duru: Çabuk o anahtarı al ve kapıyı aç yoksa polis çağırırım!

Organizyoncu: Dur güzelim ne polisi daha seninle eğleneceğiz.

Duru: Ne diyorsun be pis sapık!

Elimdeki telefondan birini arayacakken telefonu almaya çalıştı vermemek için çok sıkı tutuyordum sonra boğuşmaya başladık en sonunda köşeyi sıkıştığımda telefonu elimden aldı. Telefonu yukarıda tutuyordu ama boyu benden çok daha uzun olduğu için yetişemiyordum. Sonra telefonun sim kartını çıkartıp yere attı ve kırdı...

Bağırmaya başladım illaki biri duyardı bütün gücümle çığlık atıyordum o ise sadece gülüyordu...

Neden gülüyorsun pislik diye bağırdım. Başım ağrımaya devam ediyordu. İşte o zaman bunun nedenini anladım. Kendimi sarhoş gibi hissediyordum çünkü geldiğimde içtiğim içeceğin içine bir şey karıştırmıştı o yüzden bu haldeydim.