2.Bölüm ( yaşamak)

164 21 5
                                    

Birinci bölümü yazdım, merak eden varmi buralarda kimler olur bilmiyorum ama ben merak ediyorum bu hikaye nasıl yazdıracak kendini bende böyle bir kalem tutuyorum işte kendisi meraklı...
Canım istedikçe bölüm yazacağım Zerre'ye.
Vakti saati yok...


Vücudum havalandı ruhumda uçtu sandım.

" Nerdeyim ben"

Gözümü açtım, sola bulut inmiş sağ gözüm daha net.
Son yaşadığımı hatırlar gibiyim birini görmüştüm sanki kömür çalmış gibiydi gözleri kapkara en son onu görmüştüm evet.

"Ölüm ona borçluymuş"

Bendende alacağı yokmuş anladım, hayattım.
YAŞIYORUM.

Tavan taş sağ sol taş mağaradaydım.
İdrakımda açıldı.
Başımı sağa sola cevirebiliyordum.
Genzimde keskin bir koku vardı dolu gibiydi sanki zor nefes almamdan belli.

Ellerimden güç almaya çalıştım doğrulsaydım ayak ucumda ne var bakardım.
Su sesi gibi algıladım ateşte olabilirdi.
Alev rengi gibi birşey de gördüm sıcaklıkta hissettim şimdi, ateş kesin.

Biraz daha dikkat kesildim dışarıda konuşma sesleride vardı.
Elimi kaldırdım zorla üstüme bakacaktim bacak arama çıplakmiydim yoksa korktuğum olmuş olmasındı Allah'ım.
Kendimi niye hissetmiyorum ama ağrılar var heryerim ağrıyor onu hissediyordum bedenim sanki bütün değil.

Sağ kolumu havaya kaldırdım, canım çıkacak kadar can yoktu öyleki az.
Gördüğüm ile sol gözüm biraz açılabildi desem doğru.
Parçalanmış derim toprak, kan, diken ne ararsan var üstünden sanki köz basmışlar öyleki yanıyor.
Rengi griden kahverengiye dönmüş gibi tenden eser yok.

Ses vermeye çalıştım kulağıma değen sesimi tanımadım.

Başıma gölge gibi biri geldi hemen duydu çıkaramadığım sesi.
Nenemin bahsetti ölüm meleği bu olmalıydı.

'Nasılsın ' dedi korktum
Daha beter korktum korkunçtu sesi bile gözlerine bakmaya da korktum görmüştüm çünkü dün gece.

" nerdeyim ben"
Diyebildim zorla.

" sarayda " dedi alay eder gibi.

"Ağa konağında" belkide diye güldü bence ama yok çok ciddiydi.
Yüzünü açsa belki tanırdım.
" kimsin sen beni niye gitirdiniz, naptiniz bana " dedim bir cümle kurmam dakikalarımı alıyrodu.
Nefesim yetmiyor, kalbim gerekli kanı bulamıyordu.

" senin sana yaptığından fazlasını yapmadık, işimiz var" diye saçma birşey söyledi bana göre.

" kimsin, napcaksın beni " diye tekrar sordum.
Umursamadı su koyduğu meşin kabın ipini çözdü belinden.
Başımın altına elini geçirdi.
" iç şunu, kusarsan burda kalırsın kussmazsan gitmemiz gerek iki gündür yatıyon bir gece daha bekleyemem" dedi.

Ne iki günmü olmuştu?
Beni doğrulttuğunuda fark ettim üstümde kıldan yapılmış kalın bişey vardı.
Ah al elbisem gövdemi kaplayan kısımları hâlâ güzel görünüyordu.

ZERRE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin