İlk Gün Part-2

460 34 185
                                    

"Ama bu imkansız! Siz o kadar sevilen, beğenilen bir otelsiniz ve bir oda sorununu çözemiyor musunuz? Sizi şikayet edeceğim ve mümkünse bir daha bu otele adımımı bile atmayacağım hatta önünden bile geçmeyeceğim!"

(Cimere yaz chibimm)

Chuuya'nın bağırışları resepsiyon bölümünde yankılanıyordu. Resepsiyonist ne yapacağını bilememişti. Durmadan bilgisayarda bir şeyler kontrol ediyor, sorunu düzeltmeye çalışıyordu. Ama bir türlü başaramıyordu.

"Özür dilerim baylar ama size yardımcı olamıyorum. İsterseniz hatamızı telafi etmek için-"

"Bana aynı şeylerden bahsedip durma salak kadın. Hediye çeki falan istemiyorum sadece böyle ünlü bir otel neden böyle bir hata yapabiliyor ve düzeltemiyor?"

"Chuuya biraz sakin ol lütfen. Ayrıca bir hanımefendiyle öyle konuşma."

"Sus be! Ben zaten sakinim. Asıl sinirli olan sensin!"

"Siz onun kusuruna bakmayın lütfen. Biraz sinirli bir insan kendisi."

"Sus lan yavşak köpek. Kadına yavşamak için yalakalık yapma."

Bağırışmalar devam ederken bir görevli daha geldi. Kadına sorunun ne olduğunu sordu.

"Anlayamıyorum Edric. Yanlışlıkla bu iki beye aynı odaları vermişiz ve şuan otelin tüm odaları dolu."

"En yakın boşalacak olan oda hangisi?"

"Bir dakika kontrol edeyim... İşte 28 numaralı oda. Sam Smith tarafından kullanılıyor ve 2 hafta sonra boşalacak."

"İKİ HAFTA MI?"

Üçü birden kadının sözlerine aynı cevabı verdi. Etkinlik zaten bir hafta sürecekti. Dazai ve Chuuya ne yapacaklarını bilememiş şekilde birbirlerine baktı. Sonra az önce gelen görevli onlara baktı.

"Ahh... Benimle gelin saygıdeğer konuklar. Bu işi müdürün yanında belki halledebiliriz."

"Tamam bay... "

"Edric, adım Edric. Beni takip edin efendim. Müdürün odası yukarıda."

Edric önde, Dazai ve Chuuya arkasında yürüdü. Asansöre bindiler. En üst kata çıktılar ve koridorda yürümeye başladılar.

Koridorun sonundaki odaya geldiler. Yanındaki tabeladan müdürün odası olduğu anlaşılıyordu. Edric kapıyı iki kere tıklattı ve içeriden boğuk bir ses geldi.

"Girin!"

Edric kapıyı açtı ve üçü de usulca odaya girdi. Müdürün çok para kazandığı odadan belli oluyordu. Şık altın kaplama bir sehpa , kenarları küçük pırlantalarla süslenmiş iki koltuk ve altın kenarlı bir masa. Tavandaki ışıklar odadaki altınları parlatıyor, gözlerini kamaştırıyordu.

Edric sorunu anlattığında müdürün ağzı bir karış açık kaldı. Bunun sebebi sorun değildi, konuklarına fiyatta indirim yapacak olmasıydı. Belki de bir oda fiyatı zarar edecekti. Gözlerinden okunuyordu düşündükleri.

Chuuya kollarını birleştirmiş müdürün söyleyeceklerini bekliyordu. Ne derse memnun olmayacağı belliydi halbuki. Dazai için de durum farksızdı. O odada beraber kalmalarına mecbur olacağını hissediyordu. Hislerinde yanıldığıysa görülmemişti.

İkisinin de düşündüğü gerçekleşti. Maalesef aynı odada kalmak zorundaydılar. Sonunda müdürün odasından çıktılar ve biraz koridorda yürüdüler yavaş yavaş...

"Osamu istemediğimiz şeyler olmadan önce söylemek istediğim bir şey var."

"Ne olduğunu sormama gerek yokmuş gibi hissediyorum çünkü sanırım biliyorum."

17 Numara (Soukoku) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin