" O bir insan değil Sooyeon, " iç çekti. " Buradaki öğretmenlerin hiçbiri değil. Hepsi bir canavar. Filmlerdeki insan kılığına girmiş vampirler gibiler. Gerçi vampir olsalar yine içinde olduğumuz durumdan daha az kasvetli olurduk. "
" İnsan değil derken. " Histerik bir gülümseme ekledi elinde olmayaraktan.
" Her hafta altı öğrenci oynuyor. Parası olan öğrenci ortaya para koyup canını kurtarıyor kaybetse bile parası gidiyor ama eğer ortaya para koymayan bir öğrenci kaybederse... "
" ölüyor " diye devam ettirmek istedi Sooyeon ama yanlış bir tahminde bulunda maalesef.
Lisa acı acı gülümsedi. " Yeniyor.
Sooyeon ne kadar normal düşünmeye çalışırsa çalışsın yaşadığı olaylar hep düşündüğünün ilerisinde gerçekleşiyordu. Lisa'nın dediği ve daha sonrasında dedikleri şey bir insanın inanabileceği ya da dehşete düşmeden dinleyebileceği şeyler değildi. Dudakları kurudu su içmek istedi Lisa kendi yaşadığı olan biteni anlatıyordu ve biraz daha bir şeyler içmeden dinlemeye devam ederse düşüp bayılacağını hissetti.
Kaybeden öğrenci öğretmenleri tarafından yeniliyordu.
Bunu duyduktan sonra okula geldiği ilk gün öğrencilerin öğretmenlere saygısızca davrandığını düşünmesi, ders sırasında öğrencilerin tüm öğretmenlere kin ve nefretle baktığını fark etmesi, öğrencilerin kayıtsız ciddiliği, korku dolu ağırbaşlılığı... hepsinin sebebini şimdi anlıyordu ve bunca hafta bu gerçekten söz etmeyen Taehyung'u boğazlamak istiyordu.
Ellerini bir şey ister gibi Lisa'ya uzattı Sooyeon, gözleri kısılmış görüşü bulanıklaşmıştı.
" L-lisa suyun var mı- Öğğ "
Beklenmedik bir hareketle bankın köşesini çöküp midesindeki her şeyi boşaltan Sooyeon Lisa'yı pek de şaşırtmadı. Bunları ilk duyduğunda ona da böyle olmuştu. Aslında ilk gördüğünde demek daha doğru. Lisa sakince hemen yanına çöktü elindeki su şişesi ve peçeteyle ona yardım etti. İkisi de arkalarındaki adım seslerini duyamayacak kadar meşguldü ki Taehyung'un kibirli sesiyle ikisi de arkasını döndü.
" Pişt soytarı yanındakine ne oluyor öyle? " Lisa göz devirdi. O yanındaki kişinin de feri sönmüş Sooyeon olduğunu görünce ciddileşmeden kendini alamadı. Hemen onu kolundan tutup ayağı kaldırdı ve solgun yüzüne bakıp kaşlarını çattı. Onu Lisa'nın kolundan çekip okul binasında sokmaya çalışırken iğneleyici bir tonla mırıldandı " Sanırım Bay Kim ile öpüşmek sana pek de yaramadı "
***
Sooyeon büyük bir baş ağrısı eşliğinde uyandığında kısa bir süreliğine hafızasını unutsa da yattığı yatağın kendisine ait olmadığını fark ettiği zaman neler yaşadığını bir kez daha hatırlayabildi. Taehyung'un odasında tek başınaydı. Koyu renkli duvarları ve iç karartıcı havasıyla Taehyung'un odası olduğu zaten kolayca anlaşılabilirdi. Panjurları inik ve penceresi kapalı...
" Tekrar bayılacağım sanki " diye oflayıp puflayarak zar zor ayağı kalktı ve odaya biraz güneş girebilsin diye panjurları yukarıya kaldırıp camı açtı. Geri yatağa oturdu. İçinde artık bir korku yoktu buna bir de öfke eklenmişti. Korku ve öfkenin içinde git gellerine kendini teslim ederek odadan bir hışımla çıktı ve aşağı indi. Burasının onun için güvenli olduğunu düşünmüyordu.
" Ah hendine geldin mi Sooyeon "
" Evet geldim şimdi de gidiyorum. "
Mutfakta sojusunu yudumlayan Teahyung'a göz devirip dış kapıya yürümeye koyulmuştu ki Taehyung meraklı bakışlarla " Sana söyleyeceklerimi merak etmiyor musun "