♦️Six♣️

74 12 5
                                    

Hiç hayal ettiğim gibi olmadı. Parayı kazanırken de okulumu seçerken de...
Acaba sorun bende mi? Paraya adapte olamadım mı?

Yatağımda uzanıp tavana bakarak hayatımı sorguluyorum. 2 aylık yeni hayatımı. Yeni aldığımız bu villa niye eski iki katlı evim kadar hoşuma gitmiyor? Niye annemin pahalı elbiseler alması hoşuma gitmiyor?

Geçen annemin arabası olduğunu unutup az daha otobüsle gidecektim eve. Sıkkınlıkla nefes verdim. Belki de biri bu kasayı çalsa daha güzel olurdu.

Odamın kapısı aniden açıldı, yerimden sıçradım.

" Sooyeon beni okuldan aradılar. "

Kalbim bir anda güm güm atmaya başladı. " Niye, " dedim cırtlak bir sesle. Okul aradıysa iyiye alamet olmamalı.

" Bilmiyorum. Müdür aylık ücreti hakkında bir şeyler söyledi. Eksik mi vermişim fazla mı... "

" T-tamam. "

Çıkıp gitti. Arabasının sesini duydum. Bir anda bulutlar güneşin üzerini örttü. Odamdaki ışık huzmesi kayboluverdi. İçimde kötü bir his var.
Evde tek olmaktan ilk defa korkmuştum.

***

Ertesi gün okuldan döndüğümde tesadüfen kasanın yerinde olmadığını fark ettim. Korkuyla annemin yanına koştum.

" Kasa yok kasa nerde "

" Sakin ol sakin ol ben götürdüm "

" Nereye? "

" Bankaya "

Derin bir nefes verdim. Bir an gerçekten onun böyle bir işe kalkışabileceğini düşündüm. Ve paranın ne kadar değerli olduğunu fark ettim. O kadar şikayet etmeme rağmen sanırım o 70 milyon için altmış takla atabilirim.

***
Ayaklarımı sürükleyerek dış kapıyı kapattım annem beni arabada bekliyordu. Arabaya zoraki bindim hiç ama hiç gitmek gelmiyordu içimden.

" Tatlım seni o okuldan alamam. "

Kaşlarımı çattım şaşkınlıkla.

" Ne!? Neden! "

" Müdür bana gitmen durumunda 2 katını ödeyeceğimizi söyledi çünkü. "

" Hayır öyle bir şey yok. Sadece bir yıllık parayı ödeyeceğiz "

Annem gözünü yola dikmiş bir şekilde başını olumsuz anlamda salladı.
Ona kötü kötü bakıyordum. Hangi hakla iki katını alabiliyorlardı ki bu gerçek olamaz. Anneme yalan söylüyor olmamalılar.

" Hayır o okulda okumyacağım " kollarımı birleştirip cama döndüm.

" Sooyeon okulun çok güzel. Her imkanı var öğretmenleri iyi, öğrencileri iyi, eğitimi iyi daha ne istiyorsun? "

" Hayır hiçbiri iyi değil. Öyle gözüküyor ama değil. İki katı da olsa öderiz anne "

" Hayır ödeyemeyiz Sooyeon. Bir yıl dayanacaksın. "

Anneme çaresizce baktım. Çok değişik davranıyordu. Benimle böyle konuşmazdı ayrıca çok az göz kırpıyordu. Gözü hep yoldaydı bir kere bile yüzüme bakmadı, çok dalgın.

Sinirden ağlamamak için dudaklarımı birbirine kenetledim.

" Kumar oynuyorlar "

" Ha "

" Kumar oynuyorlar. Öğretmenlerle "

Başını geriye attı " Hahaha~ Sooyeon kes saçmalığı "

Nefes alışverişlerim hızlanıyordu kıpkırmızı kesildim. " Sana ne zaman yalan söyledim ben " dedim sesimi yükselterek. Annem çok tepksiz.
" İşte geldik "

Öfkeyle indim arabadan sertçe kapıyı kapattım. Beni dinlemiyor, bana inanmıyor bile. Ne olmuş bu kadına böyle?

" Beni almaya gelme. "

Hızlıca lanet okul binasına yöneldim. Nasıl kurtulacağım buradan. Hiçbirini görmeye dayanamıyordum. Kaşlarımı çatılı bir şekilde sınıfıma doğru yürüyordum ki önüme o çıktı.

Yüzünde gülücük yoktu bu sefer. Oldukça ciddi görünüyordu. Boynunda daha önce fark etmediğim bir yara izi vardı.

Soğuk bir sesle " Ne istiyorsun " dedim.

" Artık başka çaren yok Sooyeon "

" Artık kasa yok. Beni tehdit edemezsin. "

Kısa bir anlığına gülümsedi ama sanırım öfkeliydi. " Evdinden almak daha zorken bankadan alamayacağımı mı sanıyorsun? "

" Al o zaman umrumda değil "

Omuz atıp hızlıca yanından uzaklaştım. Burada asla sağ çıkamayacağımın farkındayım. Birini ya döveceğim ya döveceğim. Benden sonra birçok yeni gelen oldu ama herkesin gözü hâlâ bende. Koridorda içimden küfrede küfrede mırıldanırken Biri bana sertçe çarptı, küçük bir çığlık kopararak yere düştüm. Çocuk da biraz sendeledi yüzü kanter içindeydi. Gözleri kıpkırmızıydı ağlamış gibiydi.

" Öleceğim! BEN ÖLECEĞİM! "

Hızlı hızlı nefes alıp veriyor deli gibi etrafına bakıyordu. Şaşkınlıktan yerden kalkamadım bile.

" AİLEME SÖYLÜYORUM AMA KİMSE BANA İNANMIYOR! OROSPU ÇOCUKLARI BENİ ÖLDÜRECEK AMA KİMSENİN UMRUNDA DEĞİL "

Tüm nefesini tüketmişti sesi sonuna doğru çızırtı haline aldı. Herkes bu çıldırmış oğlana bakıyordu ben de dahil. Tepinip yere oturuyor yumurklar atıyor, " KURTARIN BENİ ADİ PİSLİKLER " diye sayıklayıp ağlıyordu.

Ağzım açık ona bakarken birden bir kuvvetle havaya kalktım. Ellerini belimden çekip geriledi Taehyung.

" Uzaklaş buradan, hadi git sınıfına "

Öbür tarafa döndüğümde çocuğun başında birilerinin toplandığını gördüm konuşup sakinleştiryorlardı hızlıca sınıfıma girdim. Yüzüm bembeyazdı.





♠️GAMBLING♦️ | KTHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin