9 FINAL

209 30 28
                                    


9 |
Benimle delireceksin

Onu sert bir şekilde ittirdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Onu sert bir şekilde ittirdim. Çimenin üstüne düşüp acıyla inledi. Biraz daha sert ittirseydim büyük ihtimalle katil olabilirdim. Uçurum hemen kıyısındaydı.

"Sen kafayı mı yedin? İkimizi birden ölüme sürüklemek ne?" Sinirle ona bağırmamla başını kaldırıp 8 yaşındaki bir çocuk edasıyla gülümsemişti.

"Sen aptalsın koca bir aptal!" İçimde biriken koca öfkeyi bağırarak dışarıya atmaya gayret gösteriyorum yoksa iyice kafayı yiyeceğim.

"Ölmek istiyorum diana. Her şeyden çok istiyorum bunu. Beni ayakta tutucak hiç bir şey yokken yaşamam çok absürt." Hemen sağında olan uçuruma bakıp tekrar bana döndü.

"Lilith saçma sapan şeyler yapayım deme! Şimdi elini uzat ve gidelim bu yerden." Sakin ve samimice elimi uzattığımda başta şüpheyle baksada sonrasında elimi kavradı.

Onu ucu ucuna kaldığı uçurumdan hızla cektim
Falat istediğim yerine korktuğum başıma geldi çimlerin üstüne yığılı verdik. Tabi benim sırtım birazcık taşlara gelmiş olabilir. Buradaki taşlar neden bu kadar sivrili bıçak edası gibi keskinler.

"Sanırım şanslı günümdeyim." Taşın üstüne değilde benim üstüme düşmesini şans olarak söylüyordu. Haklıydı ne sırtı ne de kolu taşlardan çizilmişti.

"Ne kadar şanslıyım ama değil mi?" Üstüme düştüğünde yüzü yüzüme oldukça yakındı. Bu yakınlık her anlamda diken diken etsede sesimi çıkartmadım.

"Günahkarlılığım bana her zaman kötü şeyler verirdi diana ama şimdi hayat yüzüme güldü ki bir nimet kazandım." Dudaklarıma tüy kadar öpücükler ile taçlandırmadan önce söyledikleri kalbimde ani bir ritim bozukluğu yaşattı.

Gün batımının altında uçurumun kenarında iki öpüşen genç kızlar. Tabloların içinden fırlamış gibi bir andı bu ne tarif edilir ne de yaşanırdı bu an sadece hissler ile anlaşılırdı.

Hala aynı şekilde öpüşüyorduk bundan rahatsız olmuş olacak ki omzunu tuttuğum kolları etrafıma doğru açarak tenime temas halindeydi.

Dudakları dudaklarımdan uzaklaşıp çene hizamı öpmeye başladı.

Karşı çıkmıyordum dokunuşlarını dudaklarını seviyordum. Ömrü hayatımda ilk defa böyle güzel bir duygu hareketlenmesi yaşıyordum.

Sanki geçmişte atmaya hazırlanan kalbimi biri avuçlarına alıp tüm gücüyle sıkmış ardından kurumuş çöl kadar yalnız bırakılmış bir kalp bahşetmişti.

Ama artık atıyordu hissediyordum onun dokunuşları arasında kalbimin sadece kan pompalamadığını farkettim.

Öyle bir heyecanla çalkalanıyordu ki kalp krizine eşdeğerdi sanırsın.

Kan Gölü | GxG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin