TESADÜF AŞK ||Texting

Bölüm (32)

Hilal'den

"Arif kız herşeyi öğrendi, onu yanımıza getirmemiz imkansız. Bunu neden anlamıyorsun!"

"Of dur be Hilal ya, sabahtan beri başımın etini yedin"

"Hepsi senin suçun Arif, eğer sen Sinem'i göndermek istemeseydin olmayacaktı bunlar"

"Pardon! Ben istemediğimi söyledim. Öz evladını gönderen sendin tamam mı? Suçu benim üstüme atamazsın"

"Aşıktım sana Arif, aşık. O zaman gerçekten sevilmeye ihtiyacım vardı"

"Off başladın yine sevilmeye ihtiyacım vardı sevilmeye ihtiyacım vardı. Sen gerçekten o adama aşık olmuş olsaydın ayrılmanıza rağmen o adamı bırakmazdın"

Ona iğrenerek baktım. Tüm zamanlarda yaptığım hataları yüzüme vuruyordu

Ben bu adama nasıl aşık olmuştum?

"Sen gerçekten çok şerefsiz bir insansın. Rol yaptın, kızın sana inansın diye rol yaptın adi herif!"

"Bunu anladığın iyi oldu. Sana en başından beri aşık değildim, sadece elindeki parayı ve salaklığını kullandım. Ne halin varsa gör"

Gözümden bir damla yaş aktı

Hak etmemiştim, yaşadığım hiçbir şeyi hak etmemiştim

Kimsem kalmamıştı, iki kızım vardı ama ikiside benden nefret ediyordu, ilk aşık olduğum adam ölmüş, evlendiğim adam ise bana oyun kurmuştu

Haklıydı, salağın tekiydim. Şu zamana kadar yaptığı oyunculuğa inanmıştım

Haklıydı, herşey benim yüzümden di. Sırf sevdiğim adam istiyor diye göndermemeliydim biricik çocuğumu

Sinirli bir şekilde yerimden kalkıp, çantama özel eşyalarımı koymaya başlamıştım. Arif ise son sözünü söyler söylemez çıkmıştı kapıdan

Gidecektim buralardan, taşınacaktım

Ama ilk önce görmem ve Konuşmam gereken kişiler vardı

Telefonumu çıkarıp, ilk olarak Asel'i aradım. Beni affetmeyebilirdi ama yaşadığım tüm zorlu şeyleri bilmesi lazımdı

Belki, içinde bana karşı bulundurduğu küçük bir sevgi kırıntısı vardır

İlk arayışımda tabikide açmadı, bende ilkten açmasını beklemememiştim. Tekrar tekrar üst üste aradım, açmasını bekledim

Tam tamına 5 kez üst üste aramıştım. Fakat her seferinde meşgule atıyordu

En sonda dayanamayıp Kayra'yı aradım

Kayra telefonu 3. Çalışında açmıştı

"Alo"

"Alo oğlum nasılsın?"

"Pek iyi sayılmam, hayırdır ne oldu?"

"Şey oğlum, ben Asel'i aradım fakat açmadı. Onunla konuşmak gerekiyor. Tek onunla değil, Sinem'le de Konuşmam gerekiyor"

"Asel son birkaç gündür belli etmese de pek iyi değil. Çok önemli değilse ve ailevi değilse bana söyleyin, ben ona iletirim"

"Oğlum bu iletilecek birşey değil. Benim ikisiyle de Konuşmam gerekiyor. Rica etsem telefonlarıma baksın veya telefonu iki dakika ver konuşayım"

Bir süre sadece nefes alıp verişlerini duydum

"Pekala, bekleyin telefonu vereyim"

"Sağol oğlum"