𝟎𝟎𝟓 | 𝐤𝐮𝐭𝐮𝐩𝐡𝐚𝐧𝐞

41 6 15
                                    

Sabah olan kavgadan sonra Adelle, Jennifer'dan Regulus'un kütüphanede ceza aldığını duymuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sabah olan kavgadan sonra Adelle, Jennifer'dan Regulus'un kütüphanede ceza aldığını duymuştu. Üç gün boyunca geceleri kütüphane görevlisine yardım edecekti. Tekrardan bir tartışma yaşanmaması için de Lestrange oğlanı ile aynı günlerde kütüphanede olmayacaklardı.

Adelle'in adımları Hogwarts'da hatrı sayılır vakitler geçirdiği kütüphaneye doğruydu. Hiç şüphesiz Regulus Black'i görmeye gidiyordu. Kendine dahi itiraf etmemesine rağmen içinde birileri ona teşekkür etmesi gerektiğini söylüyordu.

Uzun koridorlarda ilerlerken Peeves'e rastlamadan varabilmişti. Kütüphane görevlisi yine aynı yerinde otururken Adelle'e içeri girdiğinde dik bakışlarından armağan etmişti. Genç kız bakışlarını kendisinden yaşça büyük kadına değdirmeden rafların arasında kaybolmuştu bile.

Ders çalışan fazla insan yoktu. Akşam yemeğinden sonra fazlaca insanın uğradığını hiç görmemişti. F.Y.B.S ve S.B.S. sınavlarına aylar kalması da bu tenhalığın destekçilerindendi. Birkaç raf ilerledi, kitap yerleştirme seslerinin ilerledikçe arttığı noktada Regulus'un dalgalı ve hacimli saçlarını görebilmişti. Regulus'a dair en sevdiği özelliği dalgalı saçlarıydı. Lanet iç ses...

"Çok agresifsin, Black" dedi Adelle, varlığını belli etmek için. "Bünyene iyi gelmeyecek." Regulus, arkası dönükken seslice iç çekti, Travers kızının geldiğini anlamıştı. Arkasını döndü, zorlanarak attığı gülüşüyle elindeki kitapları bir kenara bıraktı. "Bünyemi bu kadar düşündüğünü bilmiyordum, açıkcası."

Sırıttı genç kız, rafa yaslandı. "Düşünmemi mi isterdin?" dedi alayla. Regulus gri gözlerini yuvarladı. "Beni rahat bırak."

"Gerçekten çok isterdim ama," eline bir kitap aldı, Regulus'a gösterdi. "Kitap okumam lazım."

Adelle onu sinir ettiğini farkındaydı ve bundan hiç pişman değildi. Regulus bir kez daha ona göz devirdiğinde gülümseyişi büyüdü.

Elindeki kitabın kapağına baktığında Sihir Tarihi'nin alt dallarını konu alan başlığa rastladı. Kendine lanet okudu içinden. En nefret ettiği dersin kitabını almayı nasıp becermişti ki?

Kitapları kategorize eden Regulus'un yanında belirdi, kitabı değiştirmek için. Kitabı genç adam doğru uzattı, hiç göz teması kurmadan kitabı teslim etti. Regulus da aynı şekilde kitabı elinden aldı.

"Sence hangisini okumalıyım?" dedi sohbet açmaya çalışarak Adelle. Uzun zamandır normal bir şekilde sohbet edemiyorlardı. Özlemişti o günleri.

İşin ilginç tarafı Regulus da tıpkı Adelle gibi düşünüyordu. Ne yazık ki ikisi de pek adım atma taraftarı değildi.

Regulus kitap seçen kıza yandan bir bakış attı. Uzun saçlarını alttan toplamıştı, beyaz doğum lekesinin bulunduğu şakağına birkaç tutam düşüyordu yalnızca. Kahverengi gözleri kitapları üstünde dikkatle dolaşıyordu. Adelle'in parfümünün kokusunu duyabiliyordu. Deniz ve toprak karışımı, acayip şeyler hisettirebilecek bir kokuydu.

𝐏𝐞𝐚𝐜𝐞 𝐈𝐧 𝐓𝐡𝐞 𝐃𝐚𝐫𝐤𝐧𝐞𝐬𝐬 | ʀᴇɢᴜʟᴜꜱ ʙʟᴀᴄᴋHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin