Jisung'un gözünden
Seung'la konuştuktan sonra uyumak için pijamalarımı giymeye gittim. Pijamalarımı giyerken gözüme masamın yanındaki duvarda aslını duran ders programı çarptı. Aklıma gelmişken çantamı da hazırlayıp öyle uyuyayım dedim. Çantamı hazırlarken yarın tarih dersi olduğunu fark ettim. YARIN TARİH DERSİ OLDUĞUNU FARK ETTİM VE TARİH ÖDEVİ VARDI.
Söylene söylene tarih kitabımı çıkardım ve ödevi yapmaya başladım. Ödevi bitirdikten sonra da uyudum.
Sabah okula giderken abim pastaneye bize simit almak için uğramıştı. Seung'la yalnız kalmayı fırsat bildim ve heyecanımı ona da yansıtmaya başladım.
"Kanka bil bakalım bugün kimi görücem?"
Seung uykulu uykulu konuştu.
"Kimi görücen?"
"DAĞIMI"
Seung anlamamış bir yüz ifadesiyle bana baktı.
"Neyini?"
"Ya mal, dağımı dağımı Hyunjin'in kuzenini yaniii."
"Hee anladım. Ben de diyorum ne dağı."
"Ağrı Dağı kanka."
"Ağrı Dağı Ağrı'da değil miydi?"
"Hadi canım ciddi olamazsın."
Abimin pastaneden çıkmasıyla fazla matıklı konuşmamız yarıda kesilmişti.
Okula vardığımızda abim de bizi sınıfa bırakmak için sınıfa girmişti. Sınıfa girer girmez karşımda yine koyu lacivert saçlarıyla, sıyah gözleriyle, beyaz teniyle ve mesafeli duruşuyla dağ çıktı. Daha dün Seung bana sana birini bulucam dediğinde ciddiye almazken şuan birini görünce heyecanlanıyordum.
Onu görür görmez Seung'u dürtmeye başladım ve kulağına fısıldadım.
"Seung çok heyecanlandııımm."
Seung önce güldü sonra oda benim kulağıma fısıldamaya başladı.
"Sakin ol desem çok da bi işe yaramicak o yüzden heyecanlanmaya devam et."
Yüzümde salak bir sırıtmayla dağa baktım ve ona döndüğüm an göz göze geldik. Gözlerimizin buluşmasıyla kalbim gerçekten yerinden çıkacak gibi oldu ve direk kafamı çevirdim ve hızlıca sırama geçtim.
Minho'nun gözünden
Jisung'un içeri girdiğini gördüğümde Hyunjin'i dürtmeye başladım.
"Kuzi hadi git çocuğa günaydın falan de yakınlaşmanız gerek."
"Gülüm bi sakin ol daha çocuk sınıfa gireli 2 dakika bile olmadı."
"Ya Hyunjin hadiiii."
"Aklıma bir şey geldi. Bari benim de işim görülsün"
Hyunjin'in Jisung'un sırasına doğru ilerlediğini gördüm. Yine abisiyle didişiyordu. Çok tatlı. Ben Jisung'un tatlılığına dalmışken Hyunjin konuşmaya başladı.
"Jisung bir şey sorabilir miyim?"
"Sorabilirsin."
"Ya tarih ödevini yaptıysan bana verir misin? Bi tık unutmuşum da."
Jisung gülümsedi.
"Dur vereyim çantamdaydı."
Jisung o minnacık elleriyle çantasını karıştırmaya başladı. Sonra bir anda sırasına çöktü.
"Hass..."
"Jiji noldu?"
"Amına koyduğumun hayatı."
Abisi ve arkadaşı şaşkınlıkla ona bakıyordu sonra abisi araya girdi.
"Nolduğunu söylicek misin?"
"Tarih kitabını evde unutmuşuuum."
Jisung kafasını sıraya gömdü ve ağlamaklı bir ses tonuyla konuşmaya başladı.
"Yemin ederim intihar edicem artık. Ya ben o ödevi yapmak için gece 1'e kadar uyanık kaldım."
Sonra kafasını sıradan kaldırdı.
"İp falan verin kendimi asıcam. Tarihçi beni öldürmeden ben kendimi öldürücem."
Onun bu tatlı hareketleri karşısında tepkisiz kalamadım ve gülümsemeye başladım. Ardından aklıma çok mantıklı bir fikir geldi.
"Bizim tarihçilerimiz farklı ve bizim tarihçi ders kitabından ödev vermiyormuş sanırım sınıftakiler öyle diyordu. İstersen kitabımı sana vereyemin tarih dersine kadar yaparsın ordan."
Hyunjin'in kafasına hafiften vurdum ve konuşmama devam ettim.
"Bu mal da senden yararlanır."
Sözlerimi bitirdikten sonra Jisung'a baktım. Hem kıpkırmızı olmuştu hem de gözleri parlıyordu. Minnet dolu bir ses tonuyla konuşmaya başladı.
"Ya sen harika bir insansııınn."
Onun bu sözü karşısında gülümsedim ve hemen tarih kitabını Jisung'a getirip verdim.
"Bizim bu dersimiz boş, sen istersen sınıfına git zil çalacak birazdan ödevi gösterir getiririz kitabını."
"Tamam Jisung nasıl istersen" dedim ve sınıftan tam çıkacakken aklıma çok güzel bir fikir geldi ve Hyunjin'i çağırıp fikrimi ona anlattım.
"Kuzi bak aklıma çok güzel bir fikir geldi. Şimdi siz ödevi gösterdikten sonra Jisung'a de ki 'Kitabı bana ver ben Minho'ya veririm kitabı.' ama sonra kitabı bana verme. Ben akşam olunca Jisung'a kitap için yazayım ordan konuşmayaı ilerletiriz."
"Oha çok mantıklı fikir."
"Dimi benim fikrim çünkü"
Konuşmamız bittikten sonra sınıfıma gittim.
Hyunjin'lerin tarih dersi bittikten sonra Hyunjin yanıma geldi.
"Kuzen ben kitap işini hallettim. Kitap bende şuan. Sana Jisung'un numarasını da attım. Akşam Jisung'la konuştuktan sonra bana ss atmayı unutma."
"Adamsın"
Dersler bittikten sonra eve gittim ve yazmak için biraz zaman geçmesini bekledikten sonra Jisung'a yazdım.
♧
?
Jisung selam
Rahatsız ettiysem özür dilerim
Ben Minho
Bu bölüm de bittiii
Ve tamı tamına 632 kelimeee
Yazdığım en uzun bölüm buydu
Gelecek bölüm görüşürüz
SEVİLİYORSUNUUUZ♥︎♥︎♥︎
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Grow up / Minsung
Fanfiction"Bazen bazı şeylerin belirsizlikle devam etmesindense sona ermesi herkes için daha iyi olabilir. Belki bu ilişkinin de sona erme zamanı gelmiştir."
