Jisung'un gözünden
Sabahın köründe bir bağırış sesiyle uyandım. Evet, abimin sesiydi.
"KALK KALK KALK. ÖKÜZ GİBİ UYUYORSUN ANCA."
"Ya abii, böyle insan mı uyandırılır?"
"İnsan olduğunu kim söyledi?"
Kafamı battaniyeme gömerek söylenmeye başladım.
"Ya azıcık insaf, azıcık merhamet ya. Saat daha altı buçuk. Siz niye benim güzelim uykumdan bir saatimi çalıyorsunuuuuz? UYKUM VAR UYKUUUUM"
Odama giren Seungmin ile abimin niye sabahın köründe bu kadar enerjik ve telaşlı olduğunu anladım. Annem Seungmin'i kahvaltıya çağırmıştı.
"Kanka uyu sen ya bakma şu mala."
"Mal mı? Kırıcısın balım."
"Yiaaa balın mıyım ciddeeenn?"
"Balımsın tabi hem de en tatlısından."
Sabah sabah abim ve Seungmin'in yapış yapış ilişkisini görmeye dayanamadım.
"Ay vıcık, vıcık vıcıksınız yemin ederim. Kalkın yatağımdan gidin başka yerde oynaşın uyicam ben."
"Jiji kıskanmaaa, sana da bulucam ben birini."
"Aynen amına koyim bulursun"
"Küfür etme lan veletsung"
"Abi git ya"
"On dakika sonra geldiğimde uyanmış ve hazırlanmış bir veletsung istiyorum tamam mı?"
"Tamam abi tamam git hadi"
Uyandım ve okul kıyafetlerimi giymeye başladım. Bu kıyafetleri hiç sevmiyorum ama okulumuz kıyafet konusunda çok katı ve disiplinli sadece beden dersinin olduğu günlerde sivil gidebiliyoruz. Bir tek kravatımız olmadığı zaman bile yarım gün yok yazılıyoruz.
Mutfağa gittiğimde annemin hazırladığı kahvaltıyı gördüm. Kekler, börekler, poğaçalar. Bunların hepsini Seungmin için hazırlamıştı. Seung da olmasa aç kalacağız resmen.
Kahvaltımızı yapıp etrafı topladıktan sonra okul için yola çıktık. Okula vardığımızda Seung abimi sınıfına bırakmak için üst kata çıktı ve ben sınıfa tek başıma gittim.
Sınıfa gittiğimde kapının neredeyse hepsini kaplamış koca bir beden gördüm. Belki çekilir diye bir süre bekledikten sonra orada durmaya devam edince tişörtünün bir kenarından tuttum ve çekiştirdim. Arkasını döndü ve lacivertimsi saçlarının hafiften kapattığı gözleriyle bana baktı.
Gerçekten çok yakışıklı ve iriydi onu daha önceden nasıl fark edemedim ki. Büyük ihtimalle yeni öğrenciydi. Ve yine büyük ihtimalle bizim sınıftan değildi çünkü okul kıyafetini giymemişti ve bizim bugün beden dersimiz yoktu. Çocuk tam bir taştı -hayır ya ne taşı DAĞ DAĞ-.
Kendime geldim ve konuşmaya başladım.
"Geçebilir miyim kapının önünde DAĞ gibi dikilmişsiniz de."
"DAĞ gibi mi?"
"Aynen dağ."
Önümdeki dağ hafiften gülümsedi.
"Geçebilirsin tabi sen de kedi gibi çekiştirdin de."
"Kedi gibi mi?"
"Aynen kedi."
Bölüm bittiiii
Ay ay çok heyecanlandım
Okuyan varsa umarım beğenmişsinizdir w
Okuyanların bir isteği önerisi varsa yorumlara yazabilir
Oy vermek ve yorum yapmak isterseniz kesinlikle hayır demem
SEVİLİYORSUNUZZ♥︎♥︎♥︎
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Grow up / Minsung
Fanfic"Bazen bazı şeylerin belirsizlikle devam etmesindense sona ermesi herkes için daha iyi olabilir. Belki bu ilişkinin de sona erme zamanı gelmiştir."