İhanetin belgesi

İhanetin belgesi 2

Aysema eşi Ergunun ihanet mesajlarını yakalamadan bir kaç ay önce,kızlarını okula Ergunu işe yollamış Oğlunu uyutmuşken sessizce temizlik yapıyordu,çamaşır makinesine çamaşırları atarken eşinin pantolonunun ceplerini yokladı kağıtları çıkarıp kenara koydu Deterjanları makinenin gözüne koyduktan sonra makineyi çalıştırdı hızlıca banyoyu toparladı sildi lavaboyu cifledı,duşakabinin su lekelerini geçirdi Ergunun cebinden çıkan kağıtlarıda alıp banyodan çıktı yatakodaya geçti oğlunu Ömer ini kontrol etti mışıl mışıl uyuyordu kağıtları tuvalet masasındaki Aynanın üstüne sessizce koyup yatak odayı oğlu uyanınca temizlemeye karar verdi,sessizce kapısını çekti Ömeri uyanmasın huzurla uyusun diye çok sessiz hareket ediyordu,yavrusuna hamileyken çok ağlamıştı Aysema eşi Ergunun yüzünden,oğlu hisseder diye çoğunlukla üzüntülü olmamaya çalışıyordu Aysema, ama narsist düşüncesiz kaba bir kocanın yanında bunlar mümkün değildi, zaten eşi çok kabaydı,eşinin işlerine hafifletmek yerine iş çıkarırdı Aysemaya ve hiçbirşeyden memnun olmazdı,devamlı Aysemada kusur bulur veya kavga çıkarırdı,fakat bu son dönemdeki durum daha bir farklıydı,Aysemanın hamileyken Eşinin şefkatine sevgisine ilgisine ziyadesiyle ihtiyacı vardı,eşi ilgi göstermek yerine Aysemayı tamamen yalnızlığa itmişti arayınca açmaz,hastaneye gitmez,sadece cinsiyet öğreneceği zaman gelmişti Erkek olacağını duyunca ziyadesiyle memnun olmuştu,okadardı ilgisi Aysemaya oysa severek evlenmişlerdi bütün zorluklara rağmen evlenmişlerdi herkesin itirazına rağmen yuva kurmuşlardı,sevmeseler bunlara göğüs gerebilirlermiydi,Aysema bunları düşünürken kendini yokladı eşini hala seviyormuydu? Sevgi emek isteyen bir şeydi.çiçek gibi Nahif ilgi alaka beklerdi sevgi,emek ve fedakarlık gösterilmeyen sevgi sevgimiydi,çiçek bile solarken sevgi baki kalırmıydı,evlilikte zaten aşkla yürümez diye düşündü Aysema ,saygı hoşgörü anlayışla sabırla şükürle yürür,peki bunları Ergundan görüyormuydu?derin düşünmek istemedi hayli duygusaldı Aysema ağlamak istemiyordu yine kızları okuldan gelince ağlamaklı ve düşünceli görmesinler diye kendini temizliğe verdi,salonunda silip süpürmüştü tam mutfağa geçecekti li Ömeri'nin ağlamasını duydu koşarak odaya yöneldi sevdiceği oğlunu kucağına aldı sımsıkı sarıldı öptü kokladı neşesi gelmişti bir a,sakinlik yaramıyor siye hayıflandı kendince,Oğlunun karnı açtı doyurdu oynattı nezamnkı kendi kendine oynamaya başladı yatak odaya temizliğe geçti yatağını düzeltti perdeyi açtı odayı havalandırdı Ömerin beşiğini toparladı kirli çamaşırlarını banyoya götürdü,tuvalet masasını toparlarken Ergunun cebinden çıkan kağıtları inceledi,bir tane kalın kağıt vardı onu atmamalıydı önemli bilet gibi duruyordu kağıdı açtı ve ne görsün,
Kocaeli medipol hastanesi doğum faturası,fatura Serap isminde bi bayanın doğum faturası,peki Ergunun cebinde ne işi var bunun anlam veremedi fakat huylandı,hemen Ablası selini aradı,
Titrek bir ses tonuyla
—Abla Ergunun cebinde bir kağıt buldum Kocaeli medipol hastanesi Serap adında bir kadının doğum faturası sence bu ne olabilir dedi..
Selin.Ergundan hiç hoşlanmıyor ve şüpheleniyordu kardeşinin kaygılarını gidermek için onu sakinleştirmek adına sakin konuşmaya çalışıyordu,elinden gelse Ergunu bi kaşık suda boğardı , tipi tip değil yerden bitme çapkının tekiydi Seline göre,Aysema zaten hiç ona layık olmadı çocukları olduğundan fazla müdahil olmamaya çalışıyordu
—telaşlanacak bir durum değildir Aysema dilersen kendisi eve geldiğinde tekrar sor bakalım ne cevap verecek.
-Tamam dedi Aysema üzgün ses tonuyla
Kapattı telefonu ikna olmasada
Aysema tez canlı bir yapıya sahipti kafasındaki soruların cevabını almasa çatlardı Ergunu aradı hemen
—napıyosun kaçta eve gelirsin
Ergun
—hayırdır sesin neden öyle birşeymi oldu
Aysema
—yok sordum öylesine ona göre yemek hazırlıycam
Ergun
—bir saate kadar gelirim
Telefonu kapattılar hemen saate baktı Aysema kızların okuldan gelmesinede bir saat kalmıştı,kızlar duymadan nasıl soracaktı faturanın bunun cebinde ne işi olduğunu vakit geçmiyordu Ömeri huysuzlanmıştı Annesini çağırıyordu koştu hemen kucağına aldı sevgiyle sarıldı oğluna olanlardan bihaber oyun mama dersindeydi Ömeri Bi bakıma öyle olması daha iyiydi kızlarını düşündü bi an Nusem dik durmaya çalışan dişi aslan gibiydi hep ketumdu asla tam olarak duygularını anlayamazdın kendi anlatmadıkça,hep bir gizemli tarafı vardı Nusemin sert merhametli ketum eğlenceli hepsini barındırıyordu karakterinde bazen Aysema korkuyordu onunherşeyi içine atmasından konuşsun istiyordu fakat karakteri öyleydi değişemezdi,Ela daha duygusal içine atsada gözlerinden süzülürdü sıkıntısı gözyaşlarıyla,tam olarak anlatmasada mecbur kalırdı ele verirdi gözyaşları sıkıntısını Nusem gibi ketum duramazdı,bu sebepten kozların duymasından çok rahatsız oluyordu Aysema Nusem 14 Ela 12 yaşındaydı ortaokula gidiyordu ikisi bu yaşlarına kadar hayli sıkıntı çekmişlerdi,üstüne eklemek istemiyordu Aysema bunları düşünürken zil çaldı kızlar okuldan geldi odalarını gidip okul kıfatlerini değiştirip banyoya geçtiler eller yüzler sabunlandı paklanıldı ev kıyafetleri giyildi
-gününüz nasıl geçti dedi Aysema
Nusem
—çok yorgunum Anne biraz uzanayım sonra konuşuruz
Ela
—Anne bugün İngilizce dersinden sınıfta en iyi notu ben aldım öğretmen en yüksek notu verdi
Aysema
—aferin benim akıllı kızıma çok güzel yerlere gelecek benim kuzularım
Öptü kokladı kuzularını
Ela arkadaşı zeynep Aslı Azra sude hepsiyle geçen diyaloğunu ince ayrıntısına kadar Annesine anlatır Annesi de merakla dinlerdi hergün .Nuseme de -Fatma napıyordu kızım
-iyi Anne hocaların peşinden koşuyo anca
-gizem Çağla napıyordu
—erkek peşinden koşuyorlar Anne
Kısa kısa cevaplar verir Annesinin dedikodu iştahını kaçırırdı
O arada zil çaldı kapıya yöneldi Aysema eşi idi gelen muhtemelen 5. Katta oturuyorlardı kimo dedi mikrofondan Aç dedi Ergun heyecanla otomatiğe bastı asansörün gelmesini bekliyordu
Ergun asansörden indi garip bakışlarıyla eve doğru yürüdü yine garip garip Aysemaya bakarak
Ergun
—selamünaleyküm
Aysema
—Aleykümselam
Nusem ve ela
—hoşgeldin baba diyerek koşarak sarıldılar babalarına öpüp koklaştıktan sonra Ömeri aldı kucağına
-oooo büyümüş benim oğlum aslan oğlum derken göz ucuyla Aysemaya bakıyordu
Aysema mutfağa geçti yemekleri ısıtttı sofrayı kurdu
Yemekte köfte patates ve tarhana çorbası vardı herkesin tabağına çorba doldurdu çorbalar içildi köfte patates koydu afiyetle yenildi içildi herkes odasına çekildi Aysema mutfağı temizleyip kızları kontrol etti odalarının kapısı kapalı ders çalışıyorlardı sessizce kapıyı tekrar kapattı salona Ergunun yanına geçti doğum faturasının onun cebinde ne işi olduğunu soracaktı...