TAKVİMLER 1907'Yİ GÖSTERDİĞİNDE eğlence amaçlı kurulan Düello Kulübü, ilk kez bir turnuva yapmaya karar vermişti: Hogwarts Düello Turnuvası.
Kulübe katılan öğrenciler sene başlarında teori ve pratik yapar, ardından yapılmaya başlanan düellolarda önce çeyrek finale, sonra yarı finale ve son olarak kazanan iki öğrenci de finale kalırdı. Finalin sonucu da şampiyonu belirlerdi.
68. Hogwarts Düello Turnuvası ise tam olarak bugün yapılacaktı.
İki finalistten biri Evan Rosier'dı. Yedinci sınıf bir Slytherin öğrencisiydi ve sadece yeşil - gümüş renkli bina değil bütün Hogwarts onun karanlık sanatlara karşı olan ilgi ve yeteneğinin farkındaydı.
Rakibi Eve Harvey de buna dahil.
Evan Rosier'ı düello yaparken görmüştü, sadece düello yaparken değil Hogwarts'ın ücra köşelerinde öğrencileri lanetlerken de. Usta Düellocu olarak bahsedilen rakibi ile hiç konuşmamıştı ya da düello yapmamıştı Eve ancak dürüst olmak gerekirse ne konuşmak istemediğinden ne de düello yapmak istediğinden emindi.
Finale kalan diğer öğrenci ise Eve Harvey'di. Dördüncü sınıfta okuyan bir Slytherin öğrencisiydi. Başarılı bir düellocu babanın kızıydı, gözünü ona -en yükseğe- dikerek bu işe başlamış, yaşının en güçlü cadısıydı.
Profesör Avalon'un kendi elleri ile bütün zamanların en güçlü düellocusu yapacağı öğrencisiydi.
Eve, rakibi Evan'ın aksine karanlık sanatlarda bilgili değildi. Rakibi kendisine rüyasında bile göremeyeceği lanetleri atacaktı ve bu onu bütün gece korkudan uyutmamıştı.
Hogwarts'a geldiği ilk sene izlediği turnuvayı hatırlıyordu Eve. Nasıl büyülendiğini, orada kendisinin de olmak istediğini, içindeki hırsın sönmek bilmeyen bir ateş gibi tutuşmasını hatırlıyordu. Şimdi ise hayalini yaşıyordu ama pek istediği gibi sonlanmayacak gibiydi.
Büyük Salon'dan içeriye girdiğinde çok tanıdık bir atmosfer karşıladı onu. Her binanın dört masası yerinde, kocaman dikdörtgen bir masa duruyordu ortada. İçeriyi inceledi, camlardan içeriye giren Güneş ışıkları içeriyi aydınlatmaya yetiyordu. Hem kendisinden başka kimse yoktu, hem de sandalyeler ve masalar kaybolmuştu. Eve burayı ilk kez bu kadar ferah ve aydınlık gördüğüne emindi.
Ancak düşündüğü gibi yalnız olmadığının henüz farkında değildi.
"Harvey... Demek rakibim sensin ha?"
Eve, sesin sahibine başını o kadar hızlı çevirmişti ki boynunda bir sızı hissetti. Aşağılayıcı sesin sahibi Evan Rosier, kollarını göğsünde birleştirmiş ve arkasındaki duvara yaslanmıştı. Kahverenginden sarıya çalan saçları alnına dökülürken, kemikli suratında da dalga geçermişçesine bir hal vardı. Rakibini görmesi midesinde bir şeylerin kasılmasına sebep oldu, Eve yutkundu. Ağzının kuruduğunu ve sırtının kamburlaştığını hissetti, sanki gerçekte de omzuna o anda bir yük binmiş gibi geliyordu. Kendisine bakan gözlerin yargılayıcı bakışları altında eziliyordu.
Evan, yaslandığı duvardan doğrularak ağırlığını iki ayağının üstüne aldı. Eli ile cüppesindeki tozları silkeler gibi bir hareket yaptı, ilgilenmiyormuşçasına bir tavır takınıp "Kaç yaşındasın sen? On mu?" diye sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Asked For This | Sirius Black
FanficEve Harvey, bütün zamanların en güçlü düellocusu olmak istiyordu ve hedefine ulaşmak için elinden gelen her şeyi yapacaktı ancak Sirius Black, hoşlandığı kızı etkilemek için biraz yanlış bir yol seçecekti. [ sirius black x fem!oc ] [ düzenleniyor |...