Taehyung:
Herkesin korktuğu bir ses olur.Benimki de alarm sesiydi.
Neffrettt ediyorum bu sesten ne zaman duysam içimi huzursuzluk kaplıyor.Şimdide o alarm sesi çalışıyor ama kapatıcak hiç gücüm yok fakat daha fazla bu sese dayanamayacağım için kolumu rastgele uzattım.Yeni uyandığım için görmekte zorlanıyordum.En sonunda elim telefonuma ulaştı ve alarmı kapattım.Kolumdan destek alarak hafifçe doğruldum ve ayaklarımı boşlukta sallandırdım.Bi 5 dakika odamı inceledikten sonra ayağa kalktım ve odamda ki banyoya ilerledim.Galiba odamın en iyi yanı özel bir banyosu olmasıydı.Elimi- yüzümü yıkadıktan sonra telefondan saate baktım. 8:15 ti.Derslerin 9:30 ta başlıyacağını düşünürsek daha çok vaktim vardı.Bu yüzden hemen duşa girdim.Tahminen 25-30 dakika sürdü.Üstüme bornozumu geçirip banyodan çıktım.Dolabın karşısına gelip kapağını açtım.İçerisinde binbir çeşit kıyafet vardı.En sonunda sade bir kombin yapmak istediğime karar kılıp üstüme kısa kollu,v yaka,yakalı
beyaz t-shirt'ü alıp giydim.Hava çoooooooooooooook sıcak olduğu için şort giymeye karar verdim.Şortumu da üstüme geçirdikten sonra boy aynasından kendime bakıp üstümü düzelttim.
Harika oldummm.
Makyaj masama oturup saçımı taradım.Çok nadiren makyaj yapardım zaten pek bir ihtiyacım yoktu o yüzden sadece dudaklarıma klasik olan lipbalmımı sürüp masadan kalktım.Merdivenlerden indikten sonra koşarak annemin yanına gidip kocaman sulu bir öpücük bıraktım."TAEHYUNG SANA KAÇ DEFA BENİ SULU SULU ÖPME DEDİM" diye cırlamaya başladı.Koşarak salona kaçmayı denedim ama sadece denemekşe kaldım...
Arkamdan gelen annemin terliği kafama denk gelip beni nakavt etti.Acıyla inleyip düştüğüm yerden kaltım.Hiç bir şey olmamış gibi anneme havadan bir öpücük gönderip salona doğru koşmaya başladım.En son annemin kafasını sallayarak hıyar yani salatalık doğradığını gördüm.Salona vardığımda babamın gazete okuduğunu görüp hemen yanına koştum ve yanağından makas alıp gğnün kaçıncı koşulu bilmem ama yine koşarak dış kapıya yöneldim.Ayakkabımı giyerken bağırmayı da unutmadım.
"BEN ÇIKIYORUM.BAY BAY GENÇLİK"
"Ne bağırıyon be sağır değiliz eşşek" diye içerden annemin sesi duyuldu.Karşılık olarak hafifçe kıkırdayıp kapıyı kapattım.Sıra en kötüsüne gelmişti.Okula gitmek...
Her öğrenci gibi bende okulu sevmiyordum ama nefret derecesinde de değildi.Derin bir nefes alıp merdivenlerden aşağı inmeye başladım.Apartmandan çıktığımda havayı kontrol ettim.Aşırı sıcak olmasına rağmen çok güzeldii.
Arkamdan bir ses gelmesiyle irkilerek arkamı döndüm.Dönmemle bayılacak noktaya gelmem bir oldu.Tahmin edersiniz ki Jungkooktu tek fark bir motorun üzerinde oturuşuydu.Konuşmaya başlamasıyla kendime geldim ama arada bi gözüm kaslı uyluklarına kaymıyor değildi.Benim yerimde kim olsa daha fazlasını yapardı."Bu şekilde kendini kandırmaya devam et" konuşan iç sesimle hafifçe hıh ladım tabi bunu dışımdan dediğimi bilemeyerek...
Jungkook'un elini gözümün önünde sallamsıyla kendime geldim.
"Tae iyi misin?Daldın gittin."
"Ha iyiyim ya dalmışım.Sen ne diyordun. "
"Sonuçta aynı yere gidiyoruz benimle gelmek ister misin diyordum."
Tabi ki bu fırsatı kaçıramazdım. O yüzden kısaca kabul ettim.
Geldik zurnanın zorttt dediği yere
Motor benim boyumun yarısından bile büyüktü ve ben nasıl bineceğim bilmiyorum.Evirdim,çevirdim tarttım, hesapladım ama bir türlü binemedim.En son çare olarak Jungkook'un omzuna dokundum."Şeyy Kookie ben binemedim de yardım eder misin?"
Hitap şeklimle biraz duraksasada bozuntuya vermeden motordon indi.
Arkadan kaskı alıp yavaşça saçımı bozmamaya özen göstererek geçirdi.Ben naptım dersiniz tabiki de melül melül suratına baktım ve bu fırsatı kaçırmayarak yüzünü izlemeye başladım.Birden beni kucağına almasıyla çığlığı basıverdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lap ~Tk
Fiksi PenggemarHer şey otobüste Taehyung'un Jungkook'un kucağına düşmesiyle başlar... *yarıtexting *semekook-uketae