3.Bölüm(Görev)

24 1 0
                                    

"Yanlızlık paylaşılmaz,paylaşırlarsa yanlızlık olmaz."
~Özdemir Asaf.

Yoruldum... Herşeyden,herkesten.Mutsuzken mutlu gibi davranmaktan yoruldum.Ağlarken gülmekten,kimsenin karşısında yıkılamamaktan yoruldum.Kimsenin düşünce beni kaldırmamasından yoruldum.Yalanlardan,gerçek olmayan adına aşk denilen zehirden yoruldum.Panzehir nerde?Neden benim kanımdaki zehrin bir ilacı yok.Söndürebilirmisiniz kalbimde yanan alevleri.Tekrardan toparlayabilirmisiniz beni?

B-baba nolur gitme yalvarırım bırakma beni.Hala gözlerimin önünde babamın şehit düşme sahnesi kanlar içindeki yüzü.Korku içinde kalktım yataktan kabus görmüştüm yine her geceki gibi.Banyoya gidip işlerimi hallettim hala rüyanın etkisindeydim ellerim titriyordu.Telefonum çaldığında irkildim arayan Albay'dı.

Kıdemli Üsteğmen Ayla Balın Korkmaz Emredin komutanım diyerek açtım telefonu sesimin titrememesi için büyük bir savaş veriyordum.Görev var Yılmaz telefonunu açmadı time haber verin ve gelin.Emredersiniz komutanım üzerime siyah bir crop altımada bol paça siyah pantalon giyip geri kalan işlerimide halledip silahımı belimdeki aparatına yerleştirdim.Gerekli eşyalarımı alıp odadan çıktım ailem çoktan uyanmıştı yıllardır hep erken uyanırlar dı.Silahım biraz göz önündeydi ancak acilen çıkmalıydım zaten çok kişi görmiyecekti.Hemen annem mercanın yanıma gidip yanağından öptüm abimlerle ve kardeşimlede sarıldım.Annem anlayıp hemen ağlamaya başlamıştı babam öldüğünden beri benim için çok korkardı.Anneme sarıldım ve başını omzuma yasladım sultanım bak hep sulu göz oldun ama benim acil gitmem lazım kendinizi üzmeyin tamammı?

"Hakkınızı helal edin."

Annem daha da çok ağlarken Karan abim elini omzuma koydu ve helal olsun dedi diğer herkestende helallik alıp evden çıktım.Tim topluca bir binada ayrı ayrı dairelerde yaşıyorlardı ancak şuan yanlarına gidemezdim.Bacağım beni biraz zorluyordu üzerine basıyordum normalde çok basmamam gerekirdi ancak yapabileceğim bişey yoktu albay durumu biliyordu çağırdığına göre acil bir durumdu.Timin numarasını almıştım Yılmaz telefonunu açmadığına göre Ali'yi arasam iyi olurdu.Aliyi aradığımda ilk çalışta açtı görev var acil topla herkesi karargaha dedim Alide Emredersiniz komutanım diyip telefonu kapattı motoruma zorda olsa binip kaskımı taktım ve karargaha sürdüm.

Motoru durdurdum ve ere doğru baktım ancak kasktan ona baktığımı görmüyordu.Er sinirli bir şekilde bana baktı ya siz kadınlar anlamıyormusunuz ziyaret saati değil diyorum çık git ya.Kaskımı çıkarıp Er'e baktım hafifçe yutkundu ve afedersiniz komutanım lütfen geçin diyip kapıyı açtı.Normalde olsa sonu kötü olurduda iyiki acelem vardı.Hemen içeri girip motoru park ettim ve kaskımı yerine koydum.Tam karargaha girerken timde görünmüştü.Yılmaz komutanın karşısında selam verdim ve arkasına geçtim hep birlikte odalarımızın olduğu kısma gelip dağıldık.Odama girip 5 dakikada hazırlandım saçımı balık sırtı örüp beremide takıp odadan çıktım.Benden 1 dakika sonrada tim çıkmıştı görev ciddiyetiyle kimse konuşmuyordu seri adımlarla albayın odasına gittik ve izin aldıktan sonra girdik.Yılmaz en rütbeli olduğu için tekmil verdi ve albay hep birlikte harekat odasına gitmemizi söyledi.Harekat odasına gidince ilk albay baş köşedeki sandalyeye oturdu ve sonrasında rütbe sırasına göre yan yana oturduk.

Ekranda biri yansıdı bu çok önemli bir iş insanı olan Cafer Tayok'tu garip bir soyisim değilmi dedi Erkan kulağıma evet anlamında başımı salladım ve yine ciddi halimize büründük.Plan benim içeri girmemle başlıyordu ünlü bir davet olacaktı kılık değiştirip Yeliz adında bir kadının yerine geçecektim.

Göklerin Kızıl Süsü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin