KARANLIK KIŞIN ORTASINDA 18+

MASKENİN ARKASINDAKİLER{Part 1}

Acı. Belkide hiss etdiğim acıdan fazlasıydı. Göğsümün üzerine,karın boşluğuma sanki ağır bir sopayla vurmuşlar gibi hiss ediyordum. İçimde, kalbimde her zaman sakladığım sevgim, aşkım, düşlerini kurduğum insan baba oluyordu. Benim hayellerimi süsleyen insan başkasının hayellerini gerçekleştirmişdi. Hak ediyordu hemde sonuna kadar mutlu olmayı hak ediyordu. Çünki sonsuza kadar beni bekleyemezdi. Çünki biz artık bir olamazdık. Yasaktı, günahtı, haramdı o bana.

Saraydan çıktığım an, ilk işim tutduğum nefesi bırakmak olmuştu. Derin-derin nefesler alarak kendime bir şekilde gelmiştim. Elimle Mark'a işare vererek faytonumu getirmesini istemişdim. Kısa süre içerisinde faytonum getirildi ve Mark benim binmeme yardımcı olmak için elini uzatdı. Yardımı sayesinde faytona binerek yola koyulduk.

Osalvalar Sarayı

Madam Valeria malikanede hazırlık işlerinin aparılmasını istiyordu. Bunun yüzünden her kese garip kibir ve nefretle emirlerini yağdırıyordu. Çünki evin küçük hanımı Julia Cor geliyordu. Madam Valeria Julianı her kesten çok seviyordu, çünki Julia küçüklüğünden bu yana hep annesinin işlerinde çıkarıcı koz olarak kullanılmıştı. Bu sayede Valeria hanım bir çok uğurlar elde etmişti. Mesala Julianın saçları bir özeldi ve bir çok kehanetlerin, bir sıra ayinlerin gerçekleştirilmesinde yardmcı olmuştu. Hemin ayinlerden Julianın haberi vardı. Bunun bir sıra güzellik ayinleri olduğunu sanıyordu, çünki ona böyle söylenilmişti. Ama perdenin arkasında dönen oyunlardan haberi yoktu.

Madam Valeria her kesin başının işle karışık olduğunu anlayıp odasına doğru merdivenlere ilerledi. Odasına girdikten sonra kapıyı kilitledi. Odanın tam ortasına gelerek yataklarının önünde durdu. Yatak başlığının arkasında kutu vardı ve artık o kutunun çıkarılmasının vakti gelmişti.

Kutuyu almak için ileri adımladı. Yatak başlığını kaplayan ahşap tahtanın ön hissesinde büyük bir kaparıklık vardı. Aslında bunu görenler sadece yatağın küçük miniatürü zann edip çok severdiler. Çünki üzerine işlenmiş gül ve kuş motifleri başlığı oldukça asil gösteriyordu. Böyle yataklar yalnızca kraliyyet soyundan gelen insalara ait sayılırdı ,çünki kraliyyet soyundan gelen insanlar hep farklılıkları yüzünden seçilmek zorundaydılar. İster giyim kuşamda , istersede adi yatak başlığında.

Madam Valeria yatak başlığının çıkıntısını yana eğerek, ortaya bir boşluğun çıkmasını sağladı. Hemin boşlukda üstü tozla kaplanmış kutu vardı. Kutunu alarak makyaj masanın üzerine bıraktı ve masanın yanındaki pufada kendisi oturdu. Kutunun üzerini temizleyerek bir kenara koydu. Evet şimdilik onu açamazdı çünki anahtar kocası James'de idi

Kardelen H.Osalva

Yolun büyük kısmını kat etmişdik. Ormanlık alandan yavaş-yavaş ilerliyorduk. Zihnimde bir sıra düşünceler vardı. Ve bunun yanında küçük kız kardeşimde geliyordu. Aslında her ne kadar onları görmesemde ve onlara karşı soğuk olsamda içimde bir yerlerde onlara karşı abla şefkati vardı.

Düşüncelere daldığım sırada kargaların yükselen sesleri beni kendime getirmişdi. O kadar çoktularki sesleri kulaklarımızı tırmalayacak raddeye gelmişti. Marka biraz daha hızlanmasını söyledim. Ama bir faydası yoktu. Ama gidemiyorduk çünki sayları o kadar çokdu ki önümüzü kapatmıştılar. Ve artık bu saçma olaya sinirlenmeye başlıyordum. Sesler rahatsız edici seviyyeni aştğı içim ellerimle kulaklarımı kapatmak zorunda kalmıştım.

Marka faytonu durdurmasını emrettdim. Faytondan çıktığım zaman tüm ormanın kargalarının başımıza toplandığını gördüm. Gökyüzünü görmek için o kadar yukarı bakmıştım ki boynum acımıştı. Başımı aşağı eğerek yeniden ormana baktım belki birileri olur diye. Ama hiç kimseni görmek mümkün değildi.

Bu zaman nereden geldiğini bilmediğim bir ok kargalardan birine saplandı. Bu sayede tüm kargalar okdan korktuğu için uçuşmaya başladılar. Hepsi bir göz kırpımında ormana doğru yok oldular.

Vurulan karga ayağımın tam önüne düşmüştü kafası ile boynu arasından vurulduğu için kanı sarı elbisemin ucuna değmişti. Hemen elbisemi tutarak yukarı kaldırdım ve kargandan uzaklaştım. Yeterice stres yaşamıştım buda tuzu biberi olmuştu saçma olayların.

Okun sahibinin kim olduğunu görmek içim baktığımda siyahın en koyu tonuna sahip olan gözlerle karşılaştım. Bakışlarındaki haylaz parlaklık bir yerden çok tanıdık geliyordu. İfadesiz çehresi ,bembeyaz teni, sakalsız yüzü, dolgun kırmızı dudakları ve küçük ama kalkık burnu ile bana birini hatırlatıyordu. Onu süzmeye devam ederek bakıyordum. Üzerinde gözleri gibi siyah savaş zırhı vardı. Onu tanımak için hemen kılıncına baktım. Belki tandık kralliyetden biri olur diye.

Kılıncının üzerinde harfleri gördüğüm zaman tanımadığım biri olduğunu anladım .E .B.O.Tıpkı o gün ki gibi aynı soru ağzımdan istemenden firar etdi.

--"Kimsin sen?"

KESTİKKKK
🎭🎬.
Hepinizee merhabalarr. Yeni bölüm geldiii. Part 2 için 10 oy 6 yorumm istiyorum🔮🔮 Sizce bölüm nasıldı?