HAY SENİN ABİ'Nİ... [Az Texing]

23.bölüm

Keyifli okumalar

Beyaz_krtns😍 & Aybukeahin702🥰

KALEM TUTUCU'dan bir bölüm...

Genç adam her zamanki gibi yoğun bir gün geçiriyordu. Hastalarının biri gidip biri geliyordu. Ara ara düşüncelere dalmiyor da değildi.Aklı  Genç kadın ve kızın daydi. O geceden sonra birkaç kez kontrollere gelmişlerdi ve birde Çiçek ve çağla nin kutlama yemeğinde görmüştü.

Aklına düşmesi hoşuna gidiyordu. Hakkında hicbirsey bilmiyordu. Neşe'nin babasini sorduğunda Genç kadın set bir dille " onun babası yok" demişti. Acaba ayrıldılar mi yada ayrılmam uzeremiydi diye düşündü. Ölmüş olsa kadınının bu kadar sert bir dille konusmayacagini tahmin ediyordu.

Çiçeğe soramiyordu. Sevgili kuzeni için eğlence çıkmış olacak ve ona yaptıklarını oda Miraç'a yapacakti.ogle arasına girmeden son hastasını da muayene etmesi ve koltuğuna oturmuştu.

Kapısının çalması ile " girrr" diyen sesi ile doğruldu. İçeri çağın ve çağla girmişti.Hemen ayaklandi.

"Ooo kimleri görüyorum" diyip kollarını açtı. Çağın gözlerini deviriken çağla hemen kollarına girip sarıldı.

"Abimm"

"Abisinin gülü"

"Bu ne beee ,abisinin gülü ne Allah aşkına " dedi çağın.

"Kıskanma lan sıpa, sanada abisinin paşası derim" çağın suratını burusturmus

"Aman kalsın istemem, biri yengesinin gülü der biri abisinin paşası"diyip oturdu. Çağla da kollarından çıkıp koltuğa oturmuştu. Miraç çağla daki değişikliği fark ediyor ama soramiyordu. Gözlerinde ışık sönmüş gibiydi.

"Umarim sadece beni yemeğe çıkarmak için geldiniz? Bir sorun yok değil mi ?"

"Yok abi, buralardaydik oglen arasına denk gelince ,seni görelim dedik"cagla

"İyi iyi , hadi ozaman çıkalım yakınlarda çok güzel bir restorant var. " diyip ikisi ile cikmislardi.

Restorant'a gelip yemeklerini sipariş etmişlerdi.

"Eee abi alisabildin mi İzmir'e, hastaneye , evine" dedi çağın

"Alıştım alıştım, hem alismayip ne yapacağım"

Yemekleri gelmiş ve yemeğe başlamışlardı. Yemek ve sohbet devam ederken, çağla karşı masada tanıdık yüzler görmenin heyecanını yaşamıştı.

"Aaa serkanlar..." demişti. O sirada öksürük tutan Miraç  ise içten içten heyecanlanmisti. " Hemen geliyorum" diyip masalarına doğru gitti. Bir süre sonra Serkan ,sahra ve minik neşe ile geri donmustu.

"Merhaba beyler " dedi Serkan. "Merhaba" dediler aynı anda.sahra ise minik bir bas selamı vermişti. Neşe annesinin kucagindaydi ve Miraç'a doğru atılıyordu.mirac hemen ayağa kalkmış " Gel bakalım minik hanım beni hatırladın değil mi ?" Diyerek onu kucağına almak için uzandi.neşe hemen atılmıştı.

"Tanıyor seni " dedi serkan

"Evet " diyip gulusmedi. " bize katılamaz misiniz ?"

"Benim ise dönmem lazım ama sahra yi bilmem "

"Abi..."

"Sorun yok sahra" dedi Serkan. Bu kız neden bu kadar çekingen diye düşünmeden edemiyordu.

"Benim alış veriş yapmam lazım biz de kız kıza takılırız ne dersin sahra sonra bize geçeriz akşam Serkan da gelir hem annem ve Asya teyzede çok ozledi neşe 'yi" dedi çağla. Genç kız abisine döndüğünde Serkan başıyla Evet demiştim.

"Olur"

" hadi gidelim ozaman " diyip neşeyi tekrar kucağına alan sahra ile restorandan serkanla beraber cikmislardi.

Miraç ve çağın yemeğe geri dönmuslerdi.

"Eee abi ne zamandan beri ?"

"Ne ne zamandan beri "

"Sahra" demesiyle mirac içtiği suyu püskürtmustu.

"Yavaş abi sakin ol "

"Saçmalama oğlum ne diyorsun sen"

"Abi sana birsey diyim mi herkesi hatta kendini bile kandırabilirsin ama beni asla" dediğinde pes etmişti Miraç

"Şey çok mu belli "

"Ben anlarım, şimdi dökül bakalım"

Miraç nöbet olayından başlamıştı anlatmaya.

"İşte böyle..."

"Aşıksın "

"Ne ??"

"Aşıksın abi git konuş bence"

"Salak salak konuşma oğlum, kız ne düşünüyor bilmiyorum bile,hem biliyorsun neşenin babası hakkında hicbirsey konuşmuyor. Ne diyeceğin kıza, hayatin boyunca eşeysiz mi üremeyi düşünüyorsun öyle bir düşüncen yoksa benle üremek istersin mi diyeceğim"

"Yok öyle deme direk çiftleşelim mi de ? Çok net bir insan olduğunu anlar"

"Tövbe tövbe..."

"Abi bak konuş ne bilim en azından belki tanımak ister bir şans vermek ister. Yada direk reddeder. Peki sana bir soru net bir cevap istiyorum evet yada hayır"

"Sor bakalım"

"Çocuğu olması senin için sorun mu ?"

"Hayır"

"O zaman sorun yok ,belki cekinir yani hani onun bebeği var senin yok sonuçta onun başından bir evlilik geçmiş sen ise hic evlenmemişsin. Ne bilim abi kadınlar bizim gibi düşünüyor ki..."

"Çağın isterse beş çocuğu olsun ,onu gördükçe benim yüreğim göğüs kafesinde zor duruyor. Onun asla üzülmesini istemiyorum ,hep gülsün istiyorum.mutlu olsun istiyorum. Benim yanımda korkmasın istiyorum"

"Ara çabuk"

"Ne aramasi kimi ?"

"Sahra'yi tabiki ben bile sana herhangi aşık olabilirim...vayyy bee sen neymişsin be abi "

"Salak..."

Yemekten sonra çağın ile ayrılmış ve hastaneye geri dönmüştü Miraç. Acaba bir kahve içmek istesem ne der diye düşünüp durdu. Sonunda bir cesaret hasta bilgilerinden telefon numarasını buldu genç kadının.

Tuşlara basıp cevap vermesini bekledi.ikinci calista açılmıştı telefon.

"Alo"

"Merhaba ,ben doktor Miraç"

"Merhaba doktor bey"

"Sey diyecektim ben"

"Evet , neşe ile ilgilimi yoksa"dedi telaşla.

"Hayır hayır  ,benimle ilgili...."

"Sizinle mi ? Anlamadım "

"Sahra eğer senin içinde uygunsa yarın benimle bir kahve içer misin? Seninle konuşmak istediğim bir konu vardı" dedi genç adam. Karşı taraftan bit süre ses gelmedi.

"Sahra orda misin?"

"Evet burdayım"

"Ne diyorsun peki "

"Peki olur ,görüşmek üzere hoscakal"

"Görüşürüz "

Diyip telefonu kapadılar. Sahra aldigin telefonla şok üste şok yaşamıştı. Genç adamdan etkileniyor ama hiç belli etmiyordu. Sonuçta o kızın doktoruydu. Her defasında kendisini kaptırmamak için kendi kendine konuşup duruyordu.

Peki ya kalbi onu hiç dinliyor muydu?...Miraç'a Peki demişti..yaramaz çocuklar gibiydi kalbi yine söz dinlememişti...