Fısıltılarda Saklı

Çatı

Sabah üzerimdeki yorgunlukla gözlerimi araladığımda ayılmak için zaman verdim kendime.

Doğru dürüst uyuyamamıştık, gece bir arkadaşınızın evinde kalıyorsanız ve bu arkadaşınız Hilal ise uyumayı unutuun

"Ohff.. Çok uykum var yaa" Diyerek kaldırdığım kafamı tekrar yastığa bıraktım. Birkaç defa gözlerimi kapatıp açtım.

Doğrulmaya çalışırken sırtım çok fenaydı. Koltukta uyuyakalmıştık.

Gözlerimi odanın içinde gezdirdiğimde Hilal yanımda değildi. Mutfaktan sesler duyunca kalktım, ağrıyan sırtımdan dolayı zorlukla.

Ağrıyı geçirmek adına hafif esnettim sırtımı. Sonra mutfağa doğru ilerlediğimde sesini duyuyordum.

Şarkı mı söylüyordu o?

Mutfağa girdiğimde Hilal çoktan hazırlanmış şarkı eşliğinde, ritme ayak uydurarak, muhtemelen kendine, atıştırmalık bir şeyler hazırlıyordu.

Şaşkınlıkla onu izlerken dün gece neredeyse sabaha kadar konuşmamıza rağmen nasıl bu kadar enerjik olabildiğini hatta direk bu enerjinin nerden geldiğini sorguluyordum.

Hayır yani Nasıll??

Bana dönünce "Günaayydınnnn, sonunda uyandın yaa" Dedi neşeyle

Bu enerjisine anlam veremesem de bu hallerini seviyordum. Hep böyle neşeli olmalıydı.

Şaşkın yüz ifademi düzelterek
"Günaydın günaydın daa bu enerjinin kaynağı ne?? Bana da lazım da" Dedim gülerken.

Gülerek cevap verdiğinde
"Her zamanki halim" Demişti.

Dudaklarımı birbirine bastırıp kafamı aşağı yukarı salladığımda
"Hadi hadi hazırlan da okula geç kalmayalım" Diyerek sırtımdan ittirdi hafifçe.

"Doğru diyosun" Dediğimde mutfaktan çıkmıştım.
Bir dakika.
E ben ne giyeceğim?

"Odamda yatağın üstüne kıyafet bıraktıım" Diye arkamdan seslendiğinde

"Yok artık. " Dedim kendi kendime.

Ardından
"Sağol" Diye bağırdım bende sesimi duyurmak adına.

İçimi mi okuyordu anlamıyorum ki.

Odasına girdiğimde yatağın üzerindekileri görünce şaşırdım. Tam benlik kıyafetleri görmeyi beklemiyordum.

Birkaç dakika yatağın üstündeki kıyafetlerle bir bakışma geçti aramızda.

En sonunda bakmayı bırakıp mavili beyazlı göğüs dekolteli uzun kollu kışlık cropu yavaşça elime aldığımda üzerime geçirdim. Beyaz kot pantolonu da giydiğimde makyaj masasından eyelineri elime alıp ince çizgi çektim. Rimelle de kirpiklerimi hafiften dolgunlaştırdığımda çilekli bir ruj sürerek makyajımı tamamlamıştım. Çilek kokan kremi de alıp boynuma sürdüm, ellerimi de saçlarımdan geçirdiğimde artık hazırdım.

Odasındaki aynadan kendime bakıyordum.

Güzeldi. Mavi ve beyaz uyumunu severdim zaten.

Ben salondan eşyalarımı aldığımda o da kahvaltı etmeyi sevmediğimi bildiğinden kapının önünde beni bekliyordu.

Evden çıkarken elime tutuşturduğu kahveyle gülümsedim.
Tam ihtiyacım olan şey.

Taksi okulun önünde durduğunda Hilal çoktan parayı verip indiğinde bende indim arkasından. Bir şey diyecektim ki

"Tuanaaa" Diyerek susturdu.

Bahçeye girdiğinde bende peşinden gidip yetiştim ona. Beraber okula girdik.