"Ne yaparsan yap soluğu yine benim yanımda alıyorsun Lamia, sen ıssız bir yolda tek başına kanatlatını çırparak uçmaya çalışan korkak bir kuş gibisin."
DİKKAT!! Kitapta fiziksel ve psikolojik gibi rahatsız edici içerikler bulunmaktadır
Yeni bölümden selamlar uzun ve güzel bir bölüm sizleri bekliyor
Kitlemiz büyütmek için tiktok instagram fark etmez hikayemizi editlemek, yardımcı olmak isteyen olursa burdan yazabilir. Şimdiden teşekkürler. Ben editliyorum ama malesef ki keşfetim açık olmadığı için fazla yayılmıyor. Bu yüzden destek olursanız çok sevinirim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm şarkısı
Camila cabello - shameless
Bir kişi hata yapar karşısındaki aptal bin kez aynı hatayı affeder. Bir kişi iyilik yapar karşısındaki bin kez kalbini kırar. Hayatın gerçeği bundan ibaret. Benim yaşadığım hayat bundan ibaret. Hiç bitmicek bir acı hiç dinmeyecek bir ağrıdan ibaret. Ne yapsam yeni bir acı daha ekleniyor. yeni bir duygu oluşuyor zihnimde hiç çözemediğim ama bana sadece acı veren bir şeyler ekleniyor sürekli, kime inanıp güvenicem, bu hayata neden geldim?
Sessiz ormanın huzurunu insanların benim huzurumu bozduğu gibi bozdum. Kurşun ğöğsüne saplandı bir ok misali. Kanlar fışkırdı beyaz gömlekten, adam yere yığıldı. Ellerim titrek bir şekilde indirdim silahı, sadece baktım.
Babam'ı vurmuştum.
Haketmişmiydi?
Belki çoktan haketti. Daha önce yapmam gerekirdi. Ama annem bu yaptığımı görse hala beni masum biricik kızı gibi sevebilirmiydi.
Sevmezdi.
Ne yapsın ki eli kana bulanmış bir kızı. Neden bir katil ile yaşamaya devam etsin. Bir insan ne yaparsa yapsın öldürülmeyi hakedermiydi?
Herkes susmuştu. Gök gürledi. Damlalar gözlerimden yavaşça süzülmeye başladı. Bunlar pişmanlık yada üzüntü gözyaşları değildi. Sevinç gözyaşlarıydı. Yağmur damlaları gözlerimin üzerinden döküldü. Damlalar şiddetlendi. Bugün gök benim için gürledi. Aynı o günki gibi.
Tansel sadece beni izliyordu hiç birşey demeden. Yere yığıldım. Yağmur hızını iyice arttırmıştı. Bugün gökyüzü benim için ağlıyordu sanki.
Kahkaha atmaya başladım. Delirmiş bir şekilde. Belkide delirmişimdir. Kahkahalarım bütün ormana yayılmıştı. Korumalar bana acınası bir şekilde bakıyorlardı. Tansel yanıma yaklaştı.
"Gidelim artık, hasta olucaksın."
Kahkaha atmaya devam ediyordum. Kahkahalarım yavaş yavaş sönüp ağlamaya dönüştü. Bağıra bağıra ağladım. İçimi dökmek ister gibi. Tansel yanımda durdu. Kolumdan tutup beni ayağa kaldırdı. Ama ağlamam dahada şiddetlendi.
Bana sarıldı. Yaralarımı sarmak ister gibi. Eliyle kafamı ğöğsüne yasladı. Kollarım kendiliğinden beline dolandı. Uzun süredir birine sarılmaya ihtiyacım vardı. Yolda yağmurun altında kalmış çaresiz bir kuş gibiydim. Sıcacıktı. O bana iyice kollarını dolayıp sıkılaştırdı. Yağmur ikimizin üzerinden içimizdeki kiri atmak ister gibi akıyordu. Benim de ondan bir farkım kalmamıştı. Bende katil olmuştum.