NEFES 5

10 4 15
                                    

Bazen; hayat yorar insanı...
Şarkılar yorar,
Beklemek yorar,
Özlemek yorar,
Affetmek yorar,
Hoş görmek yorar,
Boş vermek bile yorar.
Ve insan susar,
Her şeye, herkese rağmen...
Elinden gelen tek şeyi yapar;
Bağıra bağıra susar.

-Can Yücel

-Can Yücel

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bana donmuş gözlerle bakıyordu. Nefes almıyor gibiydi.

Rüyamda bir adam görmüştüm. Askerdi, belliydi. Beni nerden tanıyordu, hiçbir fikrim yoktu.

Elimi yavaşça kolundan çekmeye çalıştım ama elini elimin üzerine koyarak buna engel oldu. "Bir sorun mu var?" diye sorunca irkildim ve telaş yaptım. "Hayır hayır, kabus gördüm sadece," dedim. Üstelemedi, fakat tedirgin bakışlarını da üzerimden çekmedi.

Rüyamı çok fazla sorgulamadım ve sırada boş boş duran kalemliğimi gözüme kestirip içindeki rastgele bir kalemle ders kitabındaki boş bir sayfayı çizmeye başladım. Çizince o sayfa doluyordu ve bu beni mutlu ediyordu. Çünkü dolmayan, ve kimsenin doldurmak istemediği oldukça fazla boş sayfam vardı.

Karaladım. Yanıma bugün anlayamadığım bir şekilde ilk kez bozuk suratla gördüğüm Çisem geldi. Düzelmemişti. Timuçin ile yüz yüze bile gelmiyordu. Neler olduğunu sormak istesem de Çisem pek anlatmak istiyor gibi görünmüyordu. Çaprazımda oturan Melis'e baktım. Umutsuzca omuz silkti. Belli ki Çisem, ona da hiçbir şeyi anlatmamıştı. İçinde fırtınaların koptuğu belliydi, ama bu acıyı yaşamak istiyor gibi davranıyordu.

Önündeki deftere baktı. Benim her zaman söylendiğim, sürekli renkli başlıklar atan, defterlerini süsleyen Çisem gitmişti; yerine simsiyah bir defterle bakışan Çisem gelmişti. Bu hali korkutuyordu. Hayat enerjisiyle dolup taşan kız; bir anda ölü birine dönüşmüştü sanki.

Hayat çok şaşırtıcıydı. Sizi bile bir anda değiştirebiliyordu.

。♡。

Okul bitimi ve kurtuluş zili.

Hayatta sevdiğim şeyler arasında çok nadirdi galiba bu ikisi.

Melis, Çisem'in zorla koluna gitmişti ve okulun bahçesindeki kalabalıkla birlikte okul çıkışına yürüyorduk. Zar zor da olsa şükür okul kapısından dışarı çıktığımızda az öteden kızıl saçlı birinin bu tarafa doğru geldiğini ve bize el salladığını gördüm. Taner'den başkası değildi.

Yanımıza gelmek için kalabalığın arasından büyük bir çaba sarf etti ve sonunda yanımıza geldi. Kızlara baş üstü bir selam verdi ve bana döndü. "Nasılsınız?"

SESSİZLİĞİN HAYKIRIŞLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin