Tehdit

1.5K 73 48
                                    

3 yıl önce yaptığım gibi yine Meltem'in sözünü dinlememiştim.O zaman da fevri davranma demişti,Ali'yi korkutma,aksi takdirde nefretini kazanırsın demişti ama dinlememiştim.Onu zorla kaçırmıştım.Bu sefer de aynısı olmuştu.Efe'yi karşımda masum ve savunmasız görünce yine duygularımı dizginleyememiştim.
"Söz ver Yılmaz.Bu gece bir şey yapmayacaksın.Onu kaçırmaya kalkışmayacaksın.Taciz edib dokunmayacaksın."
Meltem'in söyledikleri kulağımda yankılanırken sinirle elimi direksiyona vurdum
-Lanet olsun!Yapmamalıydım!Kaçırmamalıydım onu!Nefret edecek benden.Tıpkı Ali gibi..Sevmeyecek beni.Kaçmaya çalışacak..
Sinirle elimi direksiyona vurdum.Gözlerim dikiz aynasından arkada baygın yatan çocuğa kaydı.Çok masumdu,olması gerekenden daha saf ve masum..Araba gecenin koynunda ilerlerken aklımda canlanan sahnelerle gözlerimin karardığını hiss ediyordum..
Flashback
  Yatakta baygın yatan genç gözlerini açtığında başının üzerinde durmuş saçlarını okşayan adamla göz göze gelmişti.Korkudan kalbi hızlanırken hemen yerinde doğrulmuş yatakta geriye gitmeye çalışmıştı:
-K-kimsiniz?Neredeyim ben?
Yılmaz çocuğa tebessüm ederek konuştu:
-Olman gereken yerdesin sevgilim.Benim yanımda.Ve bu hep böyle kalacak..
-B-ben ..Nasıl buraya geldim?SEN NE HAKLA BENİ KAÇIRIRSIN?
Sinirle bağırıp yataktan kalktığında kapıya doğru koştu.Kapıyı ne kadar açmaya çalışsa da olmuyordu.Yılmaz seri adımlarla ona yaklaşıp kolunu kavradı
-Bana bak!Bir daha bana sesini yükseltmeyeceksin Ali duydun mu?
-S-sen nereden tanıyorsun beni?Ne istiyorsun?
-Bunları konuşmak için bol bol zamanımız olacak güzelim.Ama şu anlık sadece şunu bilmen yeterli.Bu evden bu odadan çıkışın yok.Kaçmayı unut.O piçle nişanlanmana izin veremezdim..
-Hayır.Yapamazsın..Pisliksin sen!Duydun mu?Nefret ediyorum senden!Hiç bir zaman sevmeyeceğim!
Yüzüne sert inen tokatla yere yığıldığında kendisine takıntılı olan adamdan ilk şiddetini böyle görmüştü genç çocuk..

Gözlerim kararırken hızla frene bastım.Başımı direksiyona dayadığımda gözlerimden yaşlar akıyordu.Bağırarak ağlıyor bir taraftan da kafamı direksiyona vuruyordum:
-Ali..Sevgilim..AFFET BENİ!Çok özlüyorum..Deli gibi özlüyorum..
Dakikalar sonra sakinleştiğimde arkaya döndüm.Efe..Onun hiç bir suçu yoktu.Masum bir şekilde öylece uyuyordu.
-Üzgünüm..Çok üzgünüm.Başka çarem yoktu.Seni de kaybedemem.
Gözleri sinirle koyulaştı:
-Bu sefer izin vermeyeceğim.Benimsin sen..
Arabayı tekrar çalıştırdığımda dağ evine varmamıza çok az bir süre kalmıştı..
Arabayı dağ evinin yanında park etmiş ardından hemen inerek arka kapıyı açmıştım.Efe'yi dikkatle bacaklarından ve belinden sarılarak kucağıma aldım.Saçlarından yayılan enfes koku burnuma dolduğunda ağlamaktan kızardığına emin olduğum gözlerimle gecenin karanlığında yüzünü inceledim.
-Nasıl ola bilir?Sen gerçek misin?
Sakince fısıladığımda gözlerim anlık olarak dudaklarına kaymıştı.Yoktu..Ali'nin dudağının kenarında ben vardı.Efe'de yoktu..Eve doğru ilerlemeye başladım.Kucağımda olan çocukla ne kadar zorlansam da anahtarla kapıyı açtım.İçeriye girdiğimde ışıkları yaktım.Etraf aydınlanırken yavaş yavaş merdivenlerden yukarıya kalktım.Kendi odama geldiğimde kapıyı açıp ışığı yakmıştım.Duvarlada gördüğüm Ali'nin resimleriyle kalbim burkulmuştu.3 sene önce.Tam da burdaydı..Bu odada,bu yatakta.Ben ona bu yatakta sahip olmuştum.İlk gecemiz bu yatakta geçmişti.Aklıma dolan anılarla gözlerim dolmuştu..Efe'yi yavaşca yatağa yatırdım.O öylece uyurken bir süre yüzünü izledim.Onu saatlerce seyrede bilirdim.3 yıldır hasret kaldığım bu yüz bana gerçekleri bir tokat gibi yüzüme vuruyordu.Ellerim titrerken çekinerek saçlarına dokundum.Çok yumuşaktı..Yavaşça saçlarını okşamaya başladım.Sonra ateşe dokunmuş gibi hızlı bir şekilde elimi ondan çektim.
-Hayır olmaz..Benden nefret edecek..
Hızla yataktan kalktım.Odadan çıkacakken duyduğum mesaj sesiyle arkama döndüm.Neredeyse unutyordum.Telefonunu alacaktım.Smokinin cebinden telefonunu aldığımda ekrana düşen mesajla sinirden gözlerim koyulaşmıştı
Bora:Uyudun mu güzellik?
Kimdi bu piç?Ne hakla Efe'ye iltifat ediyordu?Gebertecektim onu.Mahv edecektim..Sinirli gözlerim yatakta yatan çocuğa kaydığında sakinleşmeye başlamıştım.Ona doğru yaklaşıp üzerine eğildim.Tüy kadar hafif bir öpücükle alnını öpmüş ardından sakince fısıldamışdım:
-Seni çok mutlu edeceğim.Söz veriyorum..
Odadan çıkarken kapıyı kilitlemiş ve salona inip kendime içki doldurmuştum.
Telefonum çaldığında ablamın aradığını gördüm:
-Ablalar'ın birtanesi?
-Seni öldüreceğim Yılmaz.Duydun mu?
-Noldu ya?Yine ne yaptım?
-Ne demek ne yaptım?Çocuk kaçırdın!Zorla Efe'yi kaçırdın!Sana ne dedim?Sakin kalacaksın dedim.Sen de bana söz verdin!
-Ben söz verdiğimi hatırlamıyorum Meltem..
-Hay Allahım ya!Yılmaz sen beni öldürecek misin ablacığım?
-...
-Kime diyorum?!
-Ne dememi istiyorsun Meltem?!Efe'yi istiyordum aldım!Bu kadar!Onu kimse alamaz benden!Benim o!Duydun mu? Benim!
Sinirle elimdeki kadehi duvara fırlattığımda Meltem korkuyla konuştu:
-Şşhh tamam.Özür dilerim!İyi misin?Yılmaz?O ses neydi?
-İyiyim..Abla, biz burada kalamayız.Efe'yi eve getireceğim.Biliyorsun şirket var..Hergün gidip gelirsem yalnız kalacak evde
-Tamam sen yarın Efe'yi de al gel!Tamam mı?
-Tamam..Amcası ne dedi?
-Delirmiş durumda.
-Biliyor mu yanımda olduğunu?
-Sen de birden ortadan kaybolunca doğal olarak şübhelendi.Sinirle bağırdı çağırdı.Ben nerede olduğunuzu bilmediğimi söyledim.Sen de yarın al gel çocuğu.Polise gidemiyorlar.24  saat dolmadı henüz.Hoş gitseler bile sen hall edersin..3 Sene önce yaptığın gibi..
-Güzel..Yarın geleceğiz biz.
-O çocuk kalmayacak seninle.Keşke böyle olmasaydı..Yine aynı şeyler yaşanacak..
-Kalacak.Kendi rızasıyla hem de.Gerekirse zorla tutarım.Ama onu kaybedemem.Daha yeni bulmuşken buna izin veremem.
-Tamam bitanem.Öpüyorum.Kendine iyi bak.Efe'ye de göz kulak ol.Korkuyla bir şey yapmasın kendine.Sağ salim dönün eve
-Tamamm abla..Hadi kapatıyorum
Telefonu kapadığımda yarın olacakları düşündüm.Tekin Aydın'ın da icabına bakacaktım.Kimse benim evimde,bağırıp çağıramazdı.Hesabını verecekti..
Efe'den
Gözlerimi açtığımda yavaşca yatakda doğruldum.Saat'e baktığımda gece 3 olduğunu gördüm.Hızlıca yataktan kalkıp ışığı açtım.Duvarda gördüğüm resimlerle titrediğimi hiss ettim.Ruh hastası herif!Hızlıca kapıya gidip vurmaya başladım.Gözlerim dolmuştu ve ağlıyordum.Hayatımda başıma ilk kez böyle bir şey geliyordu.Bu adam seri katil de ola bilirdi.Belki de bu çocuğu da o öldürmüştü?Aklıma gelen düşüncelerle kapıyı daha sert yumruklamaya başladım
-Aç kapıyı!AÇ DEDİM!Psikopat ruh hastası!
Kapının ardında duyduğum ayak sesleriyle yaklaştığını anladım.Korkuyla bir iki adım geriledim.Kapının kilidi açıldığında karşımda simsiyah giyinmiş o adamı gördüm..Kaşlarımı çatarak en sinirli halimle yüzüne baktığımda sırıttı.Neye gülüyor bu herif?
-Yalnız öyle bakınca sinirli olmuyorsun Efe.Daha tatlı oluyorsun ve bu durum senin zararına..
Söylediklerini yeni anladığımda hızlı bir şekilde odadan çıkıp koşmaya çalıştım.Ama o hemen belimden yakalayarak beni kendine çekmiş,ardından odaya sürükleyerek arkasından da kapıyı kapatmıştı
-Bırak beni!B-bırak dedim!
onu iterek kendimden uzaklaştırdığımda şimdi daha sinirli bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu.Sertce yutkundum..
-  Sabr ediyorum sevgilim..Sakın beni sınama.Tamam mı?
-S-sen ne hakla beni kaçırırsın?Bu suç!Polis bulacak seni!
-Başka çarem yoktu.
Başını duvara çevirerek bir müddet resimlere baktı:
-Onu kaybettiğim gibi seni de kaybedemezdim.Ali gitti sen de gidemezsin.
-Ben Ali değilim!
Bu sefer sinirden koyulaşmış gözleriyle bakışlarını gözlerime dikti.
-Belli ki bu konuşmayı daha erken yapacağız.Ben sabahı beklemeyi isterdim.Ama bunu sen istedin.Şimdi geç şuraya otur!
Sert sesiyle irkildiğimde bir kaç kez  gözlerimi kırpıştırıp yüzüne baktım.
-Sana geç otur dedim!
Hızla geçip yatağın ucuna sindim.O da sandalyeyi çekerek tam karşımda oturdu.Ben öylece yere bakarken konuştu:
-Yüzüme bak!
Çekinerek bakışlarımı ona çevirdim.
-Yarın gidiyoruz burdan.
-N-nereye?
-Lafımı bölme!Benim evime.Malikaneye..Yarından itibaren benimle yaşayacaksın.Amcanlara da kendi rızanla kaldığını söyleyeceksin.En kısa sürede de söz takacağız.18 yaşını doldurduğunda da evleneceğiz.
-B-ben..Seni sevmiyorum.Bak beni Ali'ye benzetiyorsun diye bütün bunları yaşatmaya hakkın yok!
-Lafı uzatmayacağım.Yarın söylediklerim olacak!Amcanla henüz ortaklık sözleşmesini imzalamadık.Bu gece imzalayacaktık.Ama vazgeçtim.Ve bu da ne demek oluyor biliyor musun küçüğüm?
Yüzüme biraz daha yaklaştı:
-Amcan iflas edecek!Sürünecekler!Ellerinde avuçlarında ne varsa alırım.Onları süründürürüm.Dönüp arkama bakmam bile.Yaparım bunu Efe!İnan ki,bir dakika düşünmem bile.Duydun mu?
-H-hayır!Bu kadarını yapamazsın!
-Yaptıklarımın yanında en hafif bu kalır.Yaparım Efe.Ankaradaki kızına kadar bulaşırım.Yapar..
-Hayır!Efsun ablaya dokunamazsın!O çok iyi biri.Suçsuz..
-Demek bu kadar çok seviyorsun kuzenini.Küçük oğlu da vardı değil mi?Ne tatlı..Onlar için ne kadar fedakarlık yapacaksın sevgilim?
-L-lütfen yapma!Yalvarıyorum Yılmaz.Ne istersen yaparım.Lütfen..
Hıçkırarak ağlamaya başladım.Parmaklarıyla gözümden akan yaşları nazikce sildi.
-Ağlama..Anlayacaksın.Hepsini sana olan aşkımdan yaptığımı.Şimdi uyu..Yarın yorucu bir gün olacak.Erkenden çıkacağız.
Ayağa kalktığında oturduğum yerde ağlıyordum.Eğilerek saçlarıma tutkulu bir öpücük bıraktı.
-İyi geceler sevgilim..Seni seviyorum
Yavaş adımlarla odadan çıktığında kapının kilit sesini duydum.Buna izin veremezdim?Beni tehdit ederek yanında tutamazdı!Yarın ilk iş olarak kaçmalıydım..Yavaş adımlarla ayağa kalktım.Yatağa uzanacakken bakışlarım duvardaki fotoğrafa kaydı.O çocuktu..Selfie yaparak kendi fotoğrafını çekmiş.Yanağındaki gamzesiyle kocaman gülümsüyordu.Altındaki tarihe baktım.
20 ekim 2017..
Bu fotoğraf üç sene öncesine ait değildi ki?Yılmaz ne zamandan beridir saplantılıydı bu çocuğa?
Resime bakarken kendi kendime mırıldandım:
-Neler yaşadın sen Ali?

Çılgın SaplantıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin