"Saebi kalk lan!" Saebi uykusundan irkilerek kalktı. Yujin kafasına yastık atmıştı.
"Abi noluyor ya!"
"Okulun ilk günü kalk ayağa, sonunda karı avcılığı yapacaksın."
Saebi bu cümleyi duyduğu anda yataktan kalktı. Zaten forması ile uyumuştu.
"Çüş ayı forma ile mi uyudun?!"
"Dostum ben kendime karı bulacağım çekil yolumdan." deyip Yujini kapıdan itti. Mutfağa koştuğunda babasını kahve içerken gördü.
"Günaydın babam!" Sungchan gülümseyip kızına baktı.
"Günaydın kızım, abini de çağır kahvaltı edin."
"YUJİLLL!!"
Yujin mutfağa girip Saebinin sağındaki sandalyeye oturdu. Önündeki yumurtayı yerken telefonunda birşeye bakıyordu.
"Babiş nasıl olmuşum?" deyip kombini göstermişti. Beyaz gömlek ve siyah eteğin altına siyah tozluk giymişti.
"Saebi bokum bile senden daha güzel."
"Ya şerefsiz insan!"
Saebi abisini yumruklamaya başlayınca Sungchan olaya el atması gerektiğini anladı.
Sonunda evden çıkıp okula doğru yol aldılar. Saebi hala Yujin'i dövmeye
çalışıyordu. Sungchan sesli bir iç çekti."Çocuklar kavga etmeyin ilk günden."
Saebi bunu duyunca Yujini rahat bırakmıştı. Yol Yujin'in Saebi için yaptığı şikayetler ve Saebinin tiktoktan öğrendiği laf sokma sözleri ile geçmişti.
Okula vardıklarında hemen arabadan indiler.
"Baba işe gitmeyecek misin?" Sungchan hayır anlamında başını salladı.
"Siz derse girene kadar bekleyeceğiz."
Yujin kaşlarını çattı.
"Bekleyeceğiz? Kim ile?"
"Yoksa dedem mi geldi?"
Yujin gözlerini devirdi.
"Salak dedem gelseydi çoktan burada olurdu."
Saebi yalandan ağlamaya başlayınca Yujin gülmeye başladı.
"Yujin yapma..."
"Of tamam baba."
Sungchan okula girdiklerinde onca ebeveyn ve öğrencinin içinde Wonbini arıyordu.
"Baba şurada duran emo adam bize bakıyor."
Sungchan güldü.
"Kızım babanız o."
Yujin gözlerini devirdi.
"Güzel şakaydı baba."
Saebi gözlerini büyütüp gelen kişiye baktı.
"Şaka değil gerçek. Başımıza taşlar yağacak Wonbin babam okulun ilk gününde yanımızda!"
Wonbin hiçbir şey umrunda değilmiş gibi olan yüz ifadesi ile Sungchan'ın yanına gitti.
"Baba!"
Saebi ona sarılmaya çalıştığında Wonbin karşılık vermedi. Sadece izin verdi.
"Baba ne hikmetse geldin."
"Gelmeyeyim mi?" dedi Wonbin soğuk bir ses ile.
"Öyle demek istemedim, hep gel ama tamam mı?"Wonbin başını salladı. Burada olmak istemiyordu. Sadece bir saat kalıp gidecekti.
"Baba bizimle eve gelecek misin?" dedi hevesli bir şekilde Saebi.
"Hayır Saebi, meşgulüm."
Saebi bunu duyunca gülümsemeyi kesti. Yujin'e gözleri ile birşeyi işaret edip ayağa kalktı.
"Baba benim tuvalete gitmem gerekiyor."
dedi ve Yujin'i de kendisi ile götürdü. Onlardan uzak bir yere gidince konuşmaya başladılar."Gelmese daha iyi olurdu bence." Yujin başını salladı.
"Sanki düşmanı ile konuşuyor, ne yaptık biz ona?"
"Off, abi inan ki bilmiyorum. Buraya zorla getirilmiş gibi. Sungchan babam bizi üzmemek için çağırdı galiba. Gelmeye niyeti yok."
Yujin tırnaklarını eline bastırıyordu.
"Gelmesin bir daha, hatta bir daha ondan bahsetmeyelim. Günü burnumuzdan getirdi."
Saebi başını salladı.
"Ben lavaboya gideceğim sen git babamın yanına."
Yujin başını salladı. Saebi lavaboyu ararken okulun ne kadar büyük olduğunu düşünüyordu. Önüne bakmadan giderken birisine çarptı. Yere düştüğünde o kişi yardım için elini uzattı.
"İyi misin? Neden yere bakarak yürüyorsun?"
Başını kaldırıp bu sözleri diyen kişiye baktı. Gece gibi siyah saçları, yağmur sesi kadar güzel gözleri vardı. Saebi yabancı birşey hissetti.
Aşk
Saebi kızın eline tutunup kalktı.
"Burada yenisin galiba, ben Bang Jeemin, son sınıf öğrencisiyim."
Saebi gülümseyip ona baktı.
"Bende Jeong Saebi, birinci sınıfım."
"Tamam Saebi, sonra görüşürüz!" dedi ve uzaklaştı.
Saebi ona bakarak dudaklarını yaladı. Bu kızı bırakmaya niyeti yoktu. Bunu en yakın arkadaşları Jungeun ve Koko'ya anlatmalıydı, fakat telefonu yanında değildi. Sonunda babalarını bulunca abisinin yanına gitti.
"Yujin bir taş gördüm, mükemmeldi! Yeni crush'im o kız."
Yujin gülmeye başladı.
"Ne çabuk! Adı neymiş.""Bang Jeemin! Çok güzel bir kız! Sakın çalayım deme seni tuvalet suyunda boğarım!"
Yujin acıtmayacak şekilde Saebi'ye vurdu.
"Kolaysa boğ lan!"
dedi. Bu sırada Sungchan babaları yanlarına geldi. Yanında Wonbin de vardı tabiki, Sungchan ile konuşurken gülüyordu ama çocukları ile konuşurken hevessizdi.
"Çocuklar sınıflarınızı buldum. Yujin seninki 2-1, Saebi seninki 1-2. Ders yarım saat sonra başlayacak sınıfınıza çıkın."
Saebi ve Yujin çantalarını aldılar. Sungchan ile vedalaştılar ve tabiki söz verdikleri gibi Wonbinin yüzüne bile bakmadılar. Wonbin biraz şaşırmıştı, ama onlara da öyle davrandığı için pek kafa yormamaya karar verdi. Çantasını alıp çıkarken Sungchan kolunu tuttu.
"Nereye?"
"Bir saat doldu Sungchan, gitmeliyim."
"Biraz zaman geçirmek ister misin?"
Wonbin soğuk bir şekilde ona baktı.
"Sen işe gitmiyor musun?"
"Hastane saat 9'da açılıyor." Okulun dışına çıktıklarında Sungchan ona baktı.
"Çocukları boşver güzelim, neden benden kaçıyorsun."
"Sungchan işim var."
"Sohee'den grubun planlarını öğrendim. Aktiviteleri bir süreliğine dondurmuşsunuz. İşin yok."
"Solo aktivite-"
"Bahane uydurma Wonbin, lisedeyken hep beni seviyordun, ama şimdi?"
"Ben senin hayatını mahvettim. Şimdi sen düzelttin ve bozmaya hakkım yok."
Sungchan kıkırdadı.
"Benim hayatım sen hayatıma girdiğinde düzeldi Wonbin. Şimdi üçünüz de benim herşeyimsiniz."
__
Başrol hala Saebi kızlar merak etmeyin
Ayrıca gecen bolum Wonbine laf atmissiniz
DEVAM EDİN!!!
![](https://img.wattpad.com/cover/372501443-288-k967780.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
navillera | babygiantz/jeebiz !!
FanfictionJeong Saebi ve mükemmel hayatı (Azıcık bile olsa zb1 ve riize içerir)