12. Bölüm

241 20 4
                                    

Sabah erken kalkıp duşumu aldım üstüme dışarda giydiğim sade bir pantolon ve tişört giydim saate baktığım zaman 10 olduğunu gördüm ve karnım acıkmıştı odanın anahtarını alıp kapıyı kapattım

Yiğit'in odasının önüne gelip kapıyı tıklattım ama hiç hareket yoktu tekrar tıklattım bu sefer kapı açıldı Yiğit üzerinde sadece boxerle kapıyı açınca gözlerimi yana çevirdim

"Günaydın Yiğit bey kahvaltıya gidelim mi"

"Günaydın olur"

"Ben sizi burda bekliyorum giyinip hemen gelin"

Bir süre sonra boğaz temizleme sesi gelince o tarafa döndüm Yiğit de benim gibi bir kot pantolon ve tişört giyiyordu

Ben Yiğit'i süzerken oda beni süzüyordu yüzüne hafif bir tebessüm ekleyip

"Günlük kıyafetler sana çok yakışıyor bide şu saçlarını açsan hep at kuyruğu olmaz ki"

Tek kaşım havaya kalktı

"Sizi ilgilendirmez Yiğit bey gidelim"

Ben önden yürümeye başladım adım seslerinden yiğit'in beni takip ettiğini biliyordum otelin restoranında kahvaltımızı yaptık
Telefonum çalınca oturduğum yerden kalkıp Yiğit'in yanından uzaklaştım

"Efendim Murat amca"

"Günaydın kızım Yiğit'i attığım konuma getir lütfen"

"Tamam Murat amca"

Telefonu kapatıp gelen mesaja baktım navigasyonla orayı bulacaktım
Yiğit'in yanına gelip

"Hadi çıkıyoruz Yiğit bey"

Yiğit çayından son bir yudum alıp

"Çıkalım bakalım bugün son iyi yanımı görün bir daha bu yüzümü asla kimse göremeyecek kendimde dahil, o babalık testinin de hesabını ayrı soracağım"

Bir insanın içinde bu kadar kin ve nefret olabilir miydi hayatı kendi de dahil herkese zindan etmeye kararlıydı
Benim ailem bana sahip çıktığı için belki onu anlayamıyordum ama bu kadar nefretin tüm aileyi kasıp kavuracığını iyi biliyordum

Yiğit önümden yürümeye başlayınca kendime gelip bende yürümeye başladım arabanın yanına gelip kapıları açtım yiğit kapıyı açıp oturdu bende şoför koltuğuna oturup aracı çalıştırdım

Yol boyunca kimse konuşmadı hastanenin önüne gelince arabayı park ettim arabadan birlikte indik ve hastaneye doğru yürümeye başladık hastanenin önünde kerem bizi karşıladı

"Hoşgeldiniz"

"Teşekkür ederim kerem"

Kereme cevap verip Yiğit'e baktım hastaneye bakıyordu

"Gidelim mi Kerem"

Kereme kaş göz işareti yapıp Yiğit'i gösterdim Yiğit'in gülen yüzünden bugün eser yoktu ciddi duruyordu ani ruh değişimi olunca insanı ürkütüyordu sanki dünyada kaybedecek hiç bir şeyi yokmuş gibiydi
Eminim ki öyle hissediyordu

Kerem önden yürümeye başladı yiğit onu takip ederken bende en arkadan yürümeye başladım etrafta göz gezdirip tehlike var mı diye baktım görünürde bir şey olmadığı için adımları mı hızlandırdım
Murat amcanın önüne gelince üzgün yüzüne baktım

Dönüp Yiğit'e bakınca sadece yere baktığını gördüm
Sonuçtan o kadar emindi ki test yapılması bile onu sinirlendiriyordu bence Murat amca test yaptırmakta haklıydı

Doktor kapıyı açıp bizim üzerimizde göz gezdirip en son Murat amca da durdu

"Buyrun Murat bey babalık testi için sizi içeriye alalım"

"Ben onunla içeri falan girmek istemiyorum"

Herkes dönüp konuşan Yiğit'e baktı Yiğit gözlerini bana çevirip

"Benimle içeri o gelsin başka kimseyi istemiyorum"

Dönüp Murat amcaya bakınca başıyla bana onay verdi
Yiğit'le birlikte doktorun odasına girdik
Yiğit sandalyeye oturdu genç bir hemşire gelip Yiğit'in kolundan kan aldı

İçerde işimiz bitince odadan çıktık Yiğit kimsenin yüzüne bakmadan yürümeye başladı
Bu herifte çok oluyordu ama
Kaşlarım sinirle çatıldı

"Git peşinden Asel kızım beni merak etme"

"İyi misin Murat amca"

"İyiyim merak etme git hadi"

"Tamam Murat amca görüşürüz"

Herkese baş selamı verip bende yanlarından ayrıldım koşar adım dışarı çıktım Yiğit hastanenin önünde beni bekliyordu
Ben bir şey diyemeden aracı park ettiğimiz yere gitti bende konuşmak istemediğini anlayıp üzerine gitmek istemedim

Aracı çalıştırıp hastane bahçesinden ayrıldık
Göz ucuyla Yiğit'e bakıp önüme döndüm

"Nereye gitmek istersin Yiğit bey"

Yiğit bir süre sessiz kaldı

"Otele"

"İsterseniz sizi gezmeye götürebilirim"

Yiğit hafif sesli gülümsedi

"Beni düşünme Asel ben uzun zamandır güzel yatak yüzü görmedim benim için en güzel yer o otel yatağı şu an"

Bu adam benim psikolojimi bozacaktı bu gidişle deli midir, akıllı mıdır bir türlü anlayamıyordum
Otelin önüne gelince arabayı park ettim ve birlikte otele girdik

Yiğit bana yüzünü çevirmeden direk odasına girdi bende mecbur odama girdim çünkü yapacak başka işim yoktu



Yiğit'in çok sulu olduğunu söylediğiniz için artık insanları yok saymaya başladı Asel de dahil bakalım şimdi ne tür yorumlar gelecek 😐

KORUMA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin