28. Bölüm

148 19 7
                                    

"İyi misin Yiğit"

"Sanırım evet bana iyi geliyorsun Asel"

"Ne zaman ihtiyacın olursa sarılabilirsin"

Yiğit benden ayrılıp saçıma bir öpücük kondurdu beni kendine çevirip gözlerime baktı

"Teşekkür ederim her şey için"

Dişlerimi göstererek gülümsedim

"Bende teşekkür ederim"

Yiğit'te benim gibi gülümsedi

"Artık işimin başına dönmeliyim sonra görüşürüz olur mu"

"Senin işin beni korumak değil mi kal işte"

"Yapma böyle bak bir saatten fazla oldu odana gireli yanlış anlaşılacak"

"Umrumda değil"

"Benim umrumda bu konuda anlayış bekliyorum lütfen"

"Tamam sadece şaka yapıyordum kendine dikkat et"

"Merak etme" diyerek kilidi açtım etrafı kontrol ederek alt kata indim ve villadan çıktım

Benden bir süre sonra Yiğit'te dışarıya çıktı arada bana bakıyor tuhaf hareketler yapıyordu
Kaş göz yaparak durmasını istesemde beni takmıyordu

Mesai saatime kadar bahçede oturdu benimle birlikte villaya girdi o merdivenden yukarı çıkarken bende odama geçtim üzerimde ki üniformayı çıkarıp tişört ve pantolon giydim

Bir kaç saat yatakta uzanıp zaman geçirdim akşam yemeğini mutfakta yiyip diğer çalışanlarla zaman geçirdim saat geç olunca odama girdim

"Demek geldin"

Duyduğum sesle kaşlarım çatıldı bunun burda ne işi vardı
Işığı yakıp yatağımda oturan Eymen beye baktım

"Odamda daha da önemlisi yatağımda ne işiniz var Eymen bey"

Eymen yavaşça ayağa kalkıp önümde durdu

"Burda ki her şeyin bize ait olduğunu zannetmiyordum yanlış mı biliyorum"

Sinirimi bozmayı o kadar iyi biliyordu ki

"Bir şey mi isteyecektiniz bu saatte burda olmanız doğru değil"

"Neden sürekli Yiğit denen adamın odasında olman yanlış olmuyor ama benim bu saatte odanda olmam yanlış geliyor"

"Sizin bizimle sorununuz nedir Eymen bey sevgili olduğumuzu söylediğimizi hatırlıyorum"

"Ondan ayrılacaksın"

Zaten çatılmış olan kaşlarım daha da çatıldı

"Neden ayrılacak mışım"

"Çünkü ben öyle istiyorum"

"Kim ve neyim olarak bunu istiyorsunuz"

"Seni istiyorum Asel"

İçimde ki öfke bile son raddeye gelmişti artık

"Ben sizi istemiyorum ama bir daha ağzınızdan böyle bir şey duymak istemiyorum lütfen odadan çıkın"

Hızlı bir hamle ile dudaklarıma yaklaştı
Elimi dudaklarıma koyup onu engelledim
Pis zampara şimdi seni elimden kim alacaktı
Kollarımı tutmak isterken bacak arasına tekmeyi geçirdim

Bir kaç metre geriye sendeleyip yatağın üzerine oturdu
Şeyini tutup sinirle bana baktı

"Sen ne yaptığını zannediyorsun koruma parçası"

Bu gece sabrım daha ne kadar zorlanacaktı

"Bir daha bana yaklaşmaya çalışırsanız bu kadar kolay kurtulamazsınız şimdi defolun"

"Bir gün kendi ayağınla geleceksin bana"

"Bunu rüyanızda bile göremezsiniz şimdi çıkın yoksa Murat amca ile bu konuyu konuşmak zorunda kalacağım"

Eymen bey ayağa kalkıp sinirle gözlerime baktı hafif topallayarak odadan çıktı
Sıkmaktan ağrıyan dişleri mi serbest bırakıp olduğum yere çöktüm sinirim o kadar bozulmuştu ki ağlama isteğimi bastıramadım

Utanmadan seni istiyorum diyordu sanki herkes onun malıymış gibi davranıyordu
Gece boyunca uyuyamamıştım sabah erken kalkıp kendimi bahçeye attım

Saatlerce boş boş etrafı seyrettim ne yapmam gerektiğini hiç bilmiyordum sanırım işten ayrılmak en doğrusu olurdu

"İyi misin Asel"

Yiğit'in sesiyle düşüncelerimden ayrıldım ve arkamı dönüp bir süre yakışıklı yüzünü izledim

"Benimle evlensene Yiğit"

Ben ağzımdan çıkan teklife, Yiğit duyduğu teklifle olduğu yerde kalakaldı


KORUMA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin