38

226 18 4
                                    

Çıkış zili çaldıktan sonra Emir ile beraber bir şeylerden konuşarak nihayet kalabalığın arasından okuldan çıkabilmiştik. Yollarımız ayrıldığında tek başıma kaldırımda yürümeye devam ediyordum. Ta ki arkamdan gelen korna sesine kadar. Sağ tarafa baktığımda Yavuz'un arabasını görmüştüm. Camını sonuna kadar indirmiş vaziyette bana bakarak sırıtıyordu.

"Şşt güzellik, bana eşlik etmek ister misin?"

Tavrına karşı kendimi tutamayıp gülmüştüm. Yavaş giden arabayı durdurup binmemi beklemişti, çok bekletmeden kapıyı açarak bindiğimde sırt çantamı çıkarıp arka koltuğa uzanarak oraya bıraktım.

"Kalabalığın arasında nasıl buldun beni öyle?" Diye bir soru yönelttiğimde içimi ısıtacak şekilde gülümsedi.

"Parlıyordun herkesin içinde, farketmek zor olmadı."

Şapşaldı bu çocuk ya, böyle onu döve döve sevesim vardı ağzına yüzüne vura vura diye içimden geçirirken ona doğru çevirmiştim kafamı. O yolu takip ettiği sırada bende onu seyrediyordum. İlk başlarda olan sert ve umursamaz duruşu tamamen gitmiş, şimdi ise yanımda gülüp çoçuklaşabilen bir Yavuz gelmişti.

"Ne oldu niye içli içli bakıyorsun yavrum?"

"Hiç, sadece seni izlemek istedim."

Sağ elini bana doğru uzatıp elimi kavramış ve dudaklarına götürerek küçük bir öpücük kondurmuştu.

"Kurban olurum sana."

Tam konuşacağım sırada farklı bir yola girdiğimizi farketmiştim, meraklı bakışlarımı farketmiş olacak ki hemen tekrar konuştu.

"Seni bize götürüyorum."

Şokla "Neden?" Dediğimde benim aksime sakin ve gülerek cevap verdi.

"Niye şaşırdın bu kadar? İddiayı kaybettiğin için istediğim şeyi yapmak zorundasın değil mi?"

Sıkıntıyla iç çektiğimde yandan yandan bana bakıyordu.

"Ama ben ne yapacağım ki orada?"

"Kardeşlerimle tanışırsın, akşam yemeğinden sonrada eve bırakırım seni."

Duyduğum şey ile merakla ona dönmüştüm, "Kardeşlerin mi vardı?"

"Evet, iki tane." Burnundan gülüyormuş gibi bir ses çıkardıktan sonra devam etti, "Bilmemen normal, kendimiz hakkında pek bir şey konuşmadık."

"Haklısın, hiç ailelerimizden konuşmadık. Gerçi sen gördün zaten, sadece çatlak bir ablam var."

Sesli şekilde güldüğünde bende güldüm, başka nasıl denirdi ki? Çatlaktı işte.

Bir süre sustuktan sonra sessizliği bozdu Yavuz, "İstemiyorsan gitmeyebiliriz biliyorsun değil mi?"

Her ne kadar stres yapsamda, gerçekten ailesini, evini, odasını görmek istiyordum. Kısacası onunla ilgili her şeyi görüp bilmek istiyordum, aşk böyle bir şeydi sanırım.

"Aslında biraz heyecan yaptım ama sorun değil, istiyorum."

Söylediğim şeyin ardından kafasını bana çevirerek gülümsedi, "Heyecan yapacak bir şey yok, göreceksin."

Yaklaşık on beş dakika sonra Yavuzların evine varmıştık. Yavuz'un dibinden ayrılmamaya çalışarak merdivenlerden çıktıktan sonra 7 numaralı dairenin önünde durmuş ve zili çalmıştık.

Yavuz (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin