~10~kiraz çiceğim..

9 0 0
                                    

Hyunjin'den;
Sabaha kadar gözüme gram uyku girmemişti minho'yla her ne kadar konuşmak istesemde korkuyordum her şeyi kabul etmesinden "seni aldattım" demesinden korkuyordum.

Tam düşüncelere dalmışken içeri seungmin girdi.

"Hey daha ne kadar böyle davranacksın hadi kalk üstünü değiş"

"Ne bir yere mi gideceğiz"

"Hadi biraz eğeleneceğiz sadece"

"Peki"

Üstüme bir şeyler geçirip hazırlandıktan sonra dışarı
seungmin'in yanına gittim.

"Nereye gideceğiz"

"Lunaparka"

Duyduğum cevapla şaşırsamda belli etmemiştim
luna parka geldiğimizde ilk olarak roller coaster'a bindik
gerçekten olanlardan bu yana gecirdiğim en güzel gün oluyordu.

Saat geç olmuş luna parkın ışıkları yanmaya başlamıştı o sırada seungmin;

"Hadi dönme dolap'a binelim"

"Tamam"

Dönme dolp'ın içersine girip oturduğumda seungmin'in binmesini beklerken arkama yaslanmıştım taaki içeri giren bendeni görünce ayağa kalktım tam gidecektim ki dönme dolap çalışmaya başlamıştı yapacak bir şeyim yoktu oturdum ve onu dinleme kararı aldım.

"Ne var"

"Hyunjin hiç bir şey düşündüğün gibi değil"

Bu söylediğiyle umutlanmıştım cünkü içten içe hepsinin bir yanlış anlaşılma olmasını diliyordum.

"Hyunjin ben seni çok seviyorum seni o gün yaşanan olay aslında yanlış anlaşılmaydı. Yeji bana liseden beri takıntılı aslında sana anlatma gereği duymamıştım o gece yeji kapıma dayandı çok içmişti kapıyı açmadım bor şey konuşup gideceğini söyledi kapıyı açtığım gibi içeri daldı kavga ederken birden beni öptü o sırada sen geldin her şey bundan ibaret lütfen benden ayrılma ben seni çok seviyorum"

Bunları söylerken gözlerinden uaşlar akıyordu yalan atmadığı belliydi ayrı kaldığımız bu iki gün boyunca çok acı çekmişti gerçi benimde ondan farkım yoktu ona kızamıyordum her şeyin bir yanlış anlaşılma olduğunu anladım.

"Minho, bende seni seviyorum, seni dinlemeden gittiğim için üzgünüm"

"Hayır hyunjin özür dileme sen haklıydın onu durdurmalıydım keşke bana daha çok vursaydın"

Bu sözleri kalbimi parçalamaya yetmişti bir de üstüne aglamsı benimde ağlamama yetmişti.

Hızlıca ona sarıldım bir birimize sarılıp hıçkıra hıçkıra ağlıyorduk komiğime gitmişti ama o an yaşadığım mutluluğu anlatamam yanağına bir buse kondurduktan sonra gülümsedim o da bana gülümsemişti o an onun yanağına öpücüklerimi kondurmayı ne kadar özlediğimi fark etmiştim hemencecik dayanamayıp dudaklarımızı birleştirdim..

Uzun bir öpüşmenin ardından dönme dolapta omzuna yaslanmış huzurla manzarayı ve yıldızları seyrediyordum dönme dolaptan indiğimizde herkesin aşağıda bizi beklediğini anlamıştım indiğimizde herkes bize bakıyordu barıştığımızı anlamışlardı.

Ardından minhonun evinde toplanıp oyun oynadık geç olunca herkes evlerine dağıldı bense minhoda  kalmıştım uyumak için minho'nun odasına geçtik. 

Minho'dan;
Ona sarıldığımda kokusunu içime çektim uzun bir aradan sonra bu bana çok iyi gelmişti ardından yatağıma oturmuş kucağıma gelmesi için işaret vermiştim kucağıma oturduğunda yüzünü ellerimin arasında sıkıştırdığımda dudakları öne doğru çıkmıştı onun bu haline gülüp dudağına bir öpücük kondurdum ve ona güldüm.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 12 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

PLAY BOY | HYUNHOHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin