Merhabalaarrr.Keyifler nasıl?
YENİ BÖLÜMMM
Keyifli okumalar sevgili okurlar♡~
🎶;
Softcore- speed up
Maddle About- Chase Atlantic~
Olduğum uçurum kenarından boşluğa bakıyordum. Lorenzo Darkness ile aynı yola çıkmak çamurlu suda yürümek gibiydi. Geleceğin ne olacağı belirsizdi. Kullandıkları stratejiler ve planlar bizi nereye sürüklediği hakkında bir fikir yürütmekte zorlandırıyordu. Olduğum konum benim sınırlarımı aşıyordu. Çünkü ben böyle bir hayata doğmamıştım. Bu benim tarzıma uyan bir hayat değildi. Buna mecbur bırakılıyordum. Sanki Lorenzo'yu sevmek zorundaydım. Ancak onu sevmesem bile seçmek zorundaydım. Başka şansım yok gibi gözüküyordu.
İki gündür kaçırılmıştım. Bu uçurum kenarına getirilmiştim. Başıma bir iş açacaklardı ama ne?
Arkamı dönüp sandalyeye oturdum rüzgarın önüme atan saçlarımı kulaklarımın arkasına geçirirken. Soğuk hava beni ürpertirken sıcak nefesimi ellerime verdim ısınmak için. Başıma bekçi olarak verilen dört adam çok güçlü ve iriydiler. Kaçmaya çalışırsam beni bir tokatla yere yapıştırırlardı, felç kalırdım işte.
Kuzgunların arasına bırakılmıştım. Lorenzo'yu daha önce hiç bu kadar istememiştim yanımda. Beni kurtarıp yanına almasını istiyordum. Uslu bir kız oldum onun için bir kaç gün.
Bakışlarımı oturduğum sandalyeden sigara içen adama çevirdim. "Beni daha ne kadar tutacaksınız burada?"
Soğuktan titreyerek çıkan sesim oldukça kısıktı."Birazdan patron gelir. Az dayan ve o çeneni kapalı tut" Tersleyerek verdiği cevap karşısında gözlerimi devirmemek için zor tuttum kendimi. Yutkunup ellerimi çenemin altında birleştirdim. Bakışlarım uzaktan gelen siyah arabalara takıldı. Far ışıkları olduğumuz uçurum kenarını aydınlatırken arabalar tek sıra halinde düzülmüşlerdi. Sandalyeden kalkıp Lorenzo'nun hangi arabadan ineceğini görmek için merakla arabalara bakındım. Öne doğru adımladım ama beni durduran bir çift el oldu. Beni tutan adama ters ters bakıp kolumu ondan kurtardım olduğum yerde durup.
Arabalardan birisinin sürücü aşağı inip arka koltuğun kapısını açtı. Dudaklarıma istemsizce gülümseme yayılırken Lorenzo ile görüşecek olmanın heycanı kapladı kalbimi. Bir ayak aşağı inerken dikkatle onun simasını görmek için bakındım.
Ancak beklediğim gibi olmadı. Arabadan aşağı inen kişiyi daha önce hiç görmemiştim. Maskülen giyimi, stili ve uzun boyuyla burada olan diğer insanlardan farkını koruyordu. Bakışları benden ayrılmadan bana doğru ilerledi. Çok kötü kasılırken gözlerimin sulandığını hissettim. Önümde durup gözlerime baktı başını eğip. Dağınık saçları soğuk esintiden dolayı kıpırdanırken gözümden aşağı bir yaş süzüldü. Bu adamın gözlerinin derinliğinde yatan kötülüğü görüyordum. Bu adam hiç iyi birine benzemiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DALGALARIN SESSİZLİĞİ +18
حركة (أكشن)... "Lütfen! bunu yapmak zorunda değilsin. Kimseye bir halt anlatmam yemin ederim" Tepkisiz kaldım ama biliyordum. Yalan söylemezdi. Eğer söylemem dediyse söylemezdi. Ancak bende elime geçen bu fırsatı değerlendirmeden edemezdim. "Seç birini!" Dedim...