2.BÖLÜM

7.5K 127 24
                                    

Dakikalardır bakmaya devam ettiğim beş soruya bakmaya devam ediyordum. Teneffüs zamanı hızla geçmiş, ikinci ders başlamış, ve boş bıraktığım beş soru bana bende onlara bakmaya başlamıştım. Ama beşi de dün kaçırdığım dersin sorularıydı ve bu haksızlıktı. Zilin çalması ile yarısı boş sözlü kağıdımı savaş hocanın ellerinin arasına bıraktım utançla. Kağıdıma göz gezdirip gözlerini bana çevirdi.

"Cevap kağıdı nerede?"

Sert gözleri gözlerimin içini delip geçerken hiçbir şey söylemedim, sadece derin bir nefes alıp verdim.

"Çıkışta yanıma gel, açelya. Önemli."

Başımı onaylarcasına salladım ve tüm günümü önemsiz derslere girip çıkmak ile geçirdim. Karnım açlıktan ağlıyordu ama kahvaltıda sinirlendiğimden dolayı cüzdanımı odamda çıkardığımı unutarak çıkmıştım evden. Enerjim yerlerde olmasına rağmen bütün gün ruhum çekilmiş gibi dolaşmamışım gibi çıkış ziliyle birlikte heyecanla savaş hocanın odasına koştum, kapıyı çalmamla tok sesinin duyulması bir oldu.

"Gir."

Kapıyı açıp girdim, ve ardımdan yavaşça kapıyı kapattım. Ona bakarken karşısında ki koltuğu işaret etti, bakışlarımı ondan ayırmadan karşısında ki koltuğa oturdum.

"Son zamanlar da iyi olmadığını düşünüyorum, derste aktif değilsin eskisi gibi, bir sorun mu var?"

O ilgiyle bana bakarken gözlerimi bacaklarımın üzerinde duran ellerime çevirerek cevap verdim. Kim bilir belki de bana ilk kez iyi misin diyen, benimle ilk kez ilgilenen bir insan olduğu için onda ısrar ediyordu kalbim.

"Açelya?"

Bana bakmaya devam ederken sonunda dudaklarımı araladım.

"Son derse katılamadım, sonra oluşan kopukluktan dolayı devamını da anlayamadım. Aslında ders notlarını aldım ve YouTube'dan dinledim ama sizin ders anlatma stilinizi alıştığım için sanırım anlayamadım. Elimden geleni yapmaya çalışıyorum."

Oturduğu yerden kalktı ve karşımda ki koltuğa oturdu, bir elini bacaklarımın üzerinde duran ellerimin üzerine koydu. Bir eli iki elimi tutmaya yetmişti sanki..

Bana dokunuşuyla bakışlarımı hızla ona çevirdiğimde konuşmaya başladı.

"Sadece matematik için sormadım. Dersi hallederiz. Genel anlamda iyi misin? Sınıftakilerle bir sorunun mu var? Ya da başka bir durum? Bana anlatabilirsin, biliyorsun değil mi?"

Gösterdiği bu sıcak ilgi karşısında gülmeye çalışsam da gözlerim dolmuştu, birkaç damlanın firar edip ellerimin üzerinde ki eline düşmesine engel olamadım. Gözyaşlarım birbiriyle yarışır gibi hızlanırken durdurmak için herhangi bir çabaya da girmedim.

"Açelya.. Neden ağlıyorsun? Kızıl?"

Son söylediği ile yaşlı gözlerimi gözlerine çevirdim. Benden cevap bekliyordu. Kuruyan dudaklarımı dilimle ıslatıp titreyen sesimle cevap verdim.

"Bir sorun yok.. Her zamankinden farklı bir şey yok.. "

"Her ne sorunun olursa olsun bana anlatabilirsin ve konu ne olursa olsun yardımcı olurum, anlaştık mı? Ve ders içinde bir süre sana özel ders ayarlayacağım. Yarın programı veririm."

Son söylediği ile gözlerim heyecanla büyürken oysa bu halime gülüyordu.

"Zahmet olmasın, hocam.."

"Zahmet olmaz."

Bulunduğumuz pozisyonda yüzü yüzüme çok yakındı. Öyle ki verdiği nefes dudaklarıma çarpıyordu verdiğim nefes dudaklarına çarpıyordu. Bir süre öylece durduk, ne o uzaklaştı ne de ben.. Nefeslerimiz bile birbirine karışıyordu, eli hala bacaklarımın üstünde ki ellerimdeydi, çekimine kapılmamak için kendimle büyük bir savaş veriyordum. Her gece gördüğüm rüyalardan sonra bu yakınlık kendimi kontrol etmeme hiç yardımcı olmuyordu halbuki..

ÖĞRETMENİM+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin