Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
𝐝𝐢𝐝 𝐢𝐭 𝐦𝐚𝐤𝐞 𝐲𝐨𝐮 𝐟𝐞𝐞𝐥 𝐛𝐚𝐝
𝐰𝐡𝐞𝐧 𝐲𝐨𝐮 𝐜𝐡𝐞𝐚𝐭𝐞𝐝 𝐨𝐧 𝐲𝐨𝐮𝐫 𝐦𝐚𝐧 𝐥𝐚𝐬𝐭 𝐧𝐢𝐠𝐡𝐭
— theneighbourhood, frenchmontana ਏਓ
"Kıyamam sana." Cümlesiyle kastettiği şeyin ne olduğunu düşünüyordum. Düşüncelere daldığım sırada, eli bacağımdan çekilmişti bile. Bunu daha fazla kurcalamadan camdan dışarıyı seyretmeye başladım.
══════════ ⋆★⋆ ══════════
Arabanın durmasıyla geldiğimizi anladım. Kapımı açıp arabadan indiğimde, topuklu ayakkabılarla yürümenin ne kadar zor olduğunu bir kez daha anladım. Sukuna, bunu anlamış olacak ki girmem için kolunu bana doğru uzattı. Koluna girdiğim anda burnuma dolan yoğun parfüm kokusunu içime çektim. Tarif edemeyeceğim bir şekilde, çok güzel kokuyordu. Kapıdan içeri girdiğimizde gözlerim bizimkileri aradı.
"Bizim aptallar orada." Sukuna'nın parmağıyla gösterdiği yere baktığımda ağzımdan kaçan kıkırdamaya engel olamadım. Gojo, her zamanki gibi güneş gözlüğünü takmıştı. Itadori, elindeki kadehle Nobara'ya hararetle bir şeyler anlatıyordu. Megumi ise buraya geldiğine pişman gibi görünüyordu.
Sukuna ile birlikte onların olduğu masaya geldiğimizde, herkesin bakışları bizdeydi. Itadori'nin elindeki kadeh yeri boylamıştı ve ilk tepki ondan gelmişti.
"Dalga geçiyorduk sanıyordum. Bunlar gerçekten sevgili mi oldular?"
"Aslan kardeşim ya!" Gojo, Sukuna'nın omzuna kolunu atmış ve sırıtarak ona bakıyordu.
Bu yanlış anlaşılmaya bir son vermek benim görevimdi anlaşılan.
"Saçmalamayın. Sukuna beni partiye bırakabileceğini söyledi o kadar."
"Sadece bu kadar olduğuna emin misin?" İma etmeye çalıştığı şeyle kızardım ve dirseğimi karnına geçirdim. Bu hareketime gülerek boş saldalyelerden birisine oturdu.
"Her neyse sizin bizden başka konuşacak bir şeyiniz yok mu?"
"Var tabii ki. Toji yeni manit yapmış." Gojo'nun söylediği şeyle onun yüzüne kitlenip kaldım. Normalde üzülmem gerekirdi fakat hiçbir şey hissetmiyordum.
"Vardı zaten." dedi Sukuna. Hızlıca ona doğru dönüp neyi kastettiğini anlamaya çalıştım.
"Tamam işte Akemi'yle ayrıldıktan sonra yeni sevgili yapmış."
"Bende diyorum ki Akemi'yle sevgiliyken de o kız vardı zaten."
"Sen nereden biliyorsun?" Diye sordum Sukuna'ya.
"Asıl sen nasıl bilmiyorsun? Ah pardon... Sana kuzenim diye tanıtmıştı. Nereden bileceksin."
Tam cevap verecekken yanımıza Maki'nin yanımıza gelmesiyle, söyleyeceklerimi boşverip Maki'ye doğru döndüm.
"Gençler dc oynuyoruz sizde katılsanıza."
"Evet! Hadi bizde gidelim." Fırsata anında atılan kişi Itadori'den başkası değildi.
Hepimiz ayaklanmaya başladık. Sukuna söylenmeye devam ediyordu.
"Saçmalık."
Maki'yi takip edip masaya geldiğimizde bizim sınıfta ki herkesin burada olduğunu gördüm. Toji'yle göz teması kurmadan bir koltuğa oturduğumda Sukuna'da sol tarafıma oturmuştu.
"Hadi. Hemen başlayalım. Şişeyi ilk ben çevireceğim!" dedi heyecanla Nobara.
Nobara, Gojo'ya soracaktı.
"Doğruluk mu cesaretlik mi?"
"Cesaret lan. Korkanın çocuğu olmasın."
Nobara, sırıtarak konuştu.
"Todo'nun kucağına otur."
"Ne! Asla!"
"Mızıkçılık yapma!" dedi Itadori.
Gojo oflayarak Todo'nun oturduğu koltuğa adımladı ve yavaşça kucağına oturdu. Herkes gülmeye başladığında bende gülüyordum. Sukuna'ya baktığımda onun dudağımı izlediğini gördüm.
"Kardeşim bu hiç erkeksi değil!" Todo, Gojo'yu kucağından itmeye çalışıyordu.
"Tamam yeterli! Devam edelim." dedi gülerek Nobara.
"Ben çevireceğim!" dedi Mai şişeyi eline alırken. O sırada telefonumdan gelen bildirim sesiyle telefonumu elime aldım.
